MUHAMMET KUTLU / MEHMET BAHAR / ANKARA - Ekonomistler dolardaki yükselişin sebeplerini tartışıyor. Yüksek faiz politikasından yana olan ekonomistler, yükselişi “iç politikadaki gelişmelere” ve “Merkez Bankası’na müdahale iddialarına” bağlarken, “üretim”den yana olan ekonomistler ise avro/dolar paritesindeki gelişmeleri öne çıkartarak, “Kamu maliyemiz iyi durumda. Bu alanda pekçok AB ülkesinden çok daha rahatız. Cari açık düşüyor, bütçe disiplini sağlam. Faiz lobisi ve uzantıları, hem faiz ve kur vurgunu yapmak hem de 7 Haziran seçim sonuçlarını etkilemek için toplu alımlar yaparak ‘kriz algısı’ oluşturma çabasında” görüşünü dile getiriyor.

AK Parti ekonomi kurmaylarından Ankara Milletvekili Bülent Gedikli “dolardaki yükselişi” değerlendirirken, “Türkiye’de her zaman oynadıkları oyunu oynamaya çalışıyorlar. Faiz lobisinin belli mekanizmalarını göremiyoruz zannediyorlar. Beyinlerini IMF’ye kiralamış eski hükümetler yok artık” dedi.

SANA NE SİSTEMDEN?

Şer güçlerin tüm güçleriyle faizin tırmanması için çalıştıklarını belirten Gedikli, “Reyting kuruluşlarına algı bozmayı hedefleyen açıklamalar yaptırıyorlar. Bunlar oyun değil de nedir? Türkiye’nin ekonomik yapısı bu tarz operasyonlara, kriz algılarına dayanıklıdır. Son olarak Fitch’den yapılan bir açıklamada, (Türkiye’deki politik risk ve endişelerin kaynağı, başkanlığa ya da ona yakın bir sisteme geçiş riskidir) denildi. Sözün bittiği yer burası. Adamların derdinin ne olduğu belli. Sana mı kalmış Türkiye’nin yönetim sisteminin ne olacağı! Türkiye demokratik ortamda tartışır, serbest iradesiyle yolunu bulur. Bunu bile risk gibi gösteriyorlar. Bunu yapanlar da batılı bazı lobiler, reyting kuruluşları, batılı bazı medya organları ve içerideki taşeronları” dedi.

MANİPÜLASYON TUZAĞI 

Merkez Bankası para politikası vizyonunun değişmesi gerektiğine vurgu yapan Bülent Gedikli, “Dünyada (Sadece fiyat istikrarına ve enflasyona bakarım) anlayışı kalmadı. ABD Merkez Bankası, AB Merkez Bankası artık enflasyon değil, deflasyonu düşünerek para basıyorlar. Reel sektörü geliştirecek araçlar kullanıyorlar. Dünyadaki merkez bankaları artık devlet tahvili alıyor. Bizim Merkez Bankası  hâlâ demode usulleri sürdürmekte ısrar ediyor” diye konuştu.  

Ekonomi Profesörü Erdal Tanas Karagöl de,  “Vatandaşlarımız bu manipülasyon tuzağına düşmemeli” uyarısında bulundu. Prof. Dr. Karagöl,  “Küresel olarak doların artış trendi söz konusu. Dolar başta avro olmak üzere diğer para birimleri karşısında bir süredir yükselişte. Bunun nedeni de ABD’nin faiz artıracağı beklentisi. Beklenti sürdükçe artış trendi devam edecek. Bu yükseliş sadece Türkiye’de oluyor gibi bir algı oluşturulmaya çalışılıyor. Türkiye’de doların fiyatının keskin artış trendine girmesinin sebebi ise içeriden ve dışarıdan bazı oyuncuların manipülasyon amaçlı alımlar.  İş göstergeleri, makroekonomik göstergeler, borç miktarı, yapılması gereken ödemeler açısından hiç bir sıkıntı yok. Doların keskin değer artışına sebep olacak hiçbir gerekçe yok. Bazı çevreler insanları dolara yönlendirmeye çalışıyor” dedi.

 SEÇİM ÖNCESİ ZİHİN KARIŞTIRIYORLAR

Seçime az bir zaman kala zihinlerde seçim sonuçlarını etkilemeyi hedefleyen karışıklıkların oluşturmak istendiğini belirten Prof. Dr. Karagöl, “Bunlara dikkat etmek gerekir. Doların çok fazla yükseleceği, ekonomik kriz meydana geleceğini iddia edenlerin sözlerine itibar edilmesin. Halkımızın bu spekülasyonlara dikkat etmesi lazım. Çünkü bunlara aldanarak pek çok vatandaşımız dolar alacak. Büyük fonlarla dolar üzerinde spekülasyon yapanlar bir süre sonra karlarını alıp piyasadan çıkacak. Olan onların peşine takılarak dolara yatırım yapan vatandaşlarımıza olacak” uyarısını yaptı.