Kültür - Sanat
Evlerimizin mahremiyet nişanesiydi cumbalar
Cumbalı ev Osmanlı coğrafyasının karakteristik bir özelliğiydi...
Bağdat, Basra'dan Mekke, Medine'ye, Mardin'den Erzurum'a, Bursa, İstanbul'dan Üsküp Saraybosna'ya kimi taş, kimi ahşap birkaç katlı evlerimizde mutlaka "cumba" olurdu. O cumbalarda da kafesler. Tül bilinmez, ama evin hanımları cumbada oturur, ahşap kafes ardından, sokaktan geleni geçeni görür, komşusuyla kahvesini içerdi.
O tarihlerde bütün evler cumbalı olarak tasarlanıp yapılırdı. İstanbul'da hem taş hem de ahşap nice sayısız örnek vardır. Hele bir zamanlar Boğaz'a lebiderya (sıfır) ahşap yalılardaki nakış nakış cumbaları ile birer sanat eseri gibiydi.
Cumba evlerin üst katlarında dışa doğru çıkıntılı bir bölümdür. Bu bölümün altında cumbanın yükünü taşıyan destek kirişler olurdu. Şimdi cumbalı evler restore edildikçe güzellikleri anlaşılıyor.