MEHMET ÖZMEN / ANKARA - Merve Kavakçı’nın 16 yıl önce milletvekili seçilip başörtüsüyle Meclis’e girmesi siyasi krizle sonuçlanmıştı. Şimdi kardeşi Ravza Kavakçı Kan başörtüsüyle yarın TBMM Genel Kurulu’nda yemin edecek. Bundan 16 yıl önce mecliste yemin etmesi Bülent Ecevit ve militan vekilleri  tarafından engellenen başörtülü Milletvekili Merve Kavakçı nın başörtülü kardeşi Ravza Kavakçı Akit’e konuşarak  “İnanan insanlar için biz her zaman kazanırız, sabrederiz. Bu zaman hamd etme ve şükretme zamanıdır” dedi.

2 Mayıs 1999 tarihinde TBMM’de Merve Kavakçı’nın yemin etmek üzere kürsüye ant içmek için çıkması sırasında Bülent Ecevit’in  ‘Bu kadına haddini bildirin’ emri verdiğini hatırlatan AK Parti İstanbul Milletvekili Ravza Kavakçı, “Ecevit’in verdiği ‘Haddini bildirin’ emri birçok medya organları tarafından aşkla, şevkle yerine getirilmek için çalışılması, akabinde vefat eden Süleyman Demirel ‘Ajan, provokatör’ sözlerini sarfetmişti. Tabiî ki dönemin cumhurbaşkanı tarafından ‘Ajan, provokatör’ sözlerinin ardından buna dair hiçbir belge açıklanmamıştı. Başörtülü insanlar için ‘Suudi Arabistan’a gitsinler okusunlar.’ diye ötekileştirilmesi, bir çok kamu kurumunda hizmet almaları ve hizmet vermeleri noktasında çok çirkin hadiseler yaşandı maalesef” diye konuştu.

KEŞKE 2 MAYIS 1999 YAŞANMAMIŞ OLSAYDI

Türkiye’nin lüzumsuz olarak yıllarca başörtüsü üzerinden kavgalar yaşadığını belirten Ravza Kavakçı, “Bunlar tabi eski Türkiye’ye ait tablolar. Bundan sonra inşallah başörtülü, başı açık, Alevi – Sünni, Kürt – Türk gibi ayrımlar olmadan herkes mecliste temsil edilebilecek. O manada yarın yapılacak olan yemin töreni çok büyük bir adımdır. Hamd ediyorum, şükrediyorum. Ülkem adına ümitliyim ama 16 yıl gibi fuzuli tartışmalarla geçirdiğimiz vakit nedeniyle üzülüyorum. Neden bu kadar boşuna vakit kaybettik? Keşke 2 Mayıs 1999 yaşanmamış olsaydı” şeklinde konuştu.  

TARİHİ BİR GÜN

Türkiye’nin kendi değerleriyle çok uzun yıllar mücadele ettiğini belirten AK Parti Trabzon Milletvekili Ayşe Sula Köseoğlu, “Salı günü Meclis Genel Kurulu’nda başörtülü olarak yapacağımız yemin töreni Türkiye’nin mücadelesindeki bir dönüşümdür. Kendi değerleriyle ötekileştirmeden barışan bir ülke, bu ülkenin birlik ve beraberliği için beraberce adım atabilen ülke konumuna geldi artık Türkiye. Bu nedenle yarınki yemin törenini tarihi bir gün olarak değerlendiriyorum.” dedi.

DURUŞMAYA GİREMEDİ

AK Parti’den daha önce iki dönem aday adayı olan ve başörtülü olarak meclise girilememesi gerekçesiyle aday gösterilmeyen Ayşe Sula Köseoğlu, “22 yıllık avukatlık mesleğim boyunca başörtülü olduğum için 20 yıl duruşmalara alınmadım. Mecliste başörtülü olarak yemin etmenin önünde herhangi bir hukuki engel yoktu. Bugün de engel yok. Ancak insanların zihinlerindeki o algıyı kırmak uzunca bir süre gerektirdi. Zihinlerdeki o engel nedeniyle başörtülü bir vekilin olması mümkün olmadı. Bülent Ecevit’in tahkirle, nefretle “Haddini bildirin” ifadeleri hafızalarda canlılığını koruyor. Türkiye’de o zaman o kadar çok had bildirilecek şey varken mecliste böyle bir sözün Ecevit tarafından söylenmesi utanç vericiydi” açıklamasında bulundu.