Skandal, Paralel Yapı'nın elemanı olmayan santral görevlisi sivil bir kadın çalışanın ihbarıyla ortaya çıktı.

İlker Başbuğ’un Genelkurmay Başkanı olduğu dönemde yoğunlaşan dinlemelerde, kurumdaki bütün kişi ve birimler gibi Başbuğ’un telefonları da dinlenmiş. 'Paralel santral elemanları', elde ettikleri kayıt ve not verilerini üstleri olan ilgili ‘abilere’ ulaştırmış. Skandalın ortaya çıkmasının ardından Genelkurmay Savcısı Kurtuluş Kaya soruşturma başlattı. 

TSK’DA ÖRGÜTLENME BİRİNCİ HEDEF 

TSK'da örgütlenmeyi birinci hedef olarak belirleyen derin yapının, Genelkurmay santralına ne zaman sızdığı, kaç santral görevlisinin paralelci olduğu, bunların kurumu ne zamandan itibaren dinlemeye başladığı araştırılıyor. Dinlemelerin, Başbuğ’un Genelkurmay Başkanlığı’nın son ayları olan Ocak 2010’da başlayan Balyoz kumpasının hazırlık ve başlangıç dönemlerinde yoğunluk kazandığı belirlendi. Savcısı Kaya'nın soruşturması kapsamında, santralda çalışan memurlar görevden alındı. Dinlemelerin, güvenli özel hat olarak kabul edilen hattı da kapsadığı kaydediliyor. 

KONUŞMAMASI İÇİN TEHDİT EDİLDİ

Paralel örgüt, ihbarı yapan kadın görevliyi konuşmaması için tehdit etti. Soruşturmayı yürüten Savcı Kaya’nın da, mağdur edildiği iddia ediliyor. Genelkurmay Adli Müşavirliği’nde çalışan Kaya, örgütün entrikaları sonucu doğuya gitmek zorunda bırakılmıştı.