Gündem
Yargıtay'da 28 Şubat kafası
FETÖ ve ulusalcıların kumpasları sonucu zindanlara atılan Müslümanların dosyası, Yargıtay tarafından göz göre göre onandı. Yargıtay 16. Ceza Dairesi, Hizb-ut Tahrir davasında 105 kişiye istenen 660 yıllık cezayı onadı. Hizb-ut Tahrir’e son 17 senede ise toplam 1828 yıl hapis cezası verildi.
FİKRİMİZDEN VE HEDEFİMİZDEN TAVİZ VERMEYİZ
Hizb-ut Tahrir Türkiye Medya Bürosu Başkanı Mahmut Kar, Yargıtay’ın onadığı cezalara tepki gösterdi. Kar, “İslami davet çalışması yapan samimi Müslümanlara yönelik hukuk dışı yürütülen bu yargılamalar Müslümanların her dönemde mazlum ve mağdur olduğunu bir kez daha göstermiş oldu. Türkiye’deki İslami kamuoyu 28 Şubatlar bitecek, 28 Şubat mağdurları özgürlüğüne kavuşacak diye beklerken verilen bu cezalar şunu göstermektedir; dün ile bugün arasında değişen hiçbir şey yok, Müslümanlara yönelik yargı zulmü devam ediyor” şeklinde konuştu. Hukuk dışı yargılamalara boyun eğmeyeceklerini vurgulayan Kar, “Bize gelince, biz ne fikrimizden, ne hedefimizden ne de metodumuzdan asla taviz vermeden, Allah’ın dininin hayata hakim olması için Müslümanlar ile birlikte fikri, siyasi İslami davet çalışmalarımızla Allah’ın vaadi, Rasulullah’ın müjdesi olan Hilafeti ikame etmek için azimle yolumuza devam ediyoruz, edeceğiz” diye konuştu.
Zulme son verin
Yargı zulmünün son bulması için bir kez daha çağrıda bulunan Hizb-ut Tahrir Türkiye Medya Bürosu Başkanı Mahmut Kar, “Müslümanlar olarak bizim beklentimiz bu yargı zulmünün son bulmasıdır, hiçbir suçu olmayan samimi Müslümanların zindanlara mahpus olmamasıdır. Yeniden yargılayın ve bakın, göreceksiniz ki gerçekten tertemiz insanlara haksız yere cezalar verilmiş ve Müslümanlar suçsuz yere hapse mahkûm edilmişler” dedi.
Akit ne yazmıştı?
Akit, Hizb-ut Tahrir davalarına bakan 50 hakim ve savcının terör örgütü üyeliğinden tutuklandığı, 6 kişinin de yurtdışına kaçtığını deşifre etmişti. Uydurma delillerle Hizb-ut Tahrir’i hedef alan yargı mensuplarının arasında, 17/25 Aralık darbe girişiminde rol alan Zekeriya Öz, “Paralel Yapı” soruşturmaları kapsamındaki tutukluların tahliyesini kararlaştıran Mustafa Başer, MİT gözetiminde Suriye’ye yardım götüren bir TIR’ı durduran ve Hatay’ın Reyhanlı ilçesindeki katliama göz yuman Savcı Özcan Şişman gibi isimlerin yer aldığını ortaya çıkarmıştık. Tüm bunlara rağmen, terör örgütü mensuplarının verdiği kararlar doğrultusunda Hizb-ut Tahrirli mazlumlar, sudan bahanelerle ağır cezalara çarptırılıyor.