UĞUR AVCI / ANKARA - Marksist terör örgütü PKK’nın 6-7 Ekim olaylarında direkt hedefi olan HÜDA-PAR’ın Diyarbakır İl Başkanı Şeyhmuz Tanrıkulu, “PKK Marksist düşünce ile şekillenmiş bir örgüt. Kanlı örgüt bu doğrultuda bölge halkını kendi ideolojileri çerçevesinde şekillendirmeye çalışıyor. PKK’nın Müslüman Kürtlere yaptığı baskı kendisini özellikle kırsal alanda hissettirdi. Mezralarda yaşayan Müslüman Kürtler tehditlere maruz kaldı. Bölgedeki Müslümanlara 3 seçenek sunuldu: ‘Bizim silahımız var. Ya bize katılıp destek vereceksiniz ve ideolojimizi savunacaksınız ya bölgeyi terk edeceksiniz ya da öleceksiniz.’ Bu noktada bölge halkından bazıları meşru müdafaa hakkını kullanıp kendisini korurken birçok Müslüman Kürt bölgeyi terk etmek zorunda kaldı” dedi.

PKK MÜSLÜMANLARIN İZİNİ SÜRÜYOR

Mazlum-Der Diyarbakır Şube Başkanı Abdurrahim Ay ise, “Bölge halkıyla görüşmelerimiz çerçevesinde özellikle HDP dışındaki partilere oy verilen köylerde, PKK’nın yoğun bir baskı oluşturduğunu biliyoruz. Çözüm Süreci kapsamında askerin meydana getirdiği boşluk, kırsalda PKK’nın baskın olmasına yol açtı. PKK, Müslüman Kürtler üzerindeki eylemlerini özellikle son 10 yılda HÜDA-PAR üzerinden sergiledi. PKK’nın gençlik yapıları Müslüman kesimin adeta izlerini sürerek, bir organizasyon içerisine girmelerine engel oluyor” dedi.

“PKK, MÜSLÜMAN KÜRTLERE TEPKİLİ”

Geçici Köy Korucuları ve Şehit Aileleri Federasyonu Başkanı Orhan Kandemir de PKK’nın Müslüman olan Kürtlere karşı eylemsel bir hareket içerisine girdiğini söyledi. Kandemir, “PKK, bölge halkının tepkisinden çekindiği için bu konuda direkt olarak bir açıklama yapamıyor. Ancak bize teslim olan PKK’lı teröristler, Marksist örgütün kendilerine bağlılık göstermeyen Müslüman Kürtlere karşı tepkili olduğunu anlattı” dedi.

HALK SESSİZ BİR TEPKİ İÇERİSİNDE

PKK’nın Müslüman Kürt halkına karşı baskısını değerlendiren Diyanet Sen Batman Şubesi Başkanı Hamit Ergin de, 6-7 Ekim olaylarından sonra bölge halkının PKK’ya karşı tavır aldığını söyledi. Halkın PKK’ya karşı sessiz bir tepkisinin olduğunu söyleyen Ergin, “PKK’nın bu noktada pişman olacağı görüşündeyim. Çözüm Süreci kapsamında devletin yaklaşımını halk daha güvenilir buluyor. 6-7 Ekim olayları gösterdi ki, bölge halkı silahın, kanın, nefretin değil barışın dilini benimsiyor” dedi.

KANDİL, KÜRTLERİ TEMSİL ETMİYOR

UĞUR AVCI / ANKARA - Terör örgütü PKK’nın, kendini Kürtlerin tek temsilcisi olarak sunmasına tepkiler artıyor. Yeni Akit’e konuşan AK Partili bölge milletvekilleri, PKK’nın bu tür açıklamalarına sert tepki göstererek, Kürt Yasin başta olmak üzere Kürtleri öldüren PKK’nın Kürtlerin temsilcisi olamayacağının altını çizdi.

Kandil’den gelen açıklamalara tepki gösteren AK Parti Bingöl Milletvekili Eşref Taş, özellikle 90’larda, PKK ve derin devlet terörünün arasında kalan bölge halkının büyük mağduriyetler yaşadığını söyledi. Taş, Kürtlere ihtiyaç duydukları hakların birçoğunun verildiğini ve bundan sonra kardeşliğin pekiştirilmesi gerektiğini vurgulayarak, “6-7 Ekim olayları gösterdi ki Kürt halkına şiddet uygulayan zihniyet PKK zihniyetidir. Bunun en önemli örneği vahşice katledilen Yasin Börü’dür. PKK Kürt halkını temsil etseydi bu yavrumuzu öldürmezdi” dedi.

“KÜRTLERİN SORUNU HDP, PKK VE KCK’DIR”

AK Parti Siirt Milletvekili Osman Ören ise, eli kanlı örgütün Kürtlerin temsilcisi olmadığını belirterek, “PKK’nın ağır tehditleri olmasına rağmen AK Parti’nin aldığı oy oranı belli. Bölgenin birinci partisi AK Parti’dir. Tabanda, Kürtlerin temsilcisi PKK gibi bir algı mevcut değil. Şu an Kürtlerin en büyük sorunu, HDP, PKK ve KCK’dır” dedi.

“PKK SÜRECE SONRADAN DAHİL OLDU”

AK Parti Diyarbakır Milletvekili Cuma İçten ise çözüm sürecinin AK Parti’nin kurulduğu günden başlayan bir dönemi kapsadığını söyleyerek, sürecin milli birlik, kardeşlik ve demokrasi projesi olarak devam ettiğini ve daha sonrasında HDP, PKK ve KCK’nın bu sürece dahil olduklarının altını çizerek, “PKK, çözüm sürecinin onlarca muhatabı arasında sadece birisidir.” dedi.

AK Parti Mardin Milletvekili Abdurrahim Akdağ ise konu ile ilgili olarak; “Bölgenin seçmen sayısı ve demografik yapısı belli. Seçim sonuçlarına bakıldığı zaman HDP’nin oyların 4’te 1’ini aldığını görüyoruz. Bölgenin birinci partisi AK Parti’dir. PKK’nın dışında partiler, STK’lar, vakıflar, tarikatlar, sosyal ve siyasal oluşumlar sürece dahildir. Bu açıdan bakıldığı zaman PKK’nın Kürtlerin tek temsilcisi olmadığı açıktır” dedi.

‘PKK SİLAH BIRAKMAZ’

MURAT BÖLÜK/ ANKARA - Çözüm Süreci’nin devam ettiği şu günlerde terör örgütü PKK’nın eylemlerine devam etmesi ve son olarak da militan sayısını arttırmak için Diyarbakır sokaklarına ilanlar asması, örgütün silahları bırakacağı noktasında toplumda soru işaretleri oluşturdu. Hal böyle iken HDP Hakkari Milletvekili Esat Canan, PKK’nın silah bırakmayacağını itiraf etti. Çözüm Süreci’nin demokratik bir süreç olduğunu vurgulamasına rağmen Canan, “PKK’nın şu anda silah bırakacağını zannetmiyorum” diye konuştu.   

SÜRECE RAĞMEN PKK ELEMAN TOPLUYOR

Gazetemize konuyla ilgili çarpıcı açıklamalarda bulunan Canan, PKK çözüm sürecinin devam ettiği şu günlerde PKK’nın afişlerinden haberi olmadığını ve şu anda Öcalan’ın daha önemli olduğunu söyledi. HDP’li vekil Canan, “Öcalan demokratik çözüm sürecinin devamından yana. Dolayısıyla süreç demokratik süreçtir. Bu, PKK’nın kendi kararı. Öcalan’ın söyledikleri çok önemli. Öcalan demokratik sürecin çok önemli olduğunu beyan etti. Bizim için Öcalan’ın söyledikleri daha önemli. Bu mesele yasal adımlarla çözülecek. Talepler karşılandığında silahlara gerek kalmayacak” ifadelerini kullandı.

“TALEPLER KARŞILANMAZSA PKK SİLAH BIRAKMAYACAK”

Milletvekili Canan, sürecin devam etmesiyle birlikte kademeli olarak silah bırakmanın olabileceğini, bunun yanında talepler karşılanmazsa ya da istenilen düzeyde görüşmelerin devam etmemesi durumunda PKK’nın silah bırakmayacağını vurguladı. Abdullah Öcalan’ın sürecin devam etmesi gerektiği yönündeki açıklamalarına kendilerinin de katıldığını belirten Canan, “Öcalan’ın söylemleri önemli. Öcalan demokratik sürecin devam etmesi gerektiğini belirtiyor. Süreç yasal adımlarla devam edecek. Talepler karşılanınca da silahlara gerek kalmayacak. PKK da o süreçte silah bırakabilir. PKK’nın şu anda silah bırakacağını zannetmiyorum. İleride tabiki de olabilir. Demokratik adımlar atılmazsa, o PKK’nın bileceği bir iş” açıklamalarında bulundu.