AKİT MENÜ

Gündem

Çapulculara yargı kör

Metin Kaplan’ı; piknik tüpü ile Anıtkabir’i patlatmayı, Fatih Camii’ni işgal edip Türkiye Cumhuriyeti’ni yıkmayı amaçladığı iddiasıyla tutuklayıp 17.5 yıl hapis cezasına çarptıran yargının, barikat patlatıp yüzlerce kişiyi öldürme planı yaparken son anda

2013-06-30 21:15:14

MURAT ALAN / İSTANBUL
Metin Kaplan’ı, piknik tüpü ile Anıtkabir’i patlatmayı, Fatih Camii’ni işgal edip Türkiye Cumhuriyeti’ni yıkmayı amaçladığı iddiasıyla tutuklayıp 17.5 yıl hapis cezasına çarptıran yargının, barikat patlatıp yüzlerce kişiyi öldürme planı yaparken son anda enselenen yabancı uyruklu ajanlar ve yerli işbirlikçilerini serbest bırakması tepki çekiyor.
Sivas mazlumları, İBDA-C davasından tutuklanan mütefekkir Salih Mirzabeyoğlu ve kanser hastası Metin Kaplan, 28 Şubat cuntasının uyduruk delilleri ile mağdur edilmeye devam ediyor.
4 ÖLÜ, 200 MİLYON LİRALIK ZARAR
Gezi Parkı’nda çevre bahanesiyle başlayan, CHP’nin marjinal grupları ve terör örgütlerini yanına alarak yurdun değişik illerine taşıdığı protestolarda 4 binden fazla kişi gözaltına alınmış, bu kişilerden sadece 71’i tutuklanmıştı. Akit’in ulaştığı bilgilere göre ise Gezi Parkı eylemlerini kana bulamak için Gümüşsuyu’nda 8 piknik tüpü ile bomba düzeneği hazırlayan aralarında yabancı ajanlarında olduğu bir grup son anda engellenmişti. Operasyonla yakalanan 4 yabancı ajan sınır dışı edilirken, provokatörlerin kışkırtması sonucu çıkan eylemlerde 200 milyon lirayı (eski parayla 200 trilyon) aşkın zarar olduğu açıklamıştı. 600’den fazla polisin yaralandığı, 4 kişinin hayatını kaybettiği eylemlerle ilgili valiliklerden gelen bilgilere göre hazırlanan hasar tespit raporunda ise 58 kamu binası, 68 MOBESE kamerası ve 337 işyerinin tahrip edildiği, 90 belediye otobüsü, 214 özel araç, 240 polis aracı ve 45 ambulansın kullanılamaz hale geldiği vurgulanmıştı.
GEZİ PARKI PROVOKATÖRLERİNE
ÖYLE, MÜSLÜMANA BÖYLE
Gezi Parkı provokasyonuna katıldıkları gerek kamera görüntüleri ile gerekse kendi beyanatlarıyla sabit yüzlerce kişi ellerini kollarını sallaya sallaya gezmeye devam ederken, haklarında hiçbir delil bulunamadığı halde Hürriyet Gazetesi’nin başını çektiği kartel medyasının ürettiği hayali delillerle yüzlerce Müslüman zindanlarda çürümeye devam ediyor.
Sivas mazlumları, İBDA-C davasından tutuklanan mütefekkir Salih Mirzabeyoğlu ve kanser hastası Metin Kaplan, 28 Şubat cuntasının uyduruk delilleriyle tek kişilik hücrelerde ölümü bekliyor.
İDDİADAN ÖNCE MÜEBBET,
SONRA 17.5 YIL HAPİS CEZASI ALDI!
Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 75. yılı kutlama törenleri sırasında Anıtkabir’e patlayıcı yüklü uçakla kamikaze dalışı yaptırmayı planladığı, Beyazıt Camii ve Fatih Camii’ni kana bulayacakları iddia edilen Cemalettin Kaplan’ın oğlu Metin Kaplan, elde hiçbir somut belge olmadan ‘Anayasal düzeni silah zoruyla yıkmaya teşebbüs etmek’ten yargılanmış ve ‘ölünceye kadar sürmek şartıyla müebbet ağır hapis’ cezasına çarptırılmış, daha sonra tekrar yargılanmış ve 17.5 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı. Anıtkabir’e “intihar dalışı” yapacağı iddia edilen cemaat üyelerinin ikametinde ise “3 adet piknik tüpü” çıkmış, bu tüpler suç delili olarak gösterilmişti. Cezaevinde 2 defa kanser ameliyatı olan Metin Kaplan halen tek kişilik hücrede tutulmaya devam ediyor.
SHP’nin iktidar ortağı olduğu dönemde, 2 Temmuz 1993 yılında Sivas’ta tezgâhlanan olaylarda provokatörler tarafında Madımak Oteli ateşe verilmiş, Alevi-Sünni çatışması amaçlanmıştı. Olaylar öncesi halkı tahrik eden medya daha sonrada bir şehri tümden cezalandırmak için cadı avı başlatılmasını sağlamış, suçsuz yere yüzlerce kişi tutuklanıp işkenceden geçirilmişti. Gezi Parkı olaylarına iştirak ettikleri belirlenen kişiler hakkında hiçbir işlem yapılmazken, olaylar sırasında 45 yolcusuyla İstanbul-Ankara karayolunda olan Bülent Düvenci dahil onlarca masum insan, yargıdaki mezhepçi yapılanma öyle istiyor diye müebbet hapis cezasına çarptırılmıştı.
MİRZABEYOĞLU MÜEBBET ALMIŞTI
İBDA-C davasında benzeri bir çifte standart uygulanmıştı. Mütefekkir Salih Mirzabeyoğlu ve arkadaşları 28 Şubat’ın brifingli yargısı ve medyasının zulmüne uğramıştı. Hakkında somut hiçbir delil olmadığı mahkemece kabul edilmesine rağmen, “yazdığı kitaplarla” örgüt üyelerine ilham verdiği gerekçesiyle Mirzabeyoğlu önce idam, daha sonra idamın kaldırılmasıyla müebbet hapis cezasına çarptırılmıştı.

Yorumlara Git

Türkiye Rusya'dan alımı kıstı! Moskova yana yakıla müşteri aramaya başladı

Koç Afrika’ya açıldı! Suudi Arabistan’da şov, Mısır’da dev yatırım

Kemalist vesayet sürsün istiyorlar

Medyada bilgi kirliliğine sebep olan cezasız kalmasın

Allah’tan kork Ekrem!