YENİ AKİT / ANKARA
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın dün yoğun bir programı vardı. Önce Adana ve Mersin’e giderek açılışlara katılan Erdoğan, daha sonra gittiği Ankara’da muhteşem bir şekilde karşılandı. Erdoğan 3 ilde 3 önemli mesaj verdi.
Esenboğa Havalimanı’ndan hareket eden Başbakan Erdoğan, güzergah boyunca sayıları yüz binleri aşan coşkulu bir kalabalık tarafından ‘mücahit Erdoğan’ sloganları ile karşılandı.
İşte Esenboğa, Pursaklar, Hasköy, Altınpark, Aydınlıkevler, Dışkapı, Akköprü güzergahı boyunca kendisini bekleyen yüzbinlere seslenen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın verdiği mesajlar:
‘ÇAPULCU’LARA
SANDIK HATIRLATMASI
Büyükşehirlerin meydanlarında vandallık sergileyen kalabalığı ‘çapulcular’ olarak nitelediğini hatırlatan Erdoğan şöyle devam etti: “Bundan rahatsız oldular. Lügata baksınlar çapulcu kime denir diye. Oraya bakınca başbakanın ne kadar haklı olduğunu göreceklerdir. Yakan- yıkan, saldıranlara çapulcu denir. Onlara destek verenler de aynı familyada yerini alır.” Kendisini karşılayan vatandaşların söyleyeceklerini sokak aralarında yakarak yıkarak değil, sandıkta söylediğini kaydeden Erdoğan, ‘çapulculara’ şöyle seslendi: “Gezi Parkı’na çıkacağınıza, Kuğulu Park’a çıkacağınıza, orayı burayı yakıp yıkacağınıza sabredin. 7 ay kaldı; 7 ay sonra sizle görüşelim. Sandıkta görüşelim.”
“UTANMAZLAR”
Gezi Parkı eylemcileri ve destekçilerinin yaptıkları işin ‘kamu binalarını yakıp yıkma, sivil vatandaşların, halkın araçlarını yakıp yıkma’ olduğunu vurgulayan Erdoğan, “Bununla kalmadılar, benim başörtülü bacılarıma saldırdılar. Bununla da kalmadılar, Dolmabahçe Camii’ne bira şişeleri ile girdiler. Bu utanmazlıkları da yapmaktan haya etmediler” dedi. Erdoğan’ın bu sözlerinin ardından, ‘Ya Allah Bismillah Allahu Ekber’ sloganları atan vatandaşlar, ‘saygısızları’ lanetledi.
“TÜRKİYE’DE EGEMENLİK
ARTIK MİLLETİN ELİNDEDİR”
“Şunu herkes bilsin: Bugün 27 Mayıs 1960’ta değiliz. 12 Eylül 1980’de değiliz. 28 Şubat 1997’de değiliz. 27 Nisan 2007’de nerede isek işte oradayız. Demokrasinin, hukukun, özgürlüklerin en güçlü savunmasını biz yaptık ve biz yapıyoruz. Türkiye’de egemenlik artık milletin elindedir. Şimdi soruyorum, bazı mahfiller de buna dahil; eğer demokrasiye inanıyorsanız, hukuka inanıyorsanız bilesiniz ki bu ülkede artık egemenlik milletindir. Peki millete saygınız varsa, millet sadece Gezi Parkı’nın içinde olanlar mı? İstanbul Atatürk Havalimanı’nda 2 saatte toplanan onbinler millet değil mi? Bugün Adana’da, Mersin’de toplananlar millet değil mi? Şu anda Ankara’da toplananlar millet değil mi?”
“DİK DUR EĞİLME,
TÜRKİYE SENİNLE”
Sözleri, ‘Dik dur eğilme, Türkiye seninle’ sloganları ile kesilen Erdoğan, vatandaşlara, “Bunu o kadar güzel söylüyorsunuz ki, üç buçuk yaşındaki torunuma bile ezberlettiniz. O da, ‘Dik dur eğilme Türkiye seninle’ diyor” karşılığını verdi. Erdoğan şöyle devam etti: “İnşallah gün ola harman ola. Bu günler hayırla yad edilecek günler olacak. Bu millete ve Meclisine rol vermek kimsenin haddine değildir.”
FAİZ LOBİSİ AĞIR
BEDEL ÖDEYECEK
Faiz lobisinin bundan sonra milletin alın terini sömüremeyeceğini belirten Erdoğan, “Artık bu ülkede çeteler dönemi bitmiştir. Bu ülkede mafya dönemi bitmiştir. Cunta dönemi geri gelmemek üzere bitmiştir. Şunu da söylemem lazım, faiz lobisi kendine çeki düzen ver. Faiz lobisi yıllarca benim milletimin alın terini sömürdün, bundan sonra sömüremeyeceksin. Çok sabrettik.  Bu olayları organize eden bankalar size aynı şeyi söylüyorum. Siz ki bize karşı böyle bir mücadeleyi başlattınız. Bunun bedelini ağır ödeyeceksiniz. Utanmadan sıkılmadan borsayı çökertme gayreti içerisine girenler size sesleniyorum, borsada Tayyip Erdoğan’ın parası yok. Çökerse sen çökeceksin. Senin spekülatörlüğünü yakaladığımız anda da ümüğünü sıkacağız. Kim olursan ol” dedi.
“BUGÜN BELİRLEYİCİ
GÜÇ MİLLETTİR”
Bir süredir devam eden eylemlerde kendilerine ağır hakaretler edildiğini belirten Erdoğan, “Kötü söz sahibinindir. Sabrettik yine sabredeceğiz, Ama sabrın da bir sonu var” diye konuştu. Muhalefetin, göstericilerin ardına sığınarak siyaset yaptığını söyleyen Erdoğan şunları kaydetti: “Göstericilerin ardına sığınarak siyaset yapanlar önce siyasetin ne olduğunu öğrensinler. Sokaktaki kışkırtmalara biz gelmedik ama onlar geldi. Artık bugün belirleyici bir güç var: Millet! Milletin ötesinde bir güç yok. Hiç kimse endişeli olmasın. Nice badireyi aşan Türkiye bunu da aşacaktır.”
Erdoğan, Adana ve Mersin’de yaptığı konuşmalarda da çapulcu ve çevrecilere ayrı ayrı önemli mesajlar vermişti.
Akl-ı selim çağrısı
Başbakan Erdoğan, Gezi Parkı eylemcilerine seslenerek “Eğer çevreciyseniz bu Başbakan sizin emrinizdedir. Akl-ı selim sahibi gençlerimiz bu oyunu bozmalı, bu oyuna gelmemeli. İdeolojik temsil görevi yapanlara katılmayın. Kopun onlardan” dedi.
HABER MERKEZİ
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Mersin’de, 20 Haziran’da başlayacak 17. Akdeniz Oyunları için yapımı tamamlanan 12 tesisi hizmete açtı. Mersin’de ve yol üzerinde Adana Havalimanı’nda halka hitap eden Erdoğan, Gezi Parkı olayları ile ilgili akl-ı selim çağrısı yaptı. Kendisine küfür eden bir gençliğin kendi gençliği olmadığını belirten Erdoğan, kırarak ve yakarak hak aranamayacağını söyledi. Yapılanların çevrecilikle alakası olmadığını dile getiren Erdoğan, “2 milyar 800 milyon bu ülkede fidan ve ağaç diken bir iktidara karşı, benim verdiğim bu çevrecilik mücadelesi olabilir mi?” diye konuştu.  
Erdoğan, Mersin’deki toplu açılış töreni öncesinde “OBA” helikopterinden tesisleri havadan inceledi. 7 bin 500 koltuk kapasiteli Servet Tazegül Spor Salonu tamamen dolarken, dışarıda kalan binlerce vatandaş, açılış törenini dev ekranlar aracılığıyla izledi.
Açılış töreninde, Başbakan Erdoğan’a eşi Emine Erdoğan’ın yanı sıra Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik’in yanı sıra AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu, AK Parti Ankara Milletvekili ve Başbakan Erdoğan’ın siyasi Başdanışmanı Yalçın Akdoğan da eşlik etti.
“GENÇLER BU OYUNU BOZUN
BU OYUNA GELMEYİN”
Erdoğan, bugün 20 yaş ve altında olanların Türkiye’nin hangi süreçlerden geçerek bu günlere geldiğini tecrübe etmediklerini vurgulayarak, onların AK Parti’nin tesis ettiği, güçlendirdiği, uğruna mücadele verdiği demokrasi ve özgürlük ortamında yetiştiğini söyledi. Bugünün gençlerinin koalisyon dönemlerini yaşamadığını belirten Erdoğan, “Kendi Başbakanına ağıza alınamayacak derecede küfreden bir gençlik benim gençliğim olamaz. Bunu duvarlara yazan bir gençlik hak arayışı içinde olan bir gençlik olamaz. Ve bugün çeşitli iş yerlerini, alışveriş mağazalarını basanlar bu ülkenin hak arayan bir gençliği olamaz. Kıracaksın, dökeceksin, yakacaksın. Hak arıyormuş. Ben akl-ı selim sahibi olan gençlerimize sesleniyorum; bu oyunu bozun, bu oyuna gelmeyin” şeklinde konuştu.
“AKL-I SELİM GENÇLER BAŞINIZI İKİ ELİNİZİN ARASINA ALIN”
Gezi Parkı’nda 12-13 tane ağaç sökülecek bir başka yere dikilecek, bize çevrecilik dersi vereceksin. Kusura bakma” diye konuşan Erdoğan, “Buradaki niyet başkadır. Buradaki niyet bozuktur. Samimi değildir. Eğer buna ‘çevrecilik’ adını veriyorsan benim kapım açık ama buradaki ideolojik temsil görevi yapanlara katılmayın. Kopun onlardan. Eğer çevreciysen bu Başbakan sizin emrinizdedir” dedi. Gerçek manada çevreci olanlara, samimi olarak seslendiğini vurgulayan Erdoğan, “Samimi olarak sesleniyorum; siz gerçek manada çevreciyseniz burada çevreci bir Başbakan var. Eğer gerçek manada çevreciyseniz siz o caddelerdeki, yaya kaldırımlarında kilit taşlarını söküp de kamunun araçlarını yakıp, yıkanlarla beraber olmamalısınız. İş yerlerini yakıp yıkanlarla beraber olmamalısınız. Sizler sivil vatandaşın araçlarını molotoflarla, taşlarla hatta elinde baktım ki balyozlarla onları vurarak kırmaya çalışanlarla beraber olamazsınız” dedi.  Akl-I selim sahibi olan gençlere seslenerek “Başını iki elinin arasına al ve düşün, ben ne yapıyorum, 2 milyar 800 milyon bu ülkede fidan ve ağaç diken bir iktidara karşı, benim verdiğim bu çevrecilik mücadelesi olabilir mi?” diye konuştu.
BAŞÖRTÜLÜLERİN ÖZGÜRLÜKLERİ
NOKTASINDA NE YAPTINIZ?
AK Parti iktidarının döneminde verilen özgürlüklerin bu ülkede hiçbir zaman verilmediğini dillendiren Erdoğan, “Şu anda Taksim Meydanı’nda bulunanlar, yakıp yıkanlar, ülkenin değişik yerlerinde bulunanlar, yakıp yıkanlar soruyorum; bunları hangi özgürlük adına yapıyorlar?” diye sordu. “Bu ülkede, 10 yıllardır başı örtülü olduğu için üniversiteye giremeyenlerin özgürlüğü noktasında siz ne yaptınız soruyorum sizlere? diyen Erdoğan, “Onların eğitim hakları acaba hak değil miydi? Eğitim-öğretim hakkından bu ülkede yıllarca, 10 yıllarca mahrum edilen bu kızlarımıza bu kadar zulmü reva görenler şu anda ne adına acaba meydanlarda dolaşıyorlar?” Ve konuyla ilgili bir ifade kullandığınızda AK Parti’nin kapatılması gündeme geldi. Fakat AK Parti’nin kapatılması gündeme geldiği zaman biz bu ülkede Taksim Meydanı’na çıkmadık, meydanlara dökülmedik. Biz hukuk içinde kalarak mücadelemizi verdik. Hukuk içinde kalarak bu mücadelenin neticesinde hakkımızı aldık. 330 milletvekilimiz vardı bizim o zaman. 330 milletvekilimize rağmen, biz seçmenimizi sokağa dökmedik. Ama şu anda bakıyorsunuz ki ana muhalefet sandıkta alamadığını buralarda arıyor. Ben de şimdi Mersinli kardeşlerime diyorum ki; 7 ay sonra bunlara dersi siz sandıkta vermelisiniz. Türkiye de sandıkta vermeli. Onun için oyuna gelmeyeceğiz. Ev ev, kapı kapı dolaşacağız benim başı açık kardeşim, başı örtülü kardeşim hep beraber dayanışma içinde bu işi çözeceğiz” dedi.