Adem Eyüpoğlu  İstanbul

Birçok kişinin İstanbul gibi bir metropolde kaybolduğu bu günlerde Karadenizli sanatçı İsmail Başkan, kültürünü yaşatmayı başarmış. İstanbul'da yöreye özgü kültürel faaliyetler yürüten Başkan, hem damak tadınıza hem de gönül dünyanıza hitap edecek bir proje geliştirdi. Karadeniz usulü yemekleri kemençe eşliğinde pişiren İsmail Başkan'la Akit okurları için özel bir röportaj gerçekleştirdik.

İsmail Başkan öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?

Trabzon Tonya 1975 doğumluyum. İstanbul'a 2005 yılında geldim. İstanbul'da profesyonel olarak müzik yaptım. Televizyon programları yaptım. Yaklaşık 15 yıl gibi bir müzik geçmişine sahibim. Şu an ise eşimle birlikte hem müzik hem de yemek üzerine Karadeniz Kafe'yi açtık. Müşterilerimize Karadeniz usulü yemekler servis ederken, isteğe bağlı olarak kemençeyle Karadeniz müzikleri seslendiriyorum.

İsmail bey, televizyon dünyasında ne gibi programlar icra ettiniz?

Halk sanatçısı Zeynep Başkan kız kardeşim olur. Onunla birlikte TRT'de 10 yıla yakın program yaptık. Bu süre zarfında birçok sanatçı dostumuzu konuk ettik.

Peki yöresel yemeklerle kemençeyi buluşturma fikri nasıl ortaya çıktı?

Bu fikir eşimden çıktı. Mekanı bulma, mönü ve diğer bütün işlemleri eşim yürüttü. Mekanı açtıktan sonra dostlarımızla fasıl geceleri düzenlemeye başlayınca hem yemek hem kemençe bir araya gelmiş oldu. Bütün yemeklerimizi kemençe çalarak pişiriyoruz. Çoğunlukla hamsi yemeğe gelenler oluyor ama Karadeniz usulü kuymak, karalahana çorbası, Karadeniz usulü turşu kavurması, yemeden de mekandan ayrılmıyorlar.

Mekanınızı tercih eden kişiler sizden hangi besteleri dinlemek istiyor?

Misafirimiz benden ne istiyorsa çalıyorum. Süreyya Davulcuoğlu, Kamil Sönmez, Volkan Konak, Neşet Ertaş ustalarımızın eserleri daha çok talep ediliyor. Yemek ve müziği buluşturduğumuz bu yerde gönülleri, toplumları da buluşturuyoruz. Bu konuda çok güzel dönüşler alıyoruz. Biz kemençeyle icra ettiğimiz müzik faaliyeti tamamen hobi amaçlı. Maksat gönüller bir olsun.