Yüksek protein oranı ve et değerinin yanı sıra, düşük yağ ve kolesterol içeriğiyle balıktan sonra sıklıkla tercih edilen bir deniz türü olan midyenin, pişirilme ve satışa sunulma şekli üzerine Sinop’ta bir çalışma yapıldı. 

Sinop Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi İşleme Teknolojisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Demet Kocatepe öncülüğünde Prof. Dr. Yalçın Kaya, Arş. Gör. İrfan Keskin ile  birlikte yürütülen çalışmada, midye tavalar kalite ve güvenlik yönünden insan sağlığı açısından güvenli bulundu.  

Çalışmada şu sonuçlar dikkat çekti:

"Çalışmanın ilk aşamasında midye tava satışı yapılan restoranlardaki kızartma yağlarının kullanıma uygun olup olmadığının tespiti amacıyla serbest yağ asidi ölçümleri yapılmış ve üreticilerimizin bu konuya dikkat ettikleri, acılaşmış yağları kullanmadıkları belirlenmiştir."

"Midye tavanın kızartmada kullanılan yağ çeşidinin ürünün besin bileşimini değiştirdiği, özellikle hali hazırda sahilde satışı yapılan midye tavaları kızartmada kullanılan sıvı ayçiçek yağı nedeniyle; son ürünün yağ çekmesine neden olduğu gözlenmiştir. Laboratuvar çalışmalarında endüstriyel kızartmalık yağ kullanılmış olup midyeler kaplanarak derin yağda kızartılmış ve tüketime hazır ürünün ayçiçek yağına kıyasla daha az yağ emdiği tespit edilmiştir."

"Ayrıca proje kapsamında midye tavaların özellikle kızartılmış ürünlerde (patates cips, bisküvi, kraker vb.) oluşan ve kanserojen bir madde olan akrilamid içeriği de incelenmiş, hali hazırda ilimizde tüketime sunulan midye tavalarda akrilamid içeriği 10 µg/kg olan sınır değerin altında tespit edilmiştir."

"Midye tavaların gıda güvenliğini ölçmek amacıyla yapılan mikrobiyolojik analiz sonuçları, restorandan alınan midye tava örneğinin bakteri yükünün kabul edilebilir sınır değerleri aşmadığını göstermektedir."