Siyaset
Sanki CIA merkezi!
Sanki CIA merkezi!
MURAT ALAN / İSTANBUL
CHP ve medyasının ‘muhalif avukatlara baskı’ şeklinde lanse etmeye çalıştığı DHKP-C operasyonlarıyla ilgili İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Turan Çolakkadı ve Başsavcı Vekili Fikret Seçen basın toplantısı düzenledi. Baskın yapılan hukuk bürolarında, iz bırakmadan belge aktarımı ve iletişim kurulmasını sağlayan özel bir cihaz ile örgütün Belçika’daki merkezine aktarılmak üzere hazırlanmış avukat özgeçmişlerinin bulunduğunu bildirildi.
YANLIŞ ANLATIMLAR VE BİLGİ KİRLİLİĞİ
YÜZÜNDEN AÇIKLAMA YAPILDI
İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Turan Çolakkadı, Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) Genel Başkanı Selçuk Kozağaçlı ve ÇHD İstanbul Şube Başkanı Taylan Tanay’ın da aralarında bulunduğu 9 avukatın tutuklandığı terör örgütü DHKP-C’ye yönelik soruşturmaya ilişkin bilgilendirme toplantısı düzenledi. Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı Konferans Salonu’nda, İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekilleri Fikret Seçen ve Ateş Hasan Sözen’le birlikte açıklama yapan Çolakkadı, DHKP-C örgütüyle ilgili operasyonlar, yakalama ve gözaltı işlemleri yapıldığını hatırlatarak, soruşturmada 38 kişinin tutuklandığını, devam eden soruşturmayla ilgili bütün bilgilerin genel olarak basında yer aldığını ifade etti. Çolakkadı, medyada ve özelikle yurtdışında bazı yanlış anlatımlar olduğuna dikkat çekti.
TEKNİK TAKİPLER VE TANIK İFADELERİ
ÜZERİNE OPERASYON YAPILDI
Sağdece Çağdaş Hukukçular Derneği değil, aynı zamanda Halkın Hukuk Bürosu avukatları hakkında da soruşturma açıldığını vurgulayan Turan Çolakkadı, “Bu soruşturmada kapsamlı delillere ulaşıldı. Teknik takipler ve toplanan bilgileri ile tanık beyanları yeterli görüldü ve bunun üzerine bir kısım kişiler yakalandı” şeklinde konuştu.
Son 1 yıl, özellikle de 6 ay içinde örgütün çok eyleminin var olduğuna ifade eden Çolakkadı, bunlar arasında karakol baskını ve suikast girişimleri olduğunu vurguladı. Çolakkadı, son dönemde 3 polisin şehit edildiğini ve bunlarla ilgili soruşturmaların devam ettiğini kaydetti.
“ARAMALAR SAVCI EŞLİĞİNDE YAPILDI”
Savcı gelmeden büroların arandığı yönündeki iddiaların gerçeği yansıtmadığını belirten Çolakkadı, “Hayır, öyle değil. Polis erken gitti. Ama güvenlik tedbiri almak için. Arama iki Cumhuriyet Savcısı, İstanbul Barosu temsilcisi, şüpheliler ve şüpheli avukatlarının huzurunda yapıldı. Yasadışı bir işlem olmadı” dedi.
YAZILI AÇIKLAMA YAPILDI
Çolakkadı’nın yaklaşık 10 dakikalık konuşmasının ardından basın mensuplarına 1.5 sayfalık bir basın açıklaması dağıtıldı. Yazılı açıklamada da İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın adli yardım talepleri çerçevesinde önceki yıllarda Belçika ve Hollanda adli makamlarından DHKP/C örgütü ile ilgili çok sayıda bilgi ve belge elde edildiği belirtildi.
“BAZI AVUKATLARIN ÖRGÜTE VERDİĞİ
ÖZGEÇMİŞ RAPORLARI VAR”
Terör örgütü mensupları hakkında suç oluşturacak önemli bilgilerin elde edildiğini belirtildiği yazılı açıklamada, “Bu bilgiler içerisinde haklarında soruşturma yapılan bazı avukatların DHKP/C örgütüne verdikleri özgeçmiş raporları da elde edilmiştir” denildi.
“SUİKAST TEŞEBBÜSLERİ ENGELLENDİ”
Örgütün son dönemdeki eylemlerinin sıralandığı açıklamada, DHKP- C örgütünün bir kısmı üst düzey devlet görevlilerine olmak üzere çok sayıda suikast teşebbüsü ve örgütsel eylemlerinin önceden haber alınmak suretiyle engellendiği vurgulandı.
“10 AVUKATTAN 9’U TUTUKLANDI”
Toplanan bilgi ve belgeler çerçevesinde örgüt ile ilgili 3 ayrı soruşturma başlatıldığının ifade edildiği açıklamada, bu soruşturmalardan birisi de 3 ay önce Halkın Hukuk Bürosu mensubu bir kısım avukatlar hakkında olduğu kaydedildi. 18 Ocak 2013’te haklarında yeterli delil bulunan kişilerin mahkemeden alınan yakalama emri çerçevesinde yakalanarak gözaltına alındığının vurgulandığı açıklamada, mahkemeye sevk edilen 10 avukattan 9’unun tutuklandığı hatırlatıldı. Arama işlemlerinin mahkeme kararıyla, gözaltına alma ve uzatma işlemlerinin savcı emriyle gerçekleştiğinin ifade edildiği açıklamada, “Gözaltına alma ve uzatma işlemine, tutuklama işlemine karşı taraflar mahkemeye itiraz edebilirler” denildi.
“KAPI AÇILMADI, ZOR KULLANILARAK AÇILDI”
Arama yapılan avukatlık bürolarına, güvenlik tedbiri amacıyla kolluk görevlileri önceden gittiğinin belirtildiği yazılı açıklamada, “Cumhuriyet Savcıları ve Baro temsilcisi gelene kadar hiçbir şekilde arama yapmamışlardır. Arama yapılan yer 2 katlı dubleks bir yer olup birinci katı 5 avukat tarafından büro şeklinde kullanılmakta, ikinci katı ise aynı kişiler tarafından barınma yeri olarak kullanılmakta bu kişiler burada yatıp kalkmaktadırlar. Bu binaya görevliler geldiğinde, bütün ikazlara rağmen uzun süre içeridekiler kapıyı açmamış ve kapı zor kullanılarak açılmak suretiyle içeri girilmiştir” ifadeleri kullanıldı.
“SİNYAL KESİCİ SİSTEMLER BULUNDU”
Peşpeşe sıralanmış 11 kapının kırılarak içeri girilebildiği vurgulanırken, Halkın Hukuk Bürosu’nda ve aynı saatlerde diğer iki yerde yapılan aramalarda yurtdışı ile gizlice haberleşmeyi sağlayan ve geride bilgi bırakmayan haberleşme düzeneklerinin bulunduğu ifade edildi. Açıklamada, “Ayrıca sinyal kesici ve sinyal bulucu sistemler, ayrıca üst düzey devlet görevlileri ve aile fertleri ile ilgili istihbari bilgiler elde edilmiştir” denildi.
“SORUŞTURMA AVUKATLIK İLE İLGİLİ DEĞİL”
Soruşturmanın hiçbir şekilde avukatlık mesleği ile ilgili olmadığının vurgulandığı yazılı açıklamada, “İstanbul Barosu’na kayıtlı 25 bin civarında avukat bulunmakta olup, izah edildiği gibi sadece az sayıda kişi hakkında soruşturma yapılmıştır. Bu soruşturmada hiçbir şekilde bu şekilde avukatlık ile ilgili değildir. DHKP/C isimli terör örgütü ile ilgili bilgi ve belgeler sebebiyle soruşturma başlatılmış ve yürütülmüştür. Arama ve yakalama evresinde bütün işlemler kameraya kayıt edilmiştir” ifadeleri kullanıldı.