AKİT MENÜ

Aktüel

Hukuk diplomalı yasakçılığa HSYK artık dur desin

Ankara 11. Aile Mahkemesi Hakimi Mustafa Karadağ’ın başörtüsü taktığı için Av. Zübeyde Kamalak’ın çalışma hakkını gasp etmesine tepkiler büyüyor. Emekli Hakim ve yazarımız Nusret Çiçek, keyfi davranışlara HSYK’nın artık dur demesi gerektiğini söyledi. Kamuda başörtüsünün önünde hiçbir engelin kalmadığına dikkat çeken Nusret Çiçek, “AK Parti iktidarında başörtüsü yasağı ayıbına son verildi. Ancak cebinde hukuk diploması olan bazı yasakçılar ne mahkeme kararı tanıyor, ne de kanun tanıyor” dedi.

Güncelleme Tarihi:
EROL METİN/ANKARA - Başörtüsü yasağı zorbalığının Danıştay kararları ve Başbakanlık genelgesiyle tamamen sona erdirilmesine rağmen; Ankara 11. Aile Mahkemesi Hakimi ve Yargı-Sen Genel Sekreteri Mustafa Karadağ’ın, keyfi olarak Saadet Partisi lideri Mustafa Kamalak’ın eşi Avukat Zübeyde Kamalak’ın çalışma hakkını gasp etmesine tepkiler büyüyor.

Emekli Hakim ve yazarımız Nusret Çiçek, Zübeyde Kamalak’ın girdiği davaların, “başörtülülerin avukatlık yapamayacağı” iddiasıyla sürekli ertelenmesinin kabul edilemez olduğunu kaydetti.

Çiçek, hak ve hukuk tanımayan Mustafa Karadağ gibi yasakçı hakimler konusunda HSYK’yı göreve çağırdı.

“CEBİNDE HUKUK DİPLOMASI OLAN YASAKÇILAR”

Kamuda başörtüsünün önünde hiçbir engelin kalmadığına dikkat çeken Çiçek, “Örtünme yasağı artık kaldırılmıştır. AK Parti iktidarında bu ayıba son verildi. Genelgelerle sağlıklı bir işlem yapıldığı kanaati taşımaktayım. Ancak cebinde hukuk diploması olan bazı yasakçılar ne mahkeme kararı tanıyor ne de kanun tanıyor. Bunların kafalarındaki şablon yasakçı laikçiliktir. Yani siz ne yaparsanız yapın, isterseniz 8 tane anayasa yapın bunlar takındıkları ideolojiden bir adım ilerlemezler. Yine bildiklerini okurlar” dedi.

“BU KEYFİLİĞE HSYK’NIN ARTIK DUR DEMESİ LAZIM”

HSYK’nın biran önce gerekli adımları atması gerektiğini vurgulayan Nusret Çiçek, şöyle konuştu: “Geçenki mahkemede iki hakimin hem dâvâcıyı hem de müvekkilini başları örtülü olduğu için duruşmaya almamaları bu aşamada belli bir skandaldır. Anlaşılıyor ki bu kişiler mahkeme kararı tanımıyorlar. Diyor ki; benim verdiğim karar karardır, Danıştay’ın verdiği karar, karar değildir. Böyle bir şey olabilir mi? Bu demektir ki dediğim dedik, çaldığım düdük. O zaman devreye üst kurul HSYK’nın girmesi gerekiyor. Defaten görevlerini kötüye kullanan hakimler hakkında işlem yapacak tek merci HSYK’dır. Hem disiplin yönünden hem de yargılama yönünden bu kişiler hakkında işlem yapması gerekirken ki, yaptığı kanaatindeyim. Gecikmesi bu kişilere daha da cesaret vermiştir. Halkın da mahkemeye olan güvenini sarsmıştır. Bu kadar aleni keyfi davranışta bulunanlar hakkında cezai ve disiplin işlemlerinin gecikmesi hem mağdur olanları hem de bu olayı duyan halkı tedirgin ediyor. Bu keyfi davranışa HSYK’nın biran önce dur demesi lazım. Beklentimiz de budur.”



Yorumlara Git

Son dakika! Bakan Işıkhan'dan asgari ücret açıklaması: Rakam için…

Sırrı bambaşka telden çalıyor: Öcalan SDG’nin silah bırakmasını istemedi! Türkiye Şam ile değil Abdi ile masaya oturmalı

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’dan önemli açıklamalar

Öğrencilerden yerli savunma sanayi için şarkı! İzleyenler hayran kaldı

Polise mesai ve ücret düzenlemesi geliyor