AKİT MENÜ

Siyaset

Kardeşlik yoksa süreç de yok

Çin ve Endonezya ziyaretleri öncesi konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu ülkede, milli birliğimize, kardeşliğimize kastedenlerle bir çözüm sürecini devam ettirmek mümkün değil. Olması gereken nedir? Milli birliktir, kardeşliktir. Terör örgütlerini kendi arkalarında gösterenler, ‘biz sırtımızı şuraya, buraya dayıyoruz’ diyenler, bu ifadelerin bedelini ödemelidirler ama partinin kapatılmasını asla doğru bulmuyorum” dedi.

Güncelleme Tarihi:

MUHAMMET KUTLU / ANKARA - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Türkiye Cumhuriyeti Devleti, teröristlerden de onları destekleyen sözde siyasetçi, sözde aydın, sözde sivil toplum kuruluşu temsilcisi herkesten de şehitlerimizin kanlarının hesabını sorma gücüne sahiptir. Burada herhangi bir geri adım atma söz konusu olmayacaktır” diye konuştu. 

 “ŞEHİT KOMUTAN İÇİN RAHMET DİLEĞİ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Çin ve Endonezya’yı kapsayan resmi ziyaretleri öncesinde, Esenboğa Havalimanı’nda basın toplantısı düzenledi. Erdoğan, sözlerine teröristler tarafından eşi ve kızının yanındayken uğradığı silahlı saldırıda şehit edilen Muş Malazgirt İlçe Jandarma Garnizon Komutanı Binbaşı Arslan Kulaksız’a, Allah’tan rahmet dileyerek başladı. 

TERÖRLE MÜCADELEDE KARARLILIK MESAJI

Cumhurbaşkanı Erdoğan, terörle mücadelede kararlılık mesajı vererek şunları söyledi:

“Türkiye Cumhuriyeti devleti teröristlerle, onları destekleyen sözde siyasetçi, sözde aydın, sözde sivil toplum kuruluşu temsilcisi herkesten de şehitlerimizin kanlarının hesabını sorma gücüne sahiptir. Burada herhangi bir geri adım atma söz konusu olmayacaktır. Bu bir süreçtir ve bu süreç aynı kararlıkla devam edecektir. Milletimizin bundan emin olmasını özellikle istiyorum, gerek kırsalda, gerek şehirlerde olsun elinde silahı veya molotofu, yüzünde maskesi olan herkes önce güvenlik güçlerimizden, ardından adli kurumlardan gereken cevabı alacaktır. Bu konuda hem güvenlik güçlerimizin, hem savcı ve hakimlerimizin ihtiyaç duydukları yasal düzenlemeler zaten yapılmıştır. Artık bu yetkilerin en etkili şekilde kullanılması şarttır.

 “HER TÜRLÜ PARALEL YAPIYLA MÜCADELE EDİLECEK”

“Milletimizin sabrını zorlayan bu hainlere hak ettikleri şekilde karşılık verileceğinden milletimin endişesi olmasın” diyen Cumhurbaşkanı şöyle devam etti: “Devletimizin yönetim kademelerindeki ilgili tüm sorumluların üzerilerine düşen görevleri süratle ve kararlı şekilde yerine getireceklerine inanıyorum. Türkiye, adı ve amacı ne olursa olsun ülkesine ve milletine karşı ihanet içerisine giren her türlü paralel devlet yapılanmasıyla mücadele etme dirayetine sahiptir. Bu milletin ve bu devletin hoşgörüsünü, sabrını, vakarını istismar edenler hak ettikleri cevabı en kısa zamanda alacaklardır, almaya da başladılar.”

 “TÜRKİYE’NİN MÜCADELESİ SIRADAN BİR MÜCADELE DEĞİLDİR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin verdiği mücadeleye yönelik bazı istismarlar yapıldığına işaret ederek, “Türkiye’nin gerek şu anda Güney’de verdiği mücadele, gerekse Kandil’de ve içeride vermiş olduğu mücadele sıradan bir mücadele değildir. Eşzamanlı olarak gerek DEAŞ ile gerekse diğer terör örgütleriyle verilmekte olan mücadele aslında bu ülkenin basit bir itibar mücadelesi de değildir. Sadece ve sadece milletimizin huzuruna, milletimizin can güvenliğine, mal güvenliğine kastedenlere karşı devletin üzerinde olan görevi yerine getirme mücadelesidir ve bunu sonuna kadar kararlılıkla sürdüreceğiz” diye konuştu. 

 “İÇ GÜVENLİK YASASI UYGULAMAYA GİRECEK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İç Güvenlik Yasası’yla bazı düzenlemelerin uygulamaya geçirileceğini belirterek, şunları kaydetti: “Şehirlerde çıkardığımız son İç Güvenlik Yasasıyla, İç Güvenlik Yasası’nın içeriğinde ne varsa bunlar sadece bir yasa olarak bilinmelidir, ki yasal bir düzenlemenin kitaplar arasında kalması için yapılmamıştır, bunlar uygulamaya girecektir. Eğer uygulamada sıkıntı varsa o zaman uygulayıcıların kendilerini test etmeleri gerekir. Burada asla taviz verilemez. Şehirlerimizde, şehirlerimizin ilçe merkezlerinde, kırsalda nerede olursa olsun bu ülkenin her santimetrekaresinde devlet vardır ve devlet bu varlığını bütün imkânlarıyla seferber etmek suretiyle ortaya koyacaktır. Süreç şu anda başlamıştır ve bu süreç herhangi bir rehavete fırsat vermeden de devam edecektir. Şu anda bazı dezenformasyonlar yapılmak suretiyle Türkiye’nin terör örgütleri arasında herhangi bir ayrıma gittiği gibi yakıştırmalar tamamıyla bir dezenformasyon olmanın yanında Türkiye’nin gücünü hazmedemeyenlerin ifadeleridir.”

“BU ÇILGINLIKLARIN BEDELİ AĞIR OLUYOR”

30 Mart yerel seçimlerine giderken Çözüm Süreci’nin istismarını gördüklerini vurgulayan Erdoğan, “Çözüm Süreci istismar edildi. Çözüm Süreci, martta Başbakan olarak partimin başındaydım, maalesef karşılığını bulmadı. Daha sonra yapılan genel seçimlere geldiğinde bu işin ciddi manada hasar gördüğünü gördük. Dolayısıyla bu hasarla birlikte artık ortada bir gerçek var. Bu ülkede, milli birliğimize, kardeşliğimize kast edenlerle bir çözüm sürecini devam ettirmek mümkün değil” ifadesini kullandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, olması gerekenin milli birlik ve kardeşlik olduğunu söyledi. Erdoğan, şöyle devam etti:

“Bu kardeşlik zaten çözüm süreci denilen başlığın çok çok önünde olan içeriği zengin bir başlıktır. Bununla bu ülkede 78 milyon vatan evladı, bugüne kadar verilmiş olan haklar neyse bu hakları aynen kullanacaktır. Bu noktada herhangi bir geri adım söz konusu değildir. Bu ülkede ret politikalarını, inkar politikalarını, asimilasyon politikalarını ayaklar altına alan iktidarımızdır. Bütün altyapı, üstyapı yatırımlarını yapan iktidarımızdır. Hak ve özgürlükler noktasında hiçbir iktidarın veremediklerini veren bizim iktidarımız olmuştur.”

Bu sürecin aynen devam ettiğine dikkati çeken Erdoğan, “Ama bunun lafını yapıp uygulamaya gelince acımasızca tehditlerle, sandıklar silahların gölgesinde işlev görmeye kalkarsa bunun adı demokrasi olmaz. Biz demokrasinin gerçekten aklın, aklıselimin egemen olduğu bir ortamda sağlıklı bir şekilde yürüyeceğine inanıyoruz. Aklıselimin egemen olmadığı bir ortamda demokrasi olabilir mi, olamaz. Orada işte bu tür çılgınlıklar oluyor. Bu çılgınlıkların bedeli de maalesef çok çok ağır oluyor” diye konuştu.

“BUGÜNLER DOSTLARIMIZI TANIMANIN TEFRİK EDİLDİĞİ GÜNLERDİR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaşanan günlerin aynı zamanda dostlukların da test edildiği günler olduğunu ifade ederek, “Bazı dostlarımız işin farkındadır, ama bazıları bu işin hâlâ farkında değildir. Bugünler aynı zamanda dostlarımızı tanımanın da tefrik edildiği günlerdir. Bizler tüm devlet, hükümet başkanlarıyla bu arada kurmuş olduğumuz tüm telefon diplomasisiyle, aynı zamanda bakanlarımızın kurduğu irtibatlarla kendilerine her şeyi çok açık, net anlatıyoruz. Sağ olsun dostlar gerekli açıklamayı kararlı şekilde yapıyorlar” dedi.

 “TERÖRLE MÜCADELE SÜRECİ DEVAM EDECEK”

“En önemli olay Güney’de attığımız adımlardır, bunun yanında Kandil’de ve içeride attığımız, atacağımız adımlardır” ifadelerini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, terör örgütlerine yönelik operasyonların, “Bu iş bitmiştir anlamına gelemeyeceğini, sürecin devam edeceğini” söyledi.

VATANDAŞLARA “YARGIYA DESTEK OLUN” ÇAĞRISI

Terörle mücadele yer alan, görev alan güvenlik güçlerine, idari ve adil personele başarılar dileyen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, vatandaşlara da seslenerek, ellerindeki belge ve bilgileri güvenlik güçlerine ulaştırarak yargıyı desteklemelerini, güçlendirmelerini ve hukuk içerisinde yargının süratle karar vermesine yardımcı olmalarını istedi.

SURİYE’DE GÜVENLİ BÖLGE OLUŞTURULMASI

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Suriye’de güvenli bölge oluşturulmasına ilişkin olarak, “İlk etapta bir defa buranın arındırılması, temizlenmesi ve bu arındırma ve temizlenmeden sonra oranın güvenli hale getirilmesinden sonra güvenli bölge tanımının yapılması adımı da atılmış olacaktır” dedi. 

ÇİN PROGRAMI

Çin ile Türkiye’nin ilişkilerinin 2010 yılında stratejik işbirliği seviyesine çıkarıldığını anımsatan Erdoğan, bu ziyaretle mevcut ilişkilerin daha da geliştirmeyi arzu ettiklerini söyledi. Erdoğan, Pekin’de mevkidaşı Xi Jinping ile yapacağı görüşmelerde ikili ilişkileri etraflıca ele alarak, güncel, bölgesel ve uluslararası konular hakkında kapsamlı görüş alışverişinde bulunacaklarını ifade etti. 

ÖNEMLİ ANLAŞMALAR İMZALANACAK

Çin Ulusal Halk Parlamentosu Başkanı Zhang Dejiang ve Başbakan Li Keqiang ile görüşeceklerini kaydeden Erdoğan, Pekin’deki temasları sırasında bazı anlaşmaları da imzalayacaklarını bildirdi. Türkiye’nin dönem başkanlığını yürüttüğü G-20 konularını ziyareti esnasında ele alacaklarını anlatan Erdoğan, “Kasım ayı ortasında Antalya’da G-20 Zirvesi’ne ev sahipliği yapacağız. Akabinde 1 Ocak 2016 itibariyle ev sahipliği Çin Halk Cumhuriyeti’ne geçecek” diye konuştu. Erdoğan, Türkiye ile stratejik işbirliği içinde olan Çin Halk Cumhuriyeti ikili ilişkilerine daha fazla ivme ve içerik kazandıracağına inandığını vurguladı. 

ÇİN’İN ARDINDAN ENDONEZYA 

Çin Halk Cumhuriyeti’nin ardından, 30 Temmuz 1 Ağustos tarihleri arasında da Endonezya’ya ziyaret gerçekleştireceklerini anlatan Erdoğan, “Endonezya bizim kadim, beşeri ve kültürel bağlarımızın olduğu bir ülke. Endonezya ile ikili ilişkilerimizi yine 2011 yılında stratejik ortaklık düzeyine çıkarmıştık” dedi.

 “GÜVENLİ BÖLGE SURİYELİLERİN DÖNMESİ İÇİN ZEMİN OLUŞTURACAK”

Daha sonra gazetecilerin sorularını cevaplayan Erdoğan, Türkiye’nin gündeme getirdiği “güvenli bölge” ile ilgili bir anlaşmanın sağlanıp sağlanmadığı ve kapsamı hakkındaki soru üzerine şöyle konuştu: “Burada ilk adım malum bu güvenli bölgenin altyapısını oluşturmak. Konuyla ilgili olarak benim geçtiğimiz çarşamba günü Sayın Obama ile yapmış olduğumuz görüşmede bunları etraflıca ele aldığımız gibi daha önce Dışişleri Bakanlığımızın Amerikalı yetkililerle yapmış olduğu görüşmeler ve şuanda da devam etmekte olan görüşmelerle her şeyden önce malum terör örgütü ve DAEŞ ile özellikle Kuzey Suriye’deki mücadelenin verilmesi büyük önem arz ediyor. Aynı zamanda yine ulusal güvenliğimize tehdit oluşturan yine bölgedeki malum unsurlar var. Buradaki bizler için ‘ikmal bölgesi’ diye tanımladığımız bölgelerin tehditten arındırılması ve orada güvenlik bir bölgenin oluşturulması takdir edersiniz ki bizdeki 1 milyon 700 bin Suriyeli vatandaşın içerisinde artık ülkelerine dönme beklentisi içinde olmaları bakımından onlar için de bir zemin oluşturacaktır. İlk etapta bir defa buranın arındırılması, temizlenmesi ve bu arındırma ve temizlenmeden sonra oranın güvenli hale getirilmesinden sonra güvenli bölge tanımının yapılması adımı da atılmış olacaktır” 

Yorumlara Git

2.800 Rakımda Kar Esareti: Ekipler Zamanla Yarıştı!

Mezar ziyareti artık dijitalleşti! Dünyanın öbür ucundan tek tıkla kabir ziyareti ve dua dönemi başladı

Sudan'dan BAE'ye şok suçlama, Türkiye'ye açık çek! 'Bundan böyle tek dostumuz Türkiye olacak'

Namazla dalga geçme rezaleti: Daha neyi bekliyoruz!

Gana'da sahte peygamber skandalı! Tufan kopmadı, paraları toplayan Ebu Nuh rap konserinde "parti" dedi