Siyaset
Yakıp yıkmakla HAK ARANMAZ!
Görev süresi dolan Danıştay Başkanı Hüseyin Karakullukçu veda ziyaretlerine başladı.
MUHAMMET ERDOĞAN / ANKARA - Görev süresi dolduğu için emekli olacak olan Danıştay Başkanı Hüseyin Karakullukçu, basın mensuplarıyla bir araya geldi. Gündeme ilişkin soruları cevaplayan Karakullukçu, Gezi Parkı Olayları ile ilgili eylemcileri eleştirerek, “Demokratik hak ve özgürlükleri aramak bir haktır. Ama hak aramanın da bir şekli biçimi var. Yürüyün, bağırın ama kimseyi rahatsız etmeden, darp etmeden yapmalısınız. Ama gelip camı çerçeveyi indirmek, aracı yakmak, hak ararken haksız duruma geliyor, vandalizm geliyor” dedi.
“VANDALİZM GELİYOR”
Gezi Parkı Olayları ile ilgili olarak, yetkili ağızların hepsinin konuştuğunu ve düşüncelerini dile getirdiğini aktaran Karakullukçu, demokratik hak ve özgürlükleri aramanın da bir hak olduğunu söyledi. Ama aramanın bir şekli biçimi olduğunu anlatan Karakullukçu, ama ‘ben burayı bağırırım, çağırırım, yıkarım’ın olmayacağını ifade etti. Bunun; şekil şart ve koşullarda kamu düzenini bozmamak adına, ne şekilde kullanılacağının belli olduğunu belirten Karakullukçu, “Yürüyün, bağırın ama kimseyi rahatsız etmeden, darp etmeden yapmalısınız. Ama gelip camı çerçeveyi indirmek, aracı yakmak, hak ararken haksız duruma geliyor, vandalizm geliyor. Ufak tefek itiş kakış anlaşılabilir ancak daha ilerisi kabul edilemez” diye konuştu.
“GEZİ PARKI REFERANDUMU DEĞİL
KAMUOYU YOKLAMASI OLABİLİR”
Gezi Parkı’nın geleceği için gündeme gelen referandumla ilgili bir soruya ise Karakullukçu, “Anayasada ne şekilde yapılacak belli. Orada bir bölgede kamuoyu yoklaması olabilir ama oradaki referandumu pek oturtamadım. Referandumdan çok bir kamuoyu yoklaması gibi benim daha çok algılamam var. Bölgesel kamuoyu yoklamasıdır. Referandum olarak algılayamıyorum, bizim anladığımız şeklidir. Bu, yargı kararı yerine geçemez. Yargı kararı esastır, bütün idaremiz buna saygılıdır” şeklinde konuştu.
“BAŞÖRTÜSÜNDE MAHSUR GÖRMÜYORUM”
Başörtüsü kararıyla ilgili bir soruya da Karakullukçu, “Başörtülü de olsa avukatlık kimliği verilecek kararıdır. Gerekçeli kararda, başörtülü görev yapabilir bir sonuç çıkıyor. Bütüncül açıdan. Bu çok önemli değil, sanki demokrasi elden gidiyor, irtica hortluyor, inanmıyorum, insanları özgür bırakın. Nasıl ifade edebiliyorsa etsin. İşin boyutu artık bu tartışmayı ortadan kaldırmak lazım. Bırakın girsin. İcraatlarını yapsın. Ne mahsuru var. Ben hiçbir mahsur görmüyorum. 8. Daire’nin kararını gayet gerekçeli buluyorum” ifadelerini kullandı.