Taha Emre Özdemir  Ankara 

Nihat Yörük 2009 yılında bir evlilik yaptı. Evliliği 2010 yılında sona erdi. Biten evliliklerinden bir kız çocukları dünyaya geldi. Mahkeme velayet hakkını anneye verdi. Haftada bir gün kızını görebilen baba, bir süre sonra engellenmeye başladı. Öz kızına tacizde bulunduğu iddiasıyla suçlandı. Mahkeme bu davada Nihat Yörük’ün savunmasını haklı bularak beraat kararı verdi. Ancak baba Yörük, yaşadıklarından dolayı şu anda yasal bir engel olmamasına rağmen kızı ile görüşemiyor.

-Eşinizden resmi olarak ne zaman boşandınız?

2009 yılında evlendim. 2010 yılının sonuna doğru ayrıldık. 2010 yılı doğumlu bir de kızımız var. Şu anda 8 yaşında.

-Mahkeme çocuğun velayet hakkını kime verdi?

15 günde bir, Cumartesi sabah alıp Pazar 17:00'da annesine teslim etmem gerektiği yönünde velayeti eşime verdiler. Ancak biz annesi ile aramızda anlaştık. Dört gün ben de üç gün de onda kalıyordu. Çünkü annesi yoğun çalışıyordu. Çocuğumun bakımı noktasında kaynanam ile birlikte bana böyle bir teklifte bulunmuşlardı. Ben de kabul ettim.

-Eşiniz çocuğunuz ile görüşmenizi ilk olarak ne zaman engelledi?

Eşim çocuğum için aylık bin lira nafaka istedi. Mahkeme aylık iki yüz lira nafaka ödemem gerektiği şeklinde karar verdi. Bu karardan sonra çocuğumu benden kaçırmaya ve sürekli adres değiştirmeye başladı. Çocuğumu benden kaçırınca icra yoluna gittim.

-Kendi çocuğunuza 'Çocuk haczi' uyguladığınız için rahatsızlık duymadınız mı?

Duymaz olur muyum? Çocuk haczi bir insanlık ayıbı ama mecbur kaldım. Annesi beni buna mecbur etti.

-Çocuğunuzu en son ne zaman gördünüz?

3 Temmuz 2016 Pazar günü saat 17:00'de annesine teslim ettim. Zaten o hafta hakkımda taciz iddiası ile suç duyurusunda bulunduklarından uzaklaştırma cezası aldım.

-Davanın detaylarını paylaşır mısınız? Ne zaman açıldı? Sonuçlandı mı?

Çocuğuma tacizde bulunduğumu iddia ettiler. Çocuğum henüz 4 yaşındayken ona öğretilen ifadeleri verdi. Hakkımdaki ilk suç duyurusundan sonra mahkeme bana altı ay uzaklaştırma cezası verdi. Dava o günlerde sonuçlanamadığı için bir kez daha altı ay uzaklaştırma cezası aldım. Sonra o davadan beraat edince uzaklaştırma kararı da kalktı.

-Peki şu anda çocuğunuz ile görüşmenizde yasal bir engel var mı?

Hayır yok ama korkuyorum. Kızım henüz çok küçük. Annesinin aynı şekilde ona bir şeyler öğreteceğini düşüyorum. Bu sebeple de yaklaşamıyorum.

-Yaşanan bu davayı ve yasal süreci bir kenara bıraktığımızda, bundan böyle kızınızla sağlıklı bir ilişkinizin olacağını düşünüyor musunuz?

Evet inanıyorum. Yalnız biraz zamana ihtiyacım var. Ona nasıl yaklaşmam gerektiği konusunda eğitim alıyorum. Herşeyden önemlisi kızımın da tedavi olması lazım. Biraz da büyümesi gerekiyor. Tüm şartlar oluşunca onunla yeniden baba kız ilişkisini kurabileceğimizi düşünüyorum.

-Röportajımız aracılığı ile son olarak yetkililere nasıl seslenmek istersiniz?

Bir kadın hakkınızda beni taciz ediyor diye suç duyurusunda bulunsa kendinizi ispatlayıncaya kadar problem yaşıyorsunuz. Aile Bakanlığı'nın "Bizim için kadının beyanı esastır sözü" çok yanlış. Ben de bu sözün mağduruyum. Boşandığım eşimin iftirası yani esas olan beyanı yüzünden iki yıldır mahkemelerde sürünüyorum. Kızımı kaybettim. Yasaların mutlaka yeniden düzenlenmesi gerekir.