Mısır’da geçtiğimiz yıl darbeyle görevden uzaklaştırılan Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’nin partisi Hürriyet ve Adalet Partisi mensubu milletvekillerinden gazetemiz Akit’e ziyaret… Darbe sonrası kapatılan Mısır Halk Meclisi Dış ilişkiler Komisyonu üyesi Milletvekilleri Adil Raşid ve Dr. Muhammed İmadeddin Sabir, gazetemiz Akit’in İcra Kurulu Başkanı Mustafa Karahasanoğlu’nu ziyaret ederek görüş alışverişinde bulundular.

Görüşmede İslami hareketlere yönelik dünya genelindeki baskıların yanı sıra geçtiğimiz günlerde İstanbul’da tutuklanan iki İhvan mensubu da konuşuldu.

“İSLAM BAĞI EN KUVVETLİ BAĞ”

Dekahliye Milletvekili Adil Raşid, Mustafa Karahasanoğlu’yla bir araya gelmekten büyük mutluluk duyduğunu belirterek “Sayın Mustafa Karahasanoğlu’nu ilk gördüğüm anda, İhvan hareketi içinden Mustafa Meşhur aklıma geldi ve İslam bağının en kuvvetli bağ olduğu aklıma geldi. Mustafa Bey’i ilk gördüğüm anda bunu hissettim” derken, Kalyubiye Milletvekili Dr. Muhammed İmadeddin Sabir de “Akit’i Türkiye’ye geldiğim günden beri takip ediyorum. Hem darbenin gerçek yüzünü gösteriyor, hem de bizim Türkiye’de sesimiz oluyor. Biz Türkiye’yi kendi beldemiz olarak görüyoruz” dedi.

Görüşmede Mısır ve Türkiye’nin birbirine benzerliği vurgulanırken; Raşid, “Mısır dünyanın annesidir, Türkiye de kalbidir. Anne, kalpsiz olmaz, kalp de cesetsiz olmaz. Biz tek bir şeyiz” diye konuştu.

Gazetemiz İcra Kurulu Başkanı Mustafa Karahasanoğlu ise Türkiye’deki İslami hareket mensuplarıyla “Türkiye’deki İslami hareket mensupları Seyyid Kutub dönemlerinden beri İhvan-ı Müslimin hareketini yakından takip eder. Milli Selamet Partisi, Milli Nizam Partisi, Refah Partisi dönemlerinde benzer bir şekilde biz İhvan’ı kendimize en yakın siyasi organizasyon olarak gördük. Mısır’da 1 yıldan fazla zamandır yaşanan durumdan son derece üzgünüz. Bizim, Müslümanlar olarak bütün olaylardan netice çıkarmamız gerekiyor. İhvan karşısında Amerika, Avrupa ve İsrail gibi bütün şer ittifakı birlikte hareket ettiler” dedi.

“MISIRLILAR FERAHA KAVUŞACAK”

“Türkiye, 80 yıldan bu yana devam edegelen katı lâik devlet anlayışından yeni kurtuluyor. Bu manada bürokratik kademelerde ve diğer bazı kademelerde istemediğimiz olaylar yaşanabiliyor. İslam düşmanı medya, ‘Türkiye İhvan mensuplarını kabul etmesin’ diye yayınlar yapıyor. Ancak, hükümet bu konularda samimi olduğu gibi çözeceğine de inanıyoruz” diyen Mustafa Karahasanoğlu, “28 Şubat süreci sonrasında gazetemize 312 General bir araya gelerek dava açtılar. Ancak Allah’ın izniyle bu mahkeme sonuçsuz kaldı. İnanıyoruz ki, Rabbimiz Mısır’daki kardeşlerimizi de feraha kavuşturacaktır” ifadelerini kullandı.

Dr Sabir: TUTUKLANAN 2 MISIRLININ SERBEST BIRAKILMASINI İSTİYORUZ”

Dr. İmadeddin Sabir, İstanbul’da iki Mısırlının tutuklanmasının kendilerini üzdüğünü belirterek “Ahmed Muhammed Mücahid ve Muhammed Ramazan isimli kardeşlerimizin tutuklanması bizi üzdü. Biz, Sisi’nin İnterpol’e yaptığı çağrının Türkiye’de karşılık bulmamasını ümit ediyoruz” derken, Raşid de şu ifadeleri kullandı: “Türkiye’den tutuklanan 2 kardeşimizin serbest bırakılmasını talep ediyoruz. Bu elbetteki bir şikâyet değil, ricadır. Nitekim Erdoğan ve Davutoğlu’nun yönettiği bir ülkede bu durumun olmasına anlam veremiyoruz. Sayın Erdoğan, ‘Biz bütün mazlumlarla birlikteyiz’ diyor. Bugün bütün dünyada İhvan zulüm görüyor. Bu iki kardeşimizin tutuklanmasında bizi üzen şey, bu olayın Türkiye’de yaşanmasıdır.”

İSLAMÎ BASINI ÖNEMSİYORUZ

Dr. Sabir, “Darbe karşıtları şuanda Mısır dışından Mükemmilîn, Şark ve Rabia kanalları İstanbul’dan yayın yapıyor. İslâmî basını önemsiyoruz” derken, İslami basının önemine değinen Adil Raşid de “Tağutlar, tarih boyunca polisi, medyayı ve yargıyı ellerinde tutmuşlardır. Lût (as), halkı temizlemek suçundan yurdundan çıkarıldı. Hazreti Peygamber hakkında ‘Sadık’ ve ‘Emin’ diyerek suçlarken, ‘Cahil’, ‘mecnun’, ‘insanları ayırıyor’ deyip, sonunda da ‘Terörist’ ilan ettiler. Allah bizimle beraberdir elbette, ancak sebeplere de yapışmak zorundayız. Medya da bu konuda önemlidir. Mısır da şu anda kötü bir süreç yaşıyoruz; inşallah bu şafaktan önceki karanlıktır” şeklinde konuştu.

“SÜTÇÜ İMAM’I BİLİYORUZ”

Mısır hakkında konuşan Dr. Sabir “Allah’ın fazlı ve bereketiyle Mısır’da devrimci hareket gücünü artırıyor” dedi. Adil Raşid Türkiye ile ilgili şunları kaydetti: “Ben Türkiye’nin tarihini hem hilafet dönemleriyle hem de Cumhuriyet dönemiyle belki Türklerden de iyi bilirim. Selahaddin Eyyubi’yi, Rıdvan Hoca’yı, Sütçü İmam’ı, Necmeddin Erbakan’ı çok iyi bilirim. Erbakan tecrübesini de Erdoğan’ın yaptıklarını da iyi biliyorum. Darbe sonrasında İsrail Dışişleri Bakanı Tzipi Livni ‘Biz Mursi’ye izin verseydik Erdoğan’ın bize yaptığı hileyi yapacaktı’ dedi. Türkiye’de İslamî hareket, Erdoğan ve ‘Stratejik Derinlik’ sahibi Davutoğlu’nun döneminde en güzel çağını yaşıyor. Bir hafta önce Sayın Davutoğlu, yanında medya olmadan ikamet ettiğim Fatih’e geldi rastgele kapıları çalıyor ve halkla kucaklaşıyordu. Kendimi Ömer İbn-i Hattab döneminde hissettim.”