Siyaset
HDP gün geçtikce eriyor!
Şanlıurfa sokaklarında, camilerinde, kıraathanelerinde sohbet ettiğimiz vatandaşlar, “Sizce HDP barajı aşabilir mi?” sorusuna genellikle “Demirtaş’ın Kâbe, Kudüs, Hadis gibi Müslüman Kürt halkının ruhuna sinmiş değerlere saldırmakla barajı aşma şansını tamamen kaybettiğini” vurgulayarak cevap verdiler. Bazı vatandaşlar da tepkilerini “Gitsinler çok sevdikleri gaylerden, lezbiyenlerden oy istesinler” diyerek dile getirdi.
SERDAR ARSEVEN / MEHMET AYTEKİN / ŞANLIURFA - Şanlıurfa sokaklarında, camilerinde, kıraathanelerinde vatandaşlarla sohbet ederken, Gezici çevrelerin bir süredir barajı aşması için yoğun gayret gösterdiği HDP’nin gün geçtikçe eridiğini, kahir ekseriyeti dindar olan Kürtlerin, HDP’nin mukaddesat karşıtlığına ve “sapkınlarla” el ele hareket etmesine tepkisini her geçen gün artırdığını gördük.
HDP BARAJI AŞAMAZ ÇÜNKÜ!..
“Sizce HDP barajı aşabilir mi?” sorusunu yönelttiğimiz vatandaşlar genellikle “Demirtaş’ın Kâbe, Kudüs, Hadis gibi Müslüman Kürt halkının ruhuna sinmiş değerlere saldırmakla barajı aşma şansını tamamen kaybettiğini” vurguluyorlar. Selahattin Demirtaş ile Aydın Doğan arasındaki işbirliği de, HDP’nin Güneydoğu’daki oylarını hızla düşüren bir faktör olarak dile getiriliyor.
HDP HÜRRİYET’İN PARTİSİ OLDU!
Şanlıurfa’da görüştüğümüz Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Şanlıurfa Milletvekili Adayı Nurettin Nebati de bu gerçeğe şu sözleriyle vurgu yapıyor: “Birtakım çevreler, HDP’yi pompalayarak bir yere taşımak istediler ama HDP gerçek yüzünü göstermekte gecikmedi. HDP bugün, Doğan Medyası’nın partisidir!.. Hürriyet gazetesinin partisidir!.. Kürtlerin, en ırkçı, en İttihatçı, en jakoben, en değer karşıtı, en darbeci, en 28 Şubatçı gazete olarak gördüğü Hürriyet ile HDP el ele. İttihatçı, ulusalcı, tek tipçi, vesayetçi, baskıcı grup ile HDP el ele. ‘En iyi Kürt ölü Kürttür’ görüşünün medyadaki temsilcileri ile HDP el ele. Kürtler, birçok zulümden geçti ve bu zulümlerde Doğan medyasının büyük katkısı vardır. Attığı manşetlerle, sürekli olarak darbecilere destek vermiş, Kürt ve Türk dindarın, din ve vicdan hürriyeti alanının alabildiğine daraltılması için elinden geleni yapmıştır. Hürriyet gazetesi statükocudur, HDP de statükocudur. Hürriyet’in 28 Şubat ve diğer kritik süreçlerde ortaya koyduğu, bugünlerde de Mursi hakkındaki idam kararının ardından Sayın Erdoğan’a yönelik ‘tehditkâr’ tavrıyla ortaya koyduğu dünya görüşü, tam da HDP’nin dünya görüşüne oturmaktadır. Bunun böyle olduğunu, bölge insanı her geçen gün daha net bir şekilde görmektedir.”
HDP NEREYE GİDEBİLİR?
Nebati şöyle devam etti:
“Bir yandan paralel yapı, bir yandan Doğan grubu ile işbirliği şu demektir: Ben halkı, milleti temsil iddiasından tamamen vazgeçtim, statükonun bir parçası oldum’ demektir. Vesayetçi ve statükocu bir yapıya girmenin doğal sonucu, bu milletin kıblesi ile ayrışmaktır. Hürriyet gazetesi ile el ele veren HDP statükonun emrindedir, bunun doğal sonucu olarak da. ‘Müslümanların kıblesi Kâbe’dir, benim kıblem başkadır, Taksim’dir’ demektedir, statükonun bir parçası olduğu için ‘Kudüs Yahudilerinden’ deme noktasındadır. Statükonun bir parçası olduğu için ‘Diyanet’i kapatacağım’ demektedir, din derslerine karşı çıkmaktadır. Statükocu nedir? Kendisini merkeze koyan ve kendisinden başka hiçbir anlayışa tahammül edemeyen anlayış… HDP Güneydoğu’dan alabileceği oyların tıkandığını görmüş ve farklı yerlere yönelmiştir. Değer karşıtı çevrelerden oy alabilmek için değerlerimize hakaret etmiştir. Lezbiyenlerle, gaylerle işbirliğine gitmiştir. Lezbiyen, gay vesaire gibi kelimeleri ağzına almaktan hicap duyan Güneydoğulu insanımız haklı olarak, “Bunlar beni mi temsil ediyor, onları mı?’ diyor. Bir yandan Kâbe, diğer yandan Kudüs, diğer yandan Din eğitimi, diğer yandan Hadis, Diyanet karşıtlığı yapacaksın diğer yandan da gay, lezbiyen savunucusu olacaksın. Barajı aşma ihtimalinin sıfır olduğunu görünce de, bir takım şiddet görüntülerinden medet umacaksın. Şiddetten medet umacaksın… Vesayetin medyadaki kalesi Hürriyet ile kol kola vereceksin, dindar Kürt’ün değerlerine her fırsatta cephe alan medya grubuyla el ele vereceksin, sonra da başta Kürtler olmak üzere, insanımızın sana destek vermesini bekleyeceksin.”
MAZHAR BAĞLI: HDP 28 ŞUBAT ZİHNİYETLİ BİR PARTİ!
AK Parti Şanlıurfa Milletvekili Adayı Prof.Dr. Mazhar Bağlı ile Şanlıurfa’da görüştük.
AK Parti Şanlıurfa Milletvekili Adayı Prof.Dr. Mazhar Bağlı da, Şanlıurfa’da vatandaşlarla sohbet ederken, “HDP statükocu bir partidir, tek tipçi bir partidir, değer karşıtı bir partidir. 28 Şubat zihniyetiyle HDP zihniyeti arasında fark yoktur, bunu da her vesileyle ortaya koymaktadır. Statükonun bir parçası olduklarını ortaya koydukça da oy oranları düşmektedir. HDP asla Kürtlerin temsilcisi değildir, Kürtlerin haklarının peşinde de değildir” diye konuştu.