AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu’dan “Yeni Türkiye, Gezi olayları, 17-25 Aralık darbe girişimi ve paralel yapı” hakkında çarpıcı değerlendirmeler.
Süleyman Soylu, katıldığı Ekonomi Kulübü toplantısında dikkat çekici mesajlar verdi.

Ekonomi Kulübü Başkanı Av. Ercan Poyraz’ın takdim konuşmasının ardından söz alan Soylu, “Türkiye, bir şeyin farkındadır. Bir zamanlar dünyanın merkezi olarak öne çıkarılan Avrupa’nın kendi kültürel, siyasal ve ekonomik merkezliğini, güç merkezliğini Asya’ya Ortadoğu’ya ve Asya Pasifik hattına kaptırdığını çok iyi görmektedir” dedi.

Soylu şöyle devam etti:
“Anadolu bu yeni güç merkezinin en önemli ve en kritik alanıdır. Türkiye bütün hazırlıklarını buna göre yapmaktadır. Türkiye 21. Yüzyılın ilk 15 yılında ortaya koyduğu bu büyük mücadelede sadece 21. Yüzyıla ait bir hazırlığı ortaya koymuyor. Havalimanları, bölünmüş yolları, Tiflis’e kadar gidebilecek demiryolları, Kuzey’den Güney’e, Doğu’dan Batı’ya uzanan bütün hatları bir büyük akılla yönetmektedir. Biz Yeni Dünya’da, dünyanın merkezinin Batı’dan Asya Pasifik’e doğru, Batı’dan Doğu’ya doğru kaydığı dünyada, bu dünyanın merkezinde bir büyük medeniyeti inşa ediyoruz.”

“DOĞU BATI KAVGASI BUNDAN SONRAKİ YÜZYILLARDA DA DEVAM EDECEKTİR”

Dünyanın ekonomik ve siyasi merkezinin hızla Doğu’ya kaydığını belirten Soylu,
“Dünyada bir Doğu Batı kavgası, Doğu Batı mücadelesi hep olmuştur, bundan sonraki yüzyıllarda da ekonomik olarak, siyasi olarak, askeri olarak ve soft power, yumuşak güç olarak devam edecektir” dedi. 

“İSLAMİFOBİA ÖNCELİKLE TÜRKİYE’Yİ HEDEF ALIYOR”

İslamafobianın “Ekonomik vesayeti aşan Türkiye’” yi öncelikli olarak hedef aldığını belirten Soylu, “Türkiye ekonomik vesayeti kırmıştır. O zinciri altüst etmiş ve toprağın altına gömmüştür. Ve darbeler… Dikkat edin, 1960 darbesinden kalan o fotoğraf, Rahmetli Menderes’in o fotoğrafı neyi ifade ediyor? Bir şeyi ifade ediyor: ‘Haddinizi aştığınız zaman haddinizi böyle bildiririz!..’ Bugün Türkiye ‘askeri vesayeti’ de kırmıştır. 1980 darbesi, 28 Şubat darbesi, 27 Nisan e-bildirisi… Askeri vesayet bu dönemde ortadan kaldırılmıştır. Recep Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı olması demek, sadece bir kişinin Cumhurbaşkanı olması değildir. Bu milletin özlemlerinin, bu milletin hayallerinin, bu milletin değerlerinin, bu milletin beklentilerinin ve bu milletin gelecek perspektifinin Cumhurbaşkanı olması demektir. Yıllardır bu ülkeyi istila, irtica, bölünme kaygılarını yaygınlaştırarak yönetmeye çalıştılar; Çözüm Süreci ile atılan adım çok önemlidir. Türkiye’nin çözüm süreci sadece Türkiye’nin barışı değildir, Balkanlar’ın, Ortadoğu’nun, Kafkasya’nın barışıdır. Bir taraftan terör, bir taraftan ona harcanan milyarlarca dolar, bir taraftan insanların özgürlüklerinin kısıtlanmasından dolayı onların ekonomiye, onların siyasi hayata, onların kültüre, onların sanata, katkılarını yok ettiler. Şimdi, bu vesayet de sona ermektedir.” dedi.

PARALEL YAPI VESAYETİ

Soylu, “Paralel Yapı”ya ilişkin tespit ve değerlendirmelerini ise şu ifadelerle dile getirdi: “Bir başka vesayet de paralel yapı vesayetidir. Paralel yapı ile mücadeleyi sadece paralel yapı ile mücadele olarak görmeyin. Dün Kontrgerilla ne ise, dün Gladio ne ise… Dün 1960 darbesini gerçekleştiren çete hangi amacı taşımışsa, 1980 darbesinde ‘İnsanlar birbirlerini biraz daha öldürsünler de şartlar darbe için olgunlaşsın’ diyen zihniyet hangi amacı taşıyorsa, bilin ki paralel yapı da aynı amacı taşıyor. Bu ülkenin insanını tarumar etmeye yönlendirilmiş, vesayetçi anlayışın tâ kendisidir paralel yapı. Devletin içine yerleşmiş, çöreklenmiş bir vesayettir. Kim olursa olsun, bu milletin iradesine ipotek koymaya çalışan bütün anlayışlar vesayetçi anlayışın temsilcidir. Bu vesayetçi yapıların ortaya konulduğu ve tasfiye edildiği bir süreci yaşıyoruz.”