Dünya
Kobani’de MOSSAD PYD-DAEŞ işbirliği
DAEŞ terör örgütünün Kobani’ye Türkiye’nin desteğiyle yaptığı iddia edilen saldırının, PYD-DAEŞ-MOSSAD şer üçgeni tarafından planlanarak uygulandığı ortaya çıktı. Akit’in Özgür Suriye Ordusu adına çalışan Türkmen istihbarat yetkilisi A.N’den aldığı istihbarat raporunun detayları, Kobani’deki saldırının bir danışıklı dövüşten ibaret olduğunu, Türkiye’yi bölgede köşeye sıkıştırmak isteyen güçlerin, masum sivillerin ölümüne göz yumduğunu ortaya koyuyor.
İSMAİL UĞUR / ANKARA - DAEŞ çetelerinin sözde Türkiye’nin desteğiyle Kobani’ye yaptıkları iddia edilen kanlı saldırının bizzat PYD-DAEŞ-MOSSAD tarafından planlandığı ve uygulandığı ortaya çıktı. Saldırıyla ilgili Bayır-Bucak Türkmen istihbarat birimlerine ulaşan Yeni Akit, danışıklı dövüşün perde arkasını araladı. Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) adına çalışan Türkmen istihbarat yetkilisi A.N., saldırıyla ilgili istihbarat raporunun detaylarını Yeni Akit’e anlattı.
KONTROL NOKTASINDAKİ ELEMANLAR MOSSAD AJANI
Özgür Suriye Ordusu adına çalışan Türkmen istihbarat elemanlarının geçtiği istihbarat bilgilerine göre; DAEŞ militanlarının bomba yüklü araçla giriş yaptıkları Halep Yolu geçiş kontrol noktasında sözde PYD komutanı olarak görev yapan 3 kişinin MOSSAD ajanı olduğu ifade edildi. Saldırıyı yapan DAEŞ grubunu koordine eden komutanın da MOSSAD adına çalıştığı belirtilen istihbarat raporunda, MOSSAD tarafından uygulamaya konulan saldırı planından PYD ve YPG’nin bazı üst düzey yöneticileriyle birlikte Türkiye’de faaliyet gösteren KCK’nın bazı yöneticilerinin de haberi olduğu aktarıldı.
ÖZELLİKLE TÜRKİYE SINIRINA YAKIN NOKTADAN GİRİLDİ
Saldırı için sabah saatlerinin seçilmesinin tesadüf olmadığı belirtilen raporda, ÖSO kıyafeti giyen silahlı grubun 14 araçlık konvoyla DAEŞ’in kontrolündeki Sirrin bölgesinden gelerek saat 04:00 sıralarında Berxbatan köyünde sivilleri katlettikleri, daha sonra ikiye ayrılan gruptan birinin saat 05:00 sıralarında Halep Yolu geçiş noktasından Kobani’ye girdiği, 3 araçtan oluşan diğer grubun da özellikle Türkiye sınırına yakın bir noktadan dolaşarak aşağı Batı noktasından giriş yaptığı aktarıldı. DAEŞ konvoyunun kontrol noktasından geçişine şahit olan bazı görgü tanıklarının öldürüldüğü belirtilen raporda, ağır makineli tüfekler taşıyan araçların, bomba yüklü araçlardan ayrılarak, Kobani’nin tepe mahallelerine yöneldiği bilgisine yer verildi.
PYD SİLAHLI DEAŞ KONVOYUNUN GİRİŞİNE GÖZ YUMDU
Kobani’ye giren silahlı DAEŞ militanlarının sayısının iddia edilenden çok daha fazla olduğu görgü şahitlerinin beyanlarına dayandırılan istihbarat raporunda, biksi, kanas, doçka ve havan topu yüklü araçların hiçbir engelle karşılaşmadan Kobani içlerine dağıldığı, bomba yüklü aracın da özellikle Mürşitpınar sınır kapısına yakın bir noktaya yöneldiği aktarıldı. Keskin nişancı DAEŞ militanlarının çok sayıda sivili öldürürken, PYD’ye bağlı silahlı güçlerin ortalarda gözükmediğine dikkat çekildi. Sivil katliamı belli bir sayıya ulaşıncaya kadar silahlı direnç göstermeyen PYD güçlerinin DAEŞ’ın katliam girişimine plan dahilinde göz yumduğuna işaret edildi.
AMAÇ TÜRKİYE’Yİ HAREKET EDEMEZ DURUMA GETİRMEK
Kobani saldırısının PYD-DAEŞ-MOSSAD ortak yapımı olduğuna dair güçlü verilerin bulunduğuna işaret edilen raporda, YPG’nin Serêkaniye ve Abdulaziz Dağlarına kadar olan bölgeyi kontrol ettiği halde Kobani’nin yanıbaşında DAEŞ’ın kontrolündeki Sirrin’in ele geçirilmesi konusunda hiçbir girişimde bulunmadığına dikkat çekiliyor. Raporda ayrıca, danışıklı dövüş niteliğindeki bu saldırıyla PYD’ye verilen ABD desteğinin devam ettirilmesi ve aynı zamanda Türkiye’nin DEAŞ’a destek verdiği yönündeki küresel algının pekiştirilmesinin amaçlandığı ifade ediliyor. Saldırının detayları henüz ortaya çıkarılmadan Türkiye aleyhine başlatılan eşzamanlı algı operasyonunun saldırının organize ve planlı olduğuna dair bulguları daha da güçlendirdiği belirtilen raporda, amacın Kuzey Suriye’de oluşturulmak istenen PYD/PKK koridoruna karşı Türkiye’yi hareket edemez duruma getirmek olduğuna vurgu yapılıyor.
PARALEL MEDYA SALDIRI PLÂNINI BİLİYOR MUYDU?
Kobani saldırısı sonrası paralel medyanın Fransızca ve İngilizce yayınlarında #TeroristTurkey etiketiyle Türkiye’ye karşı giriştiği karalama ve ihanet operasyonu, geçtiğimiz aylarda Zaman Gazetesi Genel Müdürü Ekrem Dumanlı’nın Diyarbakır’da HDP’li yöneticilerle yaptığı gizli toplantıya dikkatleri çekti. Bir süredir açıktan HDP’ye destek veren paralel yapı medyasının, İsrail menşeili danışıklı dövüş saldırısından haberdar olduğu ve küresel tezgahın medya ayağını yürüttüğü noktasındaki şüpheleri de artırdı.