EMRE KÜSKÜN/ANKARA -  Türkiye’nin güney sınırındaki Kobani, Kamışlı, Amude, Derika Hamko, Afrin, Tırbe Sıpi ve Serakani gibi Kürt nüfusunun yoğun olduğu kentlerde hakimiyet kuracak olan PYD’nin, gelenek ve göreneklerine, dini değerlerine bağlı Kürtlere hayat hakkı tanımayacağı belirtiliyor.
“PYD ESED GÜDÜMÜNDE
ÇALIŞAN BİR ÖRGÜT”
Kendisini Suriye’deki Kürtlerin tamamının temsilcisi olarak sunan PYD’nin eskiden beri Baas rejimiyle işbirliği yaptığının herkes tarafından bilindiğini belirten Suriye Ulusal Konseyi Üyesi Dr. Mustafa Hamitoğlu, “PYD, Baas güdümünde çalışan bir örgüttür. PYD daha önce diğer muhalif gruplarla Suriye’den ayrılmayacağı konusunda anlaşmalar yapmıştı. Ama Esed’in güçlendiğini düşünüyor olacaklar ki böyle bir şey yaptılar. Bu Kürtlerin çoğunun tasvip etmediği bir adım oldu. El Nusra’yla, diğer muhalif Kürtlerle çatışmaları oluyor. Kürtler buna karşı” diye konuştu.
Oluşan boşluktan faydalanmaya çalışan PYD’nin en başta Kürtlere baskı yapacağının altını çizen Hamitoğlu, şunları vurguladı: “PYD kendisine karşı çıkan Kürtlere baskı yapacaktır. Kürtler tepki gösterirse ilk onlara karşı güç kullanacaktır. İlk başta onları bastırmak ve susturmak isteyecektir. Diğer etnik grupların tepkileri zaten bellidir. En büyük zararı Kürtlere verecektir. Bu oyuna gelmek istemeyen, tepkisini ortaya koyan Kürtlere hayat hakkı tanımayacaktır. Şimdiye kadarki uygulamalarına bakıldığında bu onlar için normaldir.”
“PARÇALI SURİYE
KİMSEYE FAYDA SAĞLAMAZ”
Parçalara bölünmüş bir Suriye’nin kimseye fayda sağlamayacağını belirten Mustafa Hamitoğlu, “Suriye’nin bütünlüğünün parçalanmaması lazım. Herkes bundan zarar görür. İlk başta kaybeden Kürtler olacaktır. Bu yüzden başta onların tepkilerini koymaları lazım. Gelecekte Suriye’de Kürtlerin sosyal haklarına karşı çıkan kimse olmayacaktır. Suriye’nin bütünlüğü içerisinde kalmak isteyen Kürtlerin sesini duymak istiyoruz. Diğer bölgelerdekilerin PYD’ye kucak açmaması, bunlara sempati duymaması lazım. Onlar zaten bir azınlıktır” ifadelerini kullandı.