İSTANBUL -  Bir gazetecinin, “Almanya ile pazartesi günü müzakerelerle ilgili karar öncesinde bir siyasi kriz yaşandı. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna Bağış, bunu kriz olarak tanımlamanın çok doğru olmayacağını, bazen bu tür diyalogların olabileceğini söyledi. Bağış, Türkiye’nin de Almanya’nın da çok güçlü ülkeler olduğunu vurgulayarak, şöyle konuştu: “Farklı konularda farklı fikirlerimiz olabilir. Bunları istişare ederiz, konuşuruz ve iki müttefik olarak da belli bir noktada çözümü gerçekleştiririz. Almanya bizim en çok ticaret yaptığımız, en çok vatandaş ve soydaşımızın yaşadığı, en çok şirketini ülkemizde barındırdığımız önemli bir müttefikimizdir. Almanya’nın yönetimi ile de birçok konuda olduğu gibi diyalogla istişareyle birçok sorunu aşarız. Bunları kriz olarak değerlendirmeyi çok doğru bulmuyorum. Keza Dışişleri Bakanlığımız Almanya’nın Ankara Büyükelçisini çağırmıştır. Onun da bu konudaki görüşü alınmıştır. Bizim büyükelçimiz de Berlin’de gerekli bilgileri verip, açıklamaları yapmıştır. Biz Sayın Almanya Şansölyesi’nin her zaman vurguladığı ahde vefa ilkesini hatırlatmakla yükümlüyüz. Çünkü Türkiye’nin başmüzakerecisiyiz.               
Kimse benden AB’nin Türkiye’den sorumlu bakanıymışım gibi davranmamı beklemesin. Bizim anamuhalefet partimizin genel başkanı bunu hâlâ idrak edemedi. O kendisinin önüne konulan her şeyi belki kabul edebilir ama ben ülkemin, milletimin çıkarlarını her şeyin üzerinde tutarım. Biz Avrupa’nın Türkiye’den sorumlu bakanı değiliz, Türkiye Cumhuriyeti’nin Avrupa Birliği’nden sorumlu Bakanı ve Başmüzakerecisiyiz. Sayın Başbakanımızın bize verdiği talimat, diklenmeden dik durma talimatıdır. Onu en iyi şekilde 4,5 yıldır gerçekleştirmeye çalışıyoruz, bundan sonra da kimse bizden farklı bir tavır beklemesin. Ülkemizin, milletimizin çıkarları neyi gerektiriyorsa onu yaparız. “               
AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, bir gazetecinin “Merkel’e bir konuda, sizin ‘Sarkozy gibi balık tutar’  sözleriniz olmuş. Bunu değerlendir misiniz?” şeklindeki sorusunu Bağış, “Bunlar tamamen yanlış amaçla farklı yönlere çekilen cümlelerdir. Orada bir espri vardır. Sayın Sarkozy’nin siyaset sonrası kendi tercih ettiği hobisi ile ilgili bir vurgu vardır. Bunların üzerinde durmak gerektiğine inanmıyorum” diye cevapladı. (A.A)                                   
BİZ DURAN, YATAN DEĞİL, YÜRÜYEN ADAMIZ
Bağış, “Türkiye kalkınıyor, büyüyor. Ancak içeride de dışarıda da bundan rahatsız olanlar olabilir. Ama verdiğimiz rahatsızlıktan dolayı özür dileyecek değiliz. Onlara söyleyeceğimiz tek bir şey var; ‘Nazar etme ne olur, çalış senin de olur.’ Türkiye’nin yükselişini kaldıramayanlara ‘gölge etme başka ihsan istemez’ diyoruz. Zaten gölgede olanın hiç bir şekilde gölgesi olmaz... Kimileri ‘duran adam’, kimileri ‘yatan adam’ bile olsa biz ‘durmak yok yola devam’ diyeceğiz” dedi.      
Konuşmasının ardından derneğin açılışında emeği geçenlere plaket veren Bağış, daha sonra ikram edilen keşkekten yedi.