Günyüz, Beyazıt Devlet Kütüphanesi’nde gerçekleşen etkinlikte yaptığı konuşmada, çocuk yayınlarının toplum ve çocuk nezdindeki önemini anlattı. Ramazan ayındaki dini yayınlar fuarının kendisinde çok özel bir yere sahip olduğunu belirten Günyüz, “Öğrencilik yıllarımda fuara bu kadar yoğun ilgi olmasının sebebi, 80’lerdeki kitap yasaklarından sonra insanların kitaba susamasıydı” dedi. Günyüz, çocuk kitaplarına ebeveynlerin fazla misyon yüklediklerini dile getirerek, şöyle devam etti: “Siz küçük yaşta çocuğa yapması gereken şeyleri davranış olarak göstermezseniz, çocuk riyakarlığa alışır. Daha çok davranışa yönelik, rol model bir gidişat izlenmelidir. Bunlar kitaplardan değil , ebeveynlerden beklenir. Kitaplar çocuğa daha ziyade, dil, edebiyat, estetik gibi konularda yardımcı olmalıdır.” Çocuk kitaplarının tercih edilmesinde ebeveynlerin iki temel eğilimi olduğuna değinen Günyüz, bunlardan birincisinin çocuğunun okuduğu kitapla tefekkür etmesini, düşünmesini isteyen aileler, ikincisinin ise çocuğuna duaları, farzları, toplum kaidelerini öğretmesini isteyen aileler olduğunu dile getirdi.  Çocuk edebiyatının tanımlanmamış bir alan olduğunu kaydeden Günyüz, “Çocuk edebiyatı eleştirisi yapılamıyor. Bu eksiklik çocuk kitaplarının sıkıcı olmasında bir etkendir” ifadelerini kullandı.