Dünya
Eski günlerini arıyor
İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra Avrupa’daki en büyük toplu insan kıyımının yaşandığı bir gecede 8 binden fazla Müslüman’ın katledildiği Srebrenitsa, üzerinden geçen 20 yıla rağmen eski günlerine dönemedi.
İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra Avrupa’daki en büyük toplu insan kıyımının gerçekleştiği Srebrenitsa, soykırımın üzerinden geçen 20 yıla rağmen hala eski günlerine dönemedi.
Sırp askerlerinin 1995 yılı temmuz ayında gerçekleştirdiği soykırımda nüfusunun büyük bir bölümünü kaybeden, hayatta kalmayı başaranların ise ülkenin dört bir yanına savrulduğu şehirde bugün sessizlik hakim. Her yıl soykırımın yıl dönümünde binlerce insanın akın ettiği ancak ertesi gün yeniden “ölü şehir” kimliğine bürünen Srebrenitsa, mevcut nüfusunun yaş ortalaması göze alındığında adeta üstü açık bir huzurevini andırıyor.
“ÖLÜ” BİR ŞEHİR DEĞİL, “UNUTULMUŞ” BİR ŞEHİR
Savaştan önce 37 binden fazla nüfusu bulunan kentte, bugün sadece 7 bin civarında insan yaşıyor. Savaştan önce çarşısının cıvıl cıvıl olduğu Srebrenitsa’da, bugün sadece “kendi memleketlerinde ölmek için” geri dönen yaşlılar yaşıyor. Srebrenitsa Belediye Başkanı Çamil Durakoviç, yaptığı açıklamada, şehrin aslında “ölü” bir şehir değil, “unutulmuş” bir şehir olduğunu belirterek, “Burada hayat, 11 Temmuz 1995’den sonra da devam etti” dedi.
Savaş döneminde şehirden ayrılmak zorunda kalan Srebrenitsalıların, savaşın ardından geri dönmediğini anlatan Durakoviç, çalışan nüfusun soykırımda öldürülmesi nedeniyle savaşın ardından kentteki işsizliğin de arttığına dikkati çekti. Durakoviç, her şeye rağmen gelecek nesilleri en iyi şekilde yetiştirmek için çabaladıklarını vurgulayarak, savaş döneminde yaklaşık 6 bin evin yıkıldığı, büyük kayıpların verildiği Srebrenitsa’daki yıkılan evlerin tamamının onarılması için 500 yıla gerek olduğunu savundu.