YİĞİT DOĞANER - Son olarak Kadıköy Barlar Sokağı’ndaki kalp krizli ölüm olayını polis şiddeti olarak göstermek için sistematik yalana başvuran çevreler içinde yuvalanan Marksist Leninist provokatörler, Lenin’in yaklaşımını bugüne taşıyor. Kanlı Ekim Devrimi’nin lideri Vilademir Lenin’in “İnanılacağına kanaat getirdikçe durmadan yalan söyleyin, duvara çamur atın. Atılan çamur tutmasa bile duvarda iz bırakır” sözünün sözkonusu olaylarda bir strateji haline getirildiğini ortaya koydu. Komünizmin başarıya ulaşması için “burjuva ahlakı” olarak nitelendirdiği genel geçer ahlak kurallarına uyulmaması gerektiği görüşünü, “Sınıflar kavgasında ahlak kaidelerine bakılmaz. Ahlak, zafer için çalışmaktır” sözleriyle savunan Lenin, bu yaklaşımını bir başka konuşmasında da, “Birinci vasıta yalan söylemek, aldatmaktır. Ne kadar büyük yalan söylerseniz, o kadar muvaffak olmuş sayılırsınız” ifadesini kullandı. 
KAOS VE ŞİDDET AKLI DA LENİN’DEN 
Haziran ayından bu yana yaşanan olaylarda başlangıçta küçük bir topluluğun gösterisi olarak ortaya çıkan olayların, kısa bir sürede geniş katılımlı ve şiddet içerikli olaylara dönüşmesi de yine gruplardaki “Lenin tarzı” yaklaşımdan kaynaklanıyor. Toplam 7 yıl süren iktidarı döneminde milyonlarca kişinin hayatını kaybettiği Lenin, sistemli şekilde yalan söyleme gibi kaos çıkartmayı da bir yönetim biçimi olarak benimsedi. Daha Ekim Devrimi gerçekleşmeden önce yazdığı yazılar ve yaptığı konuşmalarda, “Bana profesyonel bir ihtilalci teşkilât verin, Rusya’nın altını üstüne getireyim” diyordu. Lenin, toplumsal olaylarda şiddeti kutsayan bir yaklaşım sergileyerek, “Tarihte şiddet yöntemi dışında halledilebilmiş bir tek toplumsal olay yoktur” diyor.