AKİT MENÜ

Siyaset

Yargıçlar devleti olmayalım

Fransa’daki yapıda psikolog, psikiyatrist ve sosyologların bulunduğunu belirten Kuzu, “Hep hukukçu olunca yargıçlar devleti, hakimler hükümetine gidiyoruz. Bundan kurtulmak lazım” diye konuştu. Kuzu, HSYK’nın yapısının yeni anayasada mutlaka düzenlenmesi gerektiğini de söyledi.

Güncelleme Tarihi:

ANKARA - TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı ve İstanbul Milletvekili Burhan Kuzu, 12 Ekim’de HSYK üyeliği için yapılacak seçimlere ve HSYK’nın yapısına ilişkin açıklamalarda bulundu. Kuzu, ya muhalefetle birlikte anayasada sadece bu konu için uzlaşma yapmak gerektiğini ya da kendilerinin gücü yetmesi halinde bu usulde mutlaka bir değişikliğin şart olduğunu söyledi.

Seçimle gelmelerin, yargıyı politize ettiğini, güvensiz kıldığını ifade eden Kuzu, vatandaşların,  “hangi gruptandır” gibi ifadelerin gündeme geldiğini belirtti. Kuzu, “Bunlar iyi şeyler değil. Belki başka düşünülememiştir. Siz yaptınız, biz yaptınız gibi ikide bir ortaya koymak doğru değil. O günün şartları, belki öyle düşünüldü” dedi.

ÖNCE  TARAFSIZLIK

Kuzu, 12 Ekim’de HSYK seçimlerinden çıkan tabloya saygı duyulacağını kaydederek, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bütün mesele, gelenlerin tarafsız kalıp kalmamaları. Eğer belli bir kronik, klik bir ekibin arkasından gidiyorsa, yargı bunu kaldırmıyor. O zaman yapılması gereken, yeni anayasada mutlaka bu konu önemli meselelerden biri olmalı.

Avrupa ülkeleri bu tip organlara cumhurbaşkanlığı, Meclis’in yani seçimle gelen organların çok büyük oranda üye seçmelerini sağlıyor. Genel eğilim bu. Bazı ülkelerde bütün bu işlere bakanlık bakıyor, üst kurul yok, direkt bakanlığa bağlı. Almanya, Portekiz buna örnek. Bizde böyle olsun demem. Bir kurul oluşacaksa, bu kurulun önce adını iyi koymak lazım. Türkiye’de bu kurul genellikle şöyle algılanıyor: Üst kurul değil, sanki burası Yargıtay, Danıştay. Burası ne Yargıtay, ne Danıştay. Burası idari bir kurul. Üst kurullar nasıl oluşabiliyorsa, böyle bir yapı burada kurulabilir. Üst kurul olduğunda illa hakim gelmesi diye de bir şey yok. Bizde mutlaka 22’si de hukukçu olacak. Fransa’daki yapıda, psikolog, psikiyatrist, sosyolog var. Kurulun ne olduğunu kavramamız lazım. Türkiye’de kurul bilinmiyor, bir mahkeme gibi düşünülüyor. Mahkeme değil, bu davaya bakmıyor.”

PSİKOLOG, SOSYOLOG DA OLSUN

Kuzu, üyelerin geliş yönteminin çok iyi belirlenmesi gerektiğini ifade etti.

HSYK’da hukukçular dışında da üyelerin bulunması gerektiğini kaydeden Kuzu, “Psikolog, sosyolog gibi. İlla mutlak hukukçu kavramından kurtulmak lazım. Oraya bir rahatlık verir, bakış açısını değiştirir. Kurulun politize olmasını önler. Çünkü burada mesleki dayanışma içine giriliyor. Hep hukukçu olunca, yargıçlar devleti, hakimler hükümetine gidiyoruz. Bundan kurtulmak lazım” diyerek sözlerini tamamladı. (A.A)   

Yorumlara Git

Amerikan adaletinden Trump'ı saklama çabası

Dini değerlerle alay eden müptezel Övüç kodeste! Sapkın zihniyet yoldaşı Özel’i yardıma çağırdı

DEM Parti'den Bakan Tunç'a ziyaret

Yok artık Ruşen! Bu nasıl bir cehalet?

İmam Hatip düşmanı Saran’lar, Samyeli’ler bir yana, İHL bir yana