AKİT MENÜ

Gündem

Cuntacılar hesap veriyor

Milyonlarca masum insanın hayatını karartan 28 Şubat darbesinin apoletli sanıkları dün ilk defa yargı önüne çıktı.

2013-09-02 21:43:52
EROL METİN/ANKARA
Masum insanların hayatının karartıldığı 28 Şubat darbesine ilişkin, 37’si tutuklu 103 sanığın yargılandığı dava, dün Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmeye başlandı. Duruşma öncesi polis geniş güvenlik önlemi alırken, adliye önünde toplanan Türkiye Emekli Subaylar Derneği (TESUD) üyeleri ile İşçi Partisi mensupları darbecilere sahip çıktı. İP’liler, sanıklar lehine “Mustafa Kemal’in askerleriyiz”, “Atatürk’ün ordusu” şeklinde sloganlar attı. Sağlık raporu alan davanın bir numaralı sanığı Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İsmail Hakkı Karadayı’nın katılmadığı ilk duruşmada, emekli generaller Çevik Bir, Çetin Doğan, Erol Özkasnak, Ahmet Çörekçi, Hikmet Köksal, Teoman Koman, Fevzi Türkeri, Erdal Ceylanoğlu, Aslan Güner, eski MGK Genel Sekreteri İlhan Kılıç, MHP Milletvekili emekli Korg. Engin Alan ve eski YÖK Başkanı Kemal Gürüz gibi isimler hazır bulundu. Duruşma salonunda ayrıca müşteki ve avukatları, sanık avukatları ve yakınları ile çok sayıda gazeteci yer aldı.
ÇEVİK BİR AYAĞA KALKIP “BURADAYIM” DEDİ
Refah-Yol hükümetini devirmekle suçlanan sanıkların kimlik tespiti esnasında ilginç anlar yaşandı. Mahkeme Başkanı Tayyar Köksal’ın “Çevik Bir burada mı?” dediği dönemin bir numaralı aktörü Org. Bir, hemen ayağa kalkıp elini kaldırarak “Burada” cevabını verdi. Diğer sanıklar ise oturdukları yerden doğrulup ellerini kaldırarak, mahkeme başkanına salonda hazır bulunduklarını bildirdi. Kimlik tespiti işlemi devam ederken söz alan sanık emekli Tuğg. Kenan Deniz’in avukatı Mustafa Bir, soruşturma sürerken tutuklama kararı veren bir hakimin heyette olduğunu öne sürdü. Bir, bunun CMK’nın 123. Maddesine aykırı olduğunu belirtti.
CHP’Lİ VEKİLLER
28 ŞUBAT’ÇILARA DA SAHİP ÇIKTI
Ses sistemindeki teknik aksaklığın giderilmesine yönelik çalışmalar sürerken, CHP’li vekiller Mahmut Tanal ile Kamer Genç’in, sanık yakınlarının alkışları eşliğinde salona giriş yaptıkları görüldü. Tanal ve Genç, selamlaştıkları emekli Org. Çetin Doğan’la bir süre sohbet etti. Sanık Kenan Deniz’in avukatı Mustafa Bir’in yanına giden CHP’li Mahmut Tanal’ın uzun uzun not tutması gözlerden kaçmadı. Teknik aksaklığı fırsat bilen Doğan ve davanın tek sivil sanığı Kemal Gürüz, ayakta dolanarak diğer sanıklarla tek tek sohbet etti. Sanık ve avukatlarının ciddiyetten uzak tavrı da dikkat çeken bir başka ayrıntı oldu. Sanık ve avukatları duruşmada birbirlerine bisküvi ikram edip yediler. Cezaevinde intihar girişiminde bulunan eski YÖK Başkanı Kemal Gürüz’ün de kilo aldığı gözlendi.
TUTANAKLARIN AÇIKLANMASI
MÜMKÜN DEĞİLMİŞ
Kimlik tespitinin ardından Mahkeme Başkanı Tayyar Köksal, kurumlardan gelen evrakları okudu. MGK Hukuk Müşavirliği’nin darbe sürecine adını veren 28 Şubat 1997 tarihli MGK toplantısı tutanaklarına ilişkin gönderdiği cevabi yazıda, “Tutanakların açıklanmasının mümkün olmadığı” belirtildi. 54. Hükümetin istifa dilekçesi de mahkemeye ulaştı. Kimlik tespiti sırasında Çevik Bir, “Evim, yazlığım ve arabam var. Arabam 10 yaşında” dedi.
UMUT KAPILARI ASKERİ YARGI!
Duruşmada mahkeme başkanı ile sanık avukatları arasında usul tartışması yaşandı. Sanık avukatları, müvekkillerine yöneltilen suçlamaların ‘görev suçu’ kapsamına girdiğini, bu yüzden yargılamanın askeri mahkemede yapılması gerektiğini ileri sürdü. Sanık avukatları, “savcının görevi kötüye kullandığını, kendi başına soruşturmaya başlayarak davayı bugüne getirdiğini, ceza şartı yokluğu nedeniyle davanın düşmesi gerektiği” görüşünü dile getirdiler. Çetin Doğan’ın avukatlığını yapan Celal Ülgen, sanıkların askeri mahkemede yargılanması gerektiğini ifade ederek, “Sanıkların üzerindeki üniformayı çıkardığınızda ortada suç kalmayacaktır. Asker kişilere sivil yargılama yolunun açılması bu davanın sanıkları için geçerli olamayacağından özellikle yargı yolu itirazımızı mahkemenin dikkatine sunuyoruz” dedi.
TESCİLLİ DARBECİ DOĞAN’DAN BİLDİK TAKTİK
Balyoz davasından ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alan Çetin Doğan da ayağa kalkarak, bildik taktiklerle savunma yaptı. Delillerin hukuki olmadığını öne süren Doğan, “Yeni delil dedikleri hepsi fotokopiden ibarettir. Eğer aslı yetkili kişi tarafından onaylanmamışsa o belge geçersizdir” ifadelerini kullandı. Doğan, savcıya ‘ileride hesap vereceği’ konusunda tehditler savurmayı da ihmal etmedi. Başkan Tayyar Köksal, izinsiz konuşan Doğan’a tepki göstererek, “Bu söyledikleriniz savunmaya giriyor” değerlendirmesini yaptı. “Söyleyeceklerim çok önemli” diyerek söz alan bir diğer sanık emekli Tuğgeneral Abdullah Kılıçarslan ise, 1997 yılında eski bakan Hasan Celal Güzel’i yargılayan Devlet Güvenlik Mahkemesi’nin, BÇG’nin legal bir yapılanma olduğunu ve başka bir davaya konu olamayacağını belirttiğini savunarak, davanın düşmesini istedi.
“KARADAYI AYM’DE YARGILANMALI”
Davanın bir numaralı sanığı olan dönemin Genelkurmay Başkanı Org. İsmail Hakkı Karadayı’nın avukatı Erol Aras, müvekkilinin ancak Anayasa Mahkemesi’nde yargılanabileceğini iddia ederek, “Müvekkilim suçlandığı dönemde genelkurmay başkanıydı. 2010’da yapılan değişikliğin ardından Anayasa Mahkemesi’nde yargılanması gereken müvekkilim huzurunuza getirilmiştir. Mahkeme kararsızlık kararı vermeli” diye konuştu. Mahkeme Başkanı Tayyar Köksal da herkese söz hakkı verileceğini belirterek, “Herkesin taleplerini dinleyeceğiz. Eksik veya yanlış varsa bunu düzelteceğiz. Yoksa tartışmayla bir yere varamayız” dedi.
REDDİ HAKİM TALEBİNE RET
Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi, 28 Şubat davasında mahkeme heyeti üyelerinden Hakan Oruç’a ilişkin “reddi hakim” talebini de reddetti.
CHP YİNE GERGİNLİK PEŞİNDEYDİ
Öte yandan; CHP Milletvekilleri Kamer Genç ve Mahmut Tanal, bir grup avukatla yeni adli yılın açılışını protesto ederek, törenin yapıldığı otelin önüne üzerinde “Ölen adaletin adıdır Didem Yaylalı” yazılı siyah çelenk bıraktı.
CHP Milletvekili Mahmut Tanal intihar eden Alevi Didem Yaylalı’nın hakimlik mesleğine kabul edilmemesi kararının siyasi olduğunu ileri sürdü.
“DEMİREL DİNLENSİN”
Mahkemeye dilekçe veren 28 Şubat darbesi mağdurlarının avukatları, dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in tanık olarak dinlenmesini talep etti. Müşteki avukatları ayrıca ABD makamlarına dilekçe yazılarak 28 Şubat sürecinde Washington Enstitüsü ve Maykoski‘nin faaliyetleri hakkında bilgi talep edilmesini istedi.
SAVCI: DGM BAŞSAVCILIĞI
GÜZEL’İN ŞİKAYETİNİ ÖRTBAS ETTİ
Sanık avukatların suçlamalarına cevap veren Cumhuriyet Savcısı Kemal Çetin, sanıkların görevleri sebebiyle değil seçilmiş hükümeti devirme suçundan yargılandığını vurguladı. Çetin, bunun CMK’nın ilgili maddelerince düzenlendiğini kaydetti. Soruşturmanın sadece müşteki Hasan Celal Güzel’in dilekçesi üzerinden yürümediğinin altını çizen Çetin, “Davanın sadece müşteki Hasan Celal Güzel üzerinden tartışma konusu olması doğru değil. Güzel’in Ankara DGM Başsavcılığı’na verdiği dilekçede belirttiği hususlar araştırılarak bir karar verilmesi gerekirken usule uygun bir araştırma ve soruşturma yapılmadan takipsizlik kararı verilmiş olması gözetildiğinde o tarihte CMK’ya uygun bir soruşturma yapılmadığı anlaşıldığından gelinen noktada İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi’nin verdiği karar yerindedir” dedi. Savcı Çetin sanıkların itirazlarının reddedilerek yargılamaya devam edilmesini talep etti.
Yorumlara Git

Galatasaray'dan kötü haber! İki yıldız derbide yok

Türkiye'de hemen hemen her markette satılan marka iflas etti! Kanserojen madde iddiası sonunu getirdi

Jose Mourinho Galatasaray derbisi öncesi bir ilki gerçekleştirdi! Hiç bir takımda böyle bir şey yapmamıştı

Türkiye'den dünyayı ayağa kaldıracak altın operasyonu! İki ülke daha tetikte

Ekrem ve Mansur'dan çile çektirmede rekabet! Burası miting alanı değil metro istasyonu