Siyaset
Yakut: CHP oyuna geldi
TBMM Başkanvekili ve AK Parti Kayseri Milletvekili Sadık Yakut, 1 Ekim’e kadar tatile giren Meclis’in çalışmalarını Akit’e değerlendirdi. Yakut, “Bu dönem birileri KCK’yı meşrulaştırmak için özellikle cezaevlerindeki insanları aday göstererek, milletvekilliği dokunulmazlık zırhına büründürmek istedi. CHP bu noktada maalesef oyuna geldi” dedi.
Güncelleme Tarihi:
MEHMET ÖZMEN / İSTANBUL
TBMM Başkanvekili ve AK Parti Kayseri Milletvekili Sadık Yakut, 1 Ekim’e kadar tatile giren Meclis’in çalışmalarını Akit’e değerlendirdi.
Yakut, “CHP’nin Meclis’in ilk açılışında tutuklu milletvekilleriyle Meclis’i boykot etmesi TBMM açısından bir şanssızlıktı ama ana muhalefet açısından daha büyük şanssızlıktı. Çünkü millet, iradesini ortaya koysun diye kendisini seçti. Seçilen vekiller Meclis’e gelecek ve orada görüşlerini ifade etmesi gerekirken KCK meşrulaştırılmak istendi” dedi.
“BU KONUYU HİÇKİMSE TARTIŞMIYOR”
Milletvekili dokunulmazlığı kürsü masumiyeti olduğunu ifade eden Yakut, “Milletvekili olduktan sonra kürsüdeki sözlerindenizden dolayı sorumlu tutulmamanızdır. Ama Türkiye de bu dönem birileri KCK’yı meşrulaştırmak için özellikle cezaevlerindeki insanları aday göstererek, dokunulmazlık zırhına büründürmek istediler. Maalesef CHP gibi bir ana muhalefet partisi de oyuna geldi. Bu tartışılsın. Yani milletvekillerinin dokunulmazlığı olduğu halde niye tutuklu, tutukluluğu devam eder ya da etmez tartışılır bunlar ayrı bir konu. Ama meselenin mahiyetini kimse tartışmıyor. Milletvekilliği ile veya düşünce hürriyetiyle hiçbir ilgisi olmadan suç işleyen insanların milletvekili niye yapılıyor? Bunu tartışılması lazım. Ondan sonra da Meclis boykot ediliyor. CHP bu sendromdan kendisini kurtaramadı. Meclis’te yüksek tansiyonun ana sebebinden birisi budur” diye konuştu.
“CHP GENEL KURUL DIŞINDAKİ
ZEMİNLERE KAYDI”
Ana muhalefet partisinin her vesileyle birçok olayı başka zeminlere kaydırdığını ifade eden Sadık Yakut, “Her fırsatta genel kurulda yapması gereken, AK Parti’nin üç dönemden bu tarafa iktidardaki dönem içerisindeki yaptığı hizmetleri veya getirdiği yasaları eleştirmesi gerekirken veya bunlara alternatif fikir üretmesi gerekirken Meclis ve genel kurul dışı iktidar ve muhalefetin çalışma alanı dışındaki zeminlere kaydı. Bu iki nedenden dolayı Meclis’teki tansiyon yüksek. Yani genel kurulda tartışılan, hararetli konular iktidarın üç dönemden bu yana yaptığı yanlışlıkların tartışılmasından veya iktidar alternatifi fikirlerin tartışılmasından dolayı kaynaklanmıyor. Muhalefet ve özellikle CHP, iktidarın iktidar olduğu günden bu tarafa yaptığı hizmetleri eleştirmekten ziyade muhalefet zeminini başka noktalara taşıdığından ya da taşımak istediğinden genel kurul yüksek gerilimli geçti” şeklinde konuştu.
“ANAYASA KONUSUNDA UMUDUMU
MUHAFAZA ETMEK İSTİYORUM”
Anayasa çalışmaları konusunda da görüşlerini ifade eden Yakut, “Milletimiz bu Meclis’ten Anayasa’nın çıkarılmasını bekliyor. İki seneden bu yana uzlaşma komisyonu çalıştı 48 madde de uzlaşıldı. Başbakan gündeme getirdi bu maddeleri Meclis’ten geçirelim diye... Maalesef partiler net bir tavır koymadılar. Aslında muhalefet partileri net bir tavrını ortaya koyarak en azından 4 partinin uzlaştığı 48 maddelik anayasanın kabul edilmesi gerekir. Ben umudumu muhafaza ediyorum. İnşaallah ikinci dönem başladığında bu 48 madde daha da artırılarak Meclis gündemine gelir ve oy birliğiyle geçer. Böylece milletin beklentisine de cevap verilmiş olunur” dedi.
“YENİ BİR ANAYASA YAPILMAZSA
MİLLET HESABINI SORAR”
Yeni bir anayasanın yapılmasının halkın isteği olduğunu ifade eden Yakut, “Halkın isteği yerine getirilemez ise halkın tepkisi süreç içerisinde partilerin takındığı tavırlara göre belirginleşecektir. Zaten halkımız 2011 anayasa değişikliğinde temel argümanın anayasa olması gerektiğini söyledi. Onu ben bunu şöyle değerlendirmiştim; ‘yeni bir anayasa yapın’ diyor millet, 2011’de de Ak Parti’nin bir daha iktidara geleceğini vatandaşlar belli etti. Bugün bu noktada da aynı düşünceyi muhafaza ediyorum. Önümüzdeki seçimlerde de eğer yeni anayasa seçime kadar yapılmazsa seçim sırasında vatandaşın değerlendirmesi bu yapılacak anayasaya kim ne kadar katkı sağlayacaksa ona göre olacaktır. Bu süreç içerisinde basında yapılacak olan tartışmalar bu işi şekillendirecek. Bu süreç BDP’nin haricindeki partileri etkileyeceğini düşünüyorum. Çünkü BDP’nin yapısı ve söylemleri farklı, onların maksatı zaten yeni bir anayasa yapmak değildir. Bunu kendileri zaten genel kurulda zaman zaman ifade ediyorlar, örgütün temsilcileri olduklarını söylüyorlar. BDP’deki yapı farklı olduğu için onların bu durumunun önemli olduğunu düşünmüyorum. Yeni bir anayasa yapılmazsa bunun hesabını millet sorar” diye konuştu.
SADIK YAKUT BİR İLKE İMZA ATTI
Öte yandan, Meclis’i, aralıksız 13 gün boyunca yöneterek bir rekora imza atan TBMM Başkanvekili bunun sırrını, “Buraya antrenmanlı geliyorum. Her sabah 1 saat yürüyorum. Günde 9-10 kilometre yürüdükten sonra enerjinizi atıyor, rahatlıyorsunuz” diye açıkladı. Sadık Yakut, “Ramazan ayıyla birlikte son 3-4 gün, güneşi sadece evden çıkıp arabaya bindiğimde gördüm. Keşke dördüncü başkanvekili de hanımefendi olsaydı. Hatta bütün katip üyelerin hanımefendi olmasını canı gönülden isterdim” dedi.
TBMM Başkanvekili ve AK Parti Kayseri Milletvekili Sadık Yakut, 1 Ekim’e kadar tatile giren Meclis’in çalışmalarını Akit’e değerlendirdi.
Yakut, “CHP’nin Meclis’in ilk açılışında tutuklu milletvekilleriyle Meclis’i boykot etmesi TBMM açısından bir şanssızlıktı ama ana muhalefet açısından daha büyük şanssızlıktı. Çünkü millet, iradesini ortaya koysun diye kendisini seçti. Seçilen vekiller Meclis’e gelecek ve orada görüşlerini ifade etmesi gerekirken KCK meşrulaştırılmak istendi” dedi.
“BU KONUYU HİÇKİMSE TARTIŞMIYOR”
Milletvekili dokunulmazlığı kürsü masumiyeti olduğunu ifade eden Yakut, “Milletvekili olduktan sonra kürsüdeki sözlerindenizden dolayı sorumlu tutulmamanızdır. Ama Türkiye de bu dönem birileri KCK’yı meşrulaştırmak için özellikle cezaevlerindeki insanları aday göstererek, dokunulmazlık zırhına büründürmek istediler. Maalesef CHP gibi bir ana muhalefet partisi de oyuna geldi. Bu tartışılsın. Yani milletvekillerinin dokunulmazlığı olduğu halde niye tutuklu, tutukluluğu devam eder ya da etmez tartışılır bunlar ayrı bir konu. Ama meselenin mahiyetini kimse tartışmıyor. Milletvekilliği ile veya düşünce hürriyetiyle hiçbir ilgisi olmadan suç işleyen insanların milletvekili niye yapılıyor? Bunu tartışılması lazım. Ondan sonra da Meclis boykot ediliyor. CHP bu sendromdan kendisini kurtaramadı. Meclis’te yüksek tansiyonun ana sebebinden birisi budur” diye konuştu.
“CHP GENEL KURUL DIŞINDAKİ
ZEMİNLERE KAYDI”
Ana muhalefet partisinin her vesileyle birçok olayı başka zeminlere kaydırdığını ifade eden Sadık Yakut, “Her fırsatta genel kurulda yapması gereken, AK Parti’nin üç dönemden bu tarafa iktidardaki dönem içerisindeki yaptığı hizmetleri veya getirdiği yasaları eleştirmesi gerekirken veya bunlara alternatif fikir üretmesi gerekirken Meclis ve genel kurul dışı iktidar ve muhalefetin çalışma alanı dışındaki zeminlere kaydı. Bu iki nedenden dolayı Meclis’teki tansiyon yüksek. Yani genel kurulda tartışılan, hararetli konular iktidarın üç dönemden bu yana yaptığı yanlışlıkların tartışılmasından veya iktidar alternatifi fikirlerin tartışılmasından dolayı kaynaklanmıyor. Muhalefet ve özellikle CHP, iktidarın iktidar olduğu günden bu tarafa yaptığı hizmetleri eleştirmekten ziyade muhalefet zeminini başka noktalara taşıdığından ya da taşımak istediğinden genel kurul yüksek gerilimli geçti” şeklinde konuştu.
“ANAYASA KONUSUNDA UMUDUMU
MUHAFAZA ETMEK İSTİYORUM”
Anayasa çalışmaları konusunda da görüşlerini ifade eden Yakut, “Milletimiz bu Meclis’ten Anayasa’nın çıkarılmasını bekliyor. İki seneden bu yana uzlaşma komisyonu çalıştı 48 madde de uzlaşıldı. Başbakan gündeme getirdi bu maddeleri Meclis’ten geçirelim diye... Maalesef partiler net bir tavır koymadılar. Aslında muhalefet partileri net bir tavrını ortaya koyarak en azından 4 partinin uzlaştığı 48 maddelik anayasanın kabul edilmesi gerekir. Ben umudumu muhafaza ediyorum. İnşaallah ikinci dönem başladığında bu 48 madde daha da artırılarak Meclis gündemine gelir ve oy birliğiyle geçer. Böylece milletin beklentisine de cevap verilmiş olunur” dedi.
“YENİ BİR ANAYASA YAPILMAZSA
MİLLET HESABINI SORAR”
Yeni bir anayasanın yapılmasının halkın isteği olduğunu ifade eden Yakut, “Halkın isteği yerine getirilemez ise halkın tepkisi süreç içerisinde partilerin takındığı tavırlara göre belirginleşecektir. Zaten halkımız 2011 anayasa değişikliğinde temel argümanın anayasa olması gerektiğini söyledi. Onu ben bunu şöyle değerlendirmiştim; ‘yeni bir anayasa yapın’ diyor millet, 2011’de de Ak Parti’nin bir daha iktidara geleceğini vatandaşlar belli etti. Bugün bu noktada da aynı düşünceyi muhafaza ediyorum. Önümüzdeki seçimlerde de eğer yeni anayasa seçime kadar yapılmazsa seçim sırasında vatandaşın değerlendirmesi bu yapılacak anayasaya kim ne kadar katkı sağlayacaksa ona göre olacaktır. Bu süreç içerisinde basında yapılacak olan tartışmalar bu işi şekillendirecek. Bu süreç BDP’nin haricindeki partileri etkileyeceğini düşünüyorum. Çünkü BDP’nin yapısı ve söylemleri farklı, onların maksatı zaten yeni bir anayasa yapmak değildir. Bunu kendileri zaten genel kurulda zaman zaman ifade ediyorlar, örgütün temsilcileri olduklarını söylüyorlar. BDP’deki yapı farklı olduğu için onların bu durumunun önemli olduğunu düşünmüyorum. Yeni bir anayasa yapılmazsa bunun hesabını millet sorar” diye konuştu.
SADIK YAKUT BİR İLKE İMZA ATTI
Öte yandan, Meclis’i, aralıksız 13 gün boyunca yöneterek bir rekora imza atan TBMM Başkanvekili bunun sırrını, “Buraya antrenmanlı geliyorum. Her sabah 1 saat yürüyorum. Günde 9-10 kilometre yürüdükten sonra enerjinizi atıyor, rahatlıyorsunuz” diye açıkladı. Sadık Yakut, “Ramazan ayıyla birlikte son 3-4 gün, güneşi sadece evden çıkıp arabaya bindiğimde gördüm. Keşke dördüncü başkanvekili de hanımefendi olsaydı. Hatta bütün katip üyelerin hanımefendi olmasını canı gönülden isterdim” dedi.