HASAN KARAKAYA
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, BDP’lilerin İmralı’ya gerçekleştireceği ikinci ziyaret ile ilgili olarak “Siyasi uzantılarının adaya gitmesi noktasında verilmiş bir söz ya da zaman söz konusu değil” dedi. Başbakan, Prag seyahati öncesi Atatürk Havalimanı’nda basın mensuplarının sorularını cevapladı.
“TERÖRLE MÜCADELE
DEVAM EDECEK”
İmralı süreci ile ilgili açıklamalarda bulunan Erdoğan, “Silahları bıraktırılmadan, bizim bölücü terör örgütü ile mücadeleyi kesmemiz söz konusu değil” dedi. Silahlı terör örgütünün silahları bırakarak ülke dışına çıkmasını isteyen Erdoğan, ülkede sükûneti sağlamak için ellerinden geleni yapacaklarını söyledi. Erdoğan, “Tabii İmralı’nın vermiş olduğu mesajların çok önemli olduğunu, bunun yine istihbarat örgütümüzün bize aktardığı bilgiler çerçevesinde görüyoruz. Burada kendilerine göre Kandil’in verdiği mesajlar, Avrupa’nın verdiği mesajlar ve siyasi uzantılarının verdiği mesajlar var. Hatta teröristlerin ülkemizi terk etmeleri halinde de her türlü bu ülkeyi terk etmesine de imkân hazırlarız. Yeter ki ülkemizin refahına huzuruna adım atalım, bölgedeki sükûneti ülke genelinde sağlamış olalım” ifadelerini kullandı.
“OPERASYON MERAKLISI DEĞİLİZ”
Güvenlik güçlerini operasyon meraklısı olmadığını söyleyen Erdoğan, “Ama gerek asayişin temininde, gerekse terör ile mücadelede onların asli görevi o huzuru sağlamaktır. Bunun için operasyon yapılması gerekiyorsa o zaman operasyon yapar. Bunun dışında ne polisin, ne askerin durup dururken operasyon yapma derdi vardır. Onların bir görevi var. Var oluş sebepleri neyse bunu yeri geldiğinde yerine getirecektir” diye konuştu.
“KÜRT SORUNU YOKTUR
TERÖR SORUNU VARDIR”
Başbakan Erdoğan, demokratik özerklik taleplerinin hatırlatılması üzerine, bölgedeki yatırımları hatırlattı. PKK’nın bölgeye yatırımın gelmesini istemediğini kaydeden Erdoğan, teröristlerin barajlardan bile rahatsız olduğunu dile getirdi. “Türkiye’de artık Kürt sorunu yoktur, terör sorunu vardır” diyen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Benim Kürt kardeşlerimin temsilcisi olduğunu iddia eden teröristler. Barajlar yapılıyor, neymiş bu barajlar onlara karşı yapılıyormuş. Baraj elektrik üretmek için yapılır. Yoksa bu sular boşu boşuna akar gider. Yıllarca bu ülkede su akar Türk bakar dendi. Su akar Türk yapar diyoruz. Şu an inkâr, asimilasyon politikaları ayaklarımızın altındadır. Kimse Kürt kardeşlerimizin varlığın inkâr edemez. Türkiye’de artık Kürt sorunu yoktur, terör sorunu vardır. Ama biz burada etnik milliyetçiliğin hepsine karşı olduğumuzu söyledik. Biz Kürt milliyetçiliğine de, Türk milliyetçiliğine de, diğer milliyetçiliklere de karşıyız. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı ortak paydasında bütünleşelim istiyoruz.”
“VERİLMİŞ BİR SÖZ YOK”
Başbakan Erdoğan, İmralı’ya yapılacak yeni ziyaretleri de değerlendirdi. Erdoğan, “Siyasi uzantılarının adaya gitmesi noktasında verilmiş bir söz ya da zaman söz konusu değil. Bu konuda bizler bu süreci bu çözüm sürecini sağlıklı işletebilmek için adalet bakanlığımıza bu noktada bir tasarruf noktası verdik ve birincisi gerçekleşti. Ama ikinci ziyarete yönelik izni ve bunların kimler olacağı yönündeki tespiti Adalet Bakanımız yapar. Kendilerine de bu hafta içinde mi, haftaya mı olur Adalet Bakanlığımız sunacağı tekliften sonra takvimi belirleriz. Bu hafta içi diye bir tarih yok” değerlendirmesini yaptı.
“PARALAR FARKLI
YERLERE GİDİYOR”
Başbakan Erdoğan, bazı belediyelere yönelik yapılan operasyonlara da değinerek, belediyelerin kendilerine gönderilen paraları faklı amaçlar için kullandıkları belirtti. KCK operasyonlarına atıfta bulunan Başbakan, belediyecilikle ilgisi olmayanların BDP’nin elinde bulundurduğu belediyeleri perde gerisinde yönettiğini dile getirdi.
Başbakan Erdoğan, güçlendirilmiş yerel yönetimler ifadesine de karşı çıkarak, şunları söyledi: “Güçlendirilmiş yerel yönetimler ifadesini bir yerel yönetici olarak ben doğru bulmuyorum. Şu anda Türkiye’deki yerel yönetimler güçlüdür. Ve hiçbir dönemde olmadığı kadar güçlüdür. Mali noktada hiçbir dönemde görmedikleri imkânı görmektedirler. Bunların tabii bu yakaladıkları imkânı maalesef bu KCK operasyonlarında gördüğümüz olay budur. Bunu farklı yerlere kanalize etmek isteyenler var. Belediye ile uzaktan yakından alakası olmayan tipler şu anda bu siyasi uzantının elindeki belediyelerde maalesef belediyeyi perde gerisinden yönetmektedirler. Mali imkânların harcanmasında ciddi sıkıntılar vardır. Bunu o illerdeki yatırımlarda görüyoruz. Ne altyapı ne üstyapıda bir şey göremiyorsunuz. Peki, nereye gidiyor bu para, imkânlar nerede? Biz bu gönderilen paranın o şehirde eserini görmemiz lazım. Trilyonlarca lira bir şehre girer de bu para eser olarak kendini göstermez ise tabii ki devletin üst kurumları bunu denetleyecektir. Bu denetleme bunları rahatsız ediyor. Arzusu ne? Bizi kimse denetlemesin, yargı yolu da kapalı olsun. Böyle bir şeyin olması mümkün değil. Burası bir defa bir hukuk devletidir. Devletin bütün anayasal kurumları gereğini yapacaktır. Kaldı ki yerel yönetimlerin de böyle bir özelliği vardır. O yerel yönetimler de buradaki hukuka saygılı duyacaktır. Uymadığı takdirde bedelini ödeyecektir.”
Erdoğan tarihî Prag Kalesi’ni gezdi
PRAG
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Çek Cumhuriyeti’ne yaptığı resmi ziyaretin ilk gününde tarihî Prag Kalesi’ni gezdi.
Başbakan Erdoğan, konakladığı Four Seasons Otel’den Prag Kalesi’ni ziyaret etmek üzere ayrılırken, bu kentte yaşayan bazı Türk vatandaşları, otelin önünde AK Parti ve Türk bayraklarıyla Erdoğan’ı selamladı.
Tarihî Prag Kalesi içindeki St. Vitus Katedrali ve diğer tarihî yapıları gezen Erdoğan, katedralin önünde eşi Emine Erdoğan ve kızı Sümeyye Erdoğan ile hatıra fotoğrafı çektirdi.
Kalede karşılaştığı gurbetçilerle de hatıra fotoğrafı çektiren Erdoğan, gurbetçilerin, yanlarında AK Parti bayrakları da getirdiklerini ifade etmeleri üzerine, açtırdığı bayraklarla da poz verdi. Gurbetçilerden Hamza Ateş, “Başbakanımızı çok seviyoruz. Yurtdışındaki Türklerin başının dik gezmesi için çok çalışıyor. Biz de ona sevgimizi gösterelim istedik” dedi.