yeniakit.com.tr 

Millete düşman darbeci ve vesayetçi darbeci zihniyetlerin, medyamıza uygulanan baskı ve kapatarak susturma hamlelerine rağmen kahraman Türk ordusuna hiç bir şekilde kin tutmayan Akit, TSK'nın içerisindeki "Amerika'nın çocukları"na ise amansız mücadele etti. TSK ve şerefli üniformaları kirleten darbeci generallere karşı 28 Şubat ve 15 Temmuz başta olmak üzere asla prim vermedi.

Akit'in bu kararlı ve boyun eğmeyen dik duruşuna karşılık büyük bir kine gark olan karanlık odaklar hemen hemen her gün medya grubumuzu hedef aldı. Hatta PKK terör örgütü'nün kalaşnikoflu saldırısına bile uğradı. Son olarak Akit, geçtiğimiz yıllarda PKK'nın bir uzantısı MLKP'nin silahlı saldırısına hedef oldu.

Ancak Akit, terör örgütleri ile vesayet odaklarının tehdit, hakaret ve saldırılarına prim vermeden kuyruklarına basmaya devam etti ve etmeyi de sürdürecek.

Son algı operasyonları TSK üzerinden oldu

Vatanı ve milleti için şehadet peşinde koşan Mehmetçiğin bulunduğu her operasyonu 'cihad' şuuruyla destekleyen Akit'i bu kez FETÖ'cü bir hesabın cımbızladığı bir video ile vurmaya kalkıştılar. Kemalist ve sol medyanın başını çektiği Odatv, FETÖ'cü hesabın servis ettiği cımbızlı video ile Akit'i bir kez daha hedef aldı. Odatv, gazetemiz Haber Müdürü Murat Alan'ı ve Akit'i adeta "TSK düşmanı" ilan ederek algı operasyonunda bulundu.

Deşifre ettiğimiz Odatv, hemen her gün çarpıtmaya çalıştığı haberlerimizle Akit'e kin kusmaya devam ediyor. Karanlık Odatv, son olarak Haber Müdürümüz Murat Alan'ın darbeci generaller için sarf ettiği sözlerini çarpıttı. 

Odatv'nin terör örgütlerine terör örgütü diyemiyor

30 yıldır binlerce Mehmetçiğimizi şehit eden PKK ve şehirlerde kanlı eylemler düzenleyen DHKP-C'nin savunuculuğunu yaparken FETÖ ile işbirliği yaptığını daha önce birçok kez gözler önüne serdiğimiz Odatv'nin kirli ilişkileri saymakla bitmiyor. 

İşte algı operasyonlarını ve kirli ilişkilerini deşifre eden Akit'e kin kusmaya çalışan Odatv'nin kabarık sicili: 

PKK/PYD ve DHKP-C'ye terör örgütü diyemiyor

Karanlık Odatv, PKK/PYD ve DHKP-C için "terör örgütü" tanımını kullanmıyor ve bu örgütlerin kanlı saldırılarını ise "terör faaliyeti" olarak görmüyor.  Üstelik Odatv'nin bünyesinde DHKP-C'nin canlı bomba saldırısına katıldığı gerekçesiyle hapis yatmış olan ve hala DHKP-C üyeliğinden yargılanan Sami Menteş gibi isimlerin yer alması da dikkat çekiyor.

Odatv’nin muhabiri DHKP-C militanı çıktı

Odatv sitesinde FETÖ malzemeleriyle Gazetemiz Akit'i hedef alan Sami Menteş’in terör örgütü DHKP-C üyesi olmak suçundan yargılandığı ve hapis yattığı ortaya çıktı. Kanlı örgütün polis karakoluna düzenlediği canlı bomba saldırılarında yer aldığı tespit edilen Menteş’in, DHKP-C’nin birçok yasadışı gösterisinde ön saflarda bulunduğu belirlendi.

Birçok kez Akit’i hedef alan Odatv muhabiri Sami Menteş’in sicili oldukça kabarık. Odatv’de yalan haberlere imza atan Sami Menteş, kanlı terör örgütü DHKP-C’nin gençlik yapılanmasında yer aldığı iddia edilen bir isim. Menteş’in İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen DHKP-C soruşturması kapsamında 21 Ocak 2013’te tutuklandığı belirlendi. 9 ay Kocaeli Kandıra Cezaevi’nde cezaevinde yatan DHKP-C’li Menteş’in 11 Ekim 2013’te tahliye edildiği ve yargılamasının hâlen sürdüğü kaydedildi.

Terör örgütü üyeliğinden yargılanan Sami Menteş’in adının karıştığı eylemler ise dudak uçuklatacak cinsten. 2012 yılında İstanbul’da polis merkezine düzenlenen ve 1 polisimizin şehit düştüğü DHKP-C saldırısında yer aldığı belirlenen Menteş’in, örgütün düzenlediği yasadışı gösterilerde ise ön saflarda yer aldığı öğrenildi.

Odatv’ci Menteş’in terör yoldaşları

DHKP-C yuvasına dönen Odatv sitesinin muhabir kadrosunda bulunan ve yaptığı haberlerde FETÖ malzemeleriyle Akit'i hedef alan Sami Menteş’in yargılandığı dava ile ilgili sarsıcı ayrıntılara ulaşıldı. Sami Menteş’in yargılandığı DHKP-C davasında zanlılar arasında yalnızca Menteş değil; örgütün savcı katili militanı Şafak Yayla, Emniyet saldırganları Elif Sultan Kalsen ile Berna Yılmaz’ın da yer aldığı ortaya çıktı.

Odatv'nin PKK bağlantısı! Soner Yalçın'dan hala ses yok

PKK ilişkisini deşifre etmemizin ardından uzun süre ara vererek konuyu unutturmaya çalışan Sobacıoğlu Soner Yalçın, PKK sempatizanı ve teröristbaşı Öcalan'ın kitaplarını yazan, 'Beni o yetiştirdi' dediği Yalçın Küçük'ün ideolojik pazarlamasını yapmaya devam ediyor.

Akit'in, Odatv ile terör örgütü PKK bağlantısını deşifre etmesinin ardından "PKK terör örgütü müdür, değil midir?" şeklindeki sorularımıza cevap veremeyen Sobacıoğlu Soner Yalçın, sahibi olduğu Odatv'de uzun süre ara verdiği PKK sevici Yalçın Küçük güzellemeleri yapıyor. M. Kemal düşmanı ve PKK sevici Yalçın Küçük'ü cilalayan sözde 'vatansever' ve 'Kemalist' Sobacıoğlu Soner Yalçın, "AKP bitiyor", "Abdullah Öcalan dahil genel af şart" ifadelerini kullanan 'akıl hocası' Yalçın Küçük ile birlikte geçtiğimiz aylarda terör örgütü PKK'nın elebaşı Abdullah Öcalan'a 'af' istedi.

Odatv ve Yalçın Küçük Öcalan'a af istedi

Yalçın Küçük'ün sözlerine destek vererek dolaylı yoldan PKK propagandası yapan Odatv "Hdp’nin “çözüm” dediğinde, ön plana çıkardığı başlıklardan biri, Öcalan'ın özgürlüğü pazarlığı. Akp ile pazarlık sürerken, Kürt siyasi hareketinden devrimci, hatta “yarı devrimci” herhangi bir çıkış beklemek mümkün mü?" sorusuyla kendini ele verdi. Manşetten teröristbaşı Öcalan'a af isteyen Sobacıoğlu Soner Yalçın'ın "Beni o yetiştirdi, her şeyi ondan öğrendim" dediği akıl hocası Yalçın Küçük ile aynı zihniyette olduğu ortaya çıktı.

PKK'lı teröristi savundular

Sobacı oğlu Soner sahibi olduğu ‘Odatv’de, Paris’te öldürüldüğü dönemde, Sakine Cansız ile ilgili bir haberi tüm gün sitenin en çok görülen noktasında tutarak terör örgütünün savunuculuğunu üstlendi.

Haberde kullanılan manidar dilde; Sakine Cansız’ı öldürdüğü iddia edilen şahsın hayatını kaybetmesinden dolayı davanın düşmesinden fevkalade şekilde rahatsız olması dikkatlerden kaçmadı.  

Bu yönlendirme metni de akıllara Sobacıoğlu’nun neden açıklama yapamadığını bir kez daha getirdi. Böylelikle Sobacıoğlu’nun PKK ile organik bağı gözler önüne serilmiş oldu.

Teröristbaşı Öcalan, Sakine Cansız, Yalçın Küçük

İşte FETÖ-Odatv iş birliği

Daha önce Fetullahçı terör örgütünün gizli kayıtlar ile siyaseti defalarca dizayn etme girişimlerine şahit olmuştuk. Örgüt ile mücadele etkin şekilde sürerken Odatv isimli kara propaganda sitesi, CHP ya da MHP içerisindeki FETÖ uzantıları ile ortak bir eyleme imza atarak başkanlık sistemi için yapılan anayasa değişikliğini engellemeye girişti. 

Malum site TBMM Genel Kurulu'nda gizli çekimle kaydedilen bir görüntü yayınladı. Bunun üzerinden MHP’li milletvekilleri itibarsızlaştırılmaya çalışarak anayasa değişikliğini engellemeye çalıştı.

Örgütün propagandasına alet olmamak adına yayınlamaktan kaçındığımız kayıtlar incelendiğinde, çanta veya benzeri bir şeyle gizlenen kamera ile habersiz çekim yapıldığı net bir şekilde anlaşılıyor. Yöntem olarak FETÖ’nün taktiği olduğu çok net bir şekilde anlaşılan gizli kayıt çekimi üzerinden Anayasa değişikliği ve MHP’li vekillerin karalanmak istenmesi, Pensilvanya'ya hizmet amacı ile hareket edildiğini ispatlıyor.

FETÖ'nün o dönemde yayınlattığı görüntüleri odatv’ye servis etmesi ilişkilerini açığa vurdu.

Akit Odatv-Adnan Oktar ilişkisini deşifre etti

Adnan Oktar Suç Örgütü'ne yönelik operasyonun yankıları sürerken, Oktar ve ekibinin işbirlikçileri de deşifre oldu. Adnan Oktar ve ekibinin çocuk tacizciliğini ilk olarak Akit Medya Grubu kamuoyunun gündemine getirirken, Adnan Oktar Suç Örgütü Akit'i yıldırmak için her yolu denedi. Bir yandan sahibi oldukları A9 TV ve sosyal medya kanalları üzeriden Akit'e ve çalışanlarına karşı akıl almaz iftiralarla saldıran örgüt elemanları medya grubumuzu zor durumda bırakmaya çalıştı.

Özellikle Akit TV eski sunucusu Ahmet Keser üzerinden örgüt, Akit’e saldırmak için kendi avukatları Tuğba Bal ve Nihan Toklu’yu görevlendirdi. Operasyon sonrası tutuklanan ve örgüt üyesi olduğu bilinen isimler, kendileriyle ilgisi olmayan konularda dahi, Ahmet Keser hakkında suç duyurusunda bulunarak medya grubumuza saldırdı. Yürütülen hukuki işlemler sırasında kimsede olmayan çarpıtılmış bilgiler, başı-sonu kesilmiş videolar ise ilk olarak odatv tarafından servis edildi. Adnan Oktar Suç Örgütü ve Odatv’nin aynı anda Akit’i hedef tahtasına oturtması ve hukuki süreçlere konu olan isnatların aynı zaman diliminde, kimsede yokken odatv tarafından yayınlanması, Türkiye’de İslam karşıtlarının ittifak halinde olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.

İlk Odatv'den servis edildi

Oktar grubu Akit’e her saldırdığında, her suç duyurusunda bulunduğunda, aynı konudaki detaylı bilgileri yayınlayan ilk haber sitesi odatv oldu. Özellikle Ahmet Keser'in kamuoyunca linç edildiği dönemde odatv, ajanslara dahi düşmemiş olan haberleri Oktar grubunun kendilerine servis yapmasıyla yayınlayabiliyor, Akit’i açık hedef göstererek Adnancılarla aynı ağızdan konuşuyordu. Oktar ile karanlık odatv’nin Akit’e aynı anda saldırması ve tamamen aynı üslubu takınması, iki İslam karşıtı arasındaki bağı açık bir şekilde gözler önüne serdi.

Adnan Oktar’ın genç kızları alıkoyduğunu haber yaparak sapkın örgütün pisliklerini gündeme getiren Akit TV, bu din istismarcılarının ipliklerini pazara çıkarmıştı. Kızı, Adnan Oktar tarafından alıkoyulan bir baba, Akit TV’de açıklamalarda bulunmuş, Oktar cephesinden açıklama ise yine Tuğba Bal isimli avukattan gelmişti. Tuğba Bal, kızların kendi rızalarıyla Oktar’ın yanında olduğunu savunmuştu.

Mossad ajanı ile Türkiye'de Siyonizm propagandası

Kendisini ‘antiemperyalist’ olarak pazarlayan odatv’nin ‘köşe yazarı’ Rafael Sadi gerçekte kimdir. MOSSAD ajanı Rafael Sadi, sufle ile ‘köşe yazıları’ kaleme alan büyük bir Türkiye ve İslam düşmanı bir isim. Ancak asıl soru ise şu: Odatv’nin bu operasyonel ismi nasıl oluyor da böylesine rahatça faaliyetlerini sürdürebiliyor.

Vesayetçilere boyun eğmeyen paşalara 'köpek' bile dediler!

Öte yandan Murat Alan’a attıkları iftiraları süsleyerek piyasaya süren vesayetçi odaklar, geçmişte Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarına da en büyük hakaretleri bizzat yapanlar oldukları ortaya çıktı. Oda TV adlı Siyonist uşağı sitenin sahibi Soner Yalçın ile aynı zihniyetin temsilcisi olan Bekir Coşkun, 29 Nisan 2012 tarihinde Cumhuriyet gazetesindeki köşesinde karaladığı ‘Paşa…’ başlıklı yazısında Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarına terbiyesizce ve küstahça, ‘Köpek’ benzetmesi yapacak kadar ileri gitmiş ve askeri küçük düşürmeye çalışmıştı.

Ancak sözkonusu Akit olunca sesleri gür çıkan ve TSK'yı seviyormuş pozisyonuna giren vesayetçiler, bu 'köpek' benzetmesine o dönem hiç ses çıkmamıştı.

Apolet sökmekle tehdit ettiler

24 Haziran 2018 tarihinde yapılan seçimlerde CHP’den Cumhurbaşkanı adayı olan Muharrem İnce, katıldığı bir törende sadece Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı alkışladığı için dönemin İkinci Ordu Komutanı Metin Temelli’yi hedef tahtasına koymuş ve TSK mensubuna parmak sallamıştı. İnce, Afrin Harekatı’nı koordine eden Temelli Paşa’yı tehdit ederek, “Seçildiğimde o apoletleri sökeceğim” ifadelerini kullanmıştı. Sözcü ve Cumhuriyet gibi vesayetçi Kemalist odaklar da İnce’nin TSK mensuplarını hedef tahtasına koyan sözlerine destek çıkmış ve küstahlığı köpürterek sayfalarına taşımışlardı.

Şehitlikle dalga geçtiler

CHP’nin özde HDP’li Sözde CHP’li İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, 21 Ağustos 2016 tarihinde sosyal medya hesabı Twitter üzerinden yayınladığı bir mesajında terör örgütü PKK ile çarpışan ve şehit olan Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarına önce hakaret etmiş sonra da dalga geçmişti. Kaftancıoğlu, mesajında “Kim şehit olmak istiyorsa gitsin olsun. Aptal politikalara yüzünden ölen masum insanlara şehit diyerek ölümü kutsamaktan vazgeçin.”ifadelerini kullanarak, şehit mertebesine ulaşmış vatan evlatılarına saygısızlık yapmıştı.