Aktüel
‘Bireyleri mutlu olan evde huzur ve barış olur’
Ev İşçileri İçin İnsana Yakışır İş Ulusal Konferansı’nda konuşan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, “Bugün organize sanayilerle, ihracatımızla övünüyorsak, ‘şu kadar üretiyoruz’ diyorsak bunun temeli işçidir. Fabrikada çalışan işçi de aynıdır,
ANKARA
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, Türkiye’nin organize sanayileriyle, ihracatı ve üretimiyle övünmesinin temelinde işçilerin olduğunu belirterek, ‘’Fabrikada çalışan işçi de aynıdır, evde çalışan işçi de şereflidir. Bu ülkenin kalkınma ve büyüme hamlesinin en temel ana motorudur’’ dedi.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Şahin, Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) tarafından düzenlenen Ev İşçileri için İnsana Yakışır İş Ulusal Konferansı’nın açılışına katıldı.
Şahin, konuşmasında, toplumsal değerler açısından emek ve alın terinin kutsal görüldüğünü belirterek, ülke ekonomisine katkı veren herkesin önemli olduğu ve onların haklarının, hukuklarının güçlendirilmeye çalışıldığı bir Türkiye’ye doğru gidildiğini ifade etti.
Kadın, anne ve işçilikten gelen bir bakan, 15 yıl özel sektörde çalışmış bir mühendis olarak ev işçileriyle ilgili çalışmaları çok önemsediğini dile getiren Şahin, Türkiye’nin 2023 için koyduğu ekonomik hedeflere ulaşmada beşeri sermayenin, insan gücü potansiyelini kullanmanın önemine değindi. Bunun için kadın, erkek, engelli, engelsiz, genç, yaşlı herkesin katkısına ihtiyaç duyulduğunu ve her grubun potansiyelini kullanmayı önemsediklerini dile getiren Şahin, bu konudaki mevzuat eksikliklerini gidermeye öncelik verdiklerini anlattı.
“İŞÇİ OLMADAN İŞVEREN OLMAZ”
Kanunların hazırlanması konusunda sıkıntı yaşanmadığına ancak yasal okuryazarlık alanında eksiklik olduğunu ifade eden Şahin, sahip olunan hakların bilinmesinin önemini vurguladı. Şahin, nerede doğarsa doğsun herkesin insan şerefine yakışır şekilde yaşaması, çalışma şartlarının insan şerefine yakışır şekilde olması gereğine işaret etti.
İşçi olmadan işveren olmayacağına işaret eden Şahin, sözlerini şöyle sürdürdü:
‘’Bugün organize sanayilerle, ihracatımızla övünüyorsak, bugün ‘şu kadar üretiyoruz’ diyorsak, bunun temeli işçidir. Fabrikada çalışan işçi de aynıdır, evde çalışan işçi de şereflidir. Bu ülkenin kalkınma ve büyüme hamlesinin en temel ana motorudur.
Hele bir de ev hepimizin mahremi. Aslında en kıymetli yerimizdir. Evimizi açtığımız, çocuğumuzu, yaşlımızı, engellimizi teslim ettiğimiz bu alanda, eğer evde huzur ve barış istiyorsak evin bir bireyi olan kişinin de huzurlu ve mutlu olması gerekiyor. İki çocuk annesi olarak bunu söylüyorum çünkü yanımızda çalışan kardeşimiz bir saat geç geldiği zaman evin nasıl düzeninin bozulduğunu biliyoruz. O hastalandığı zaman ev hastalanıyor. Bu kadar kıymetli bir alandan bahsediyoruz aslında.’’
“HAK ALMAK İÇİN MÜCADELE EDİLMELİ”
Siyasi iradenin bu grubu görerek 6111 sayılı torba kanunda bazı tanımlamalar yaptığına ve bunun da düzenlemelerle ilgili başlangıç olduğuna dikkati çeken Şahin, özellikle istihdama dayalı meslek kurslarına katılanların istihdama girmesinde önemli bir düzenleme yapıldığını, kursa katılanların işveren payının 54 aya kadar devlet tarafından ödendiğini, Eylül 2012 itibarıyla bu haktan 110 bin kadının yararlandığını anlattı.
Hak alınması için mücadele etmenin önemli olduğunun da altını çizen Şahin, şunları ifade etti:
‘’Hiçbir şey kolay değil. Geliyorlar, örgütlü hareket oluyorlar, merdivenlerde yatıyorlar. Kadın sivil toplum kuruluşları, Türk Ceza Kanunu’nun çıkışında, 6 ay boyunca alt komisyonda merdivenlerde yattı, hakkını, hukukunu almak için ve başardılar. Önce ‘kendi içinde sorun nedir, bana getiriyor, bunu çözmek için ne yapmam gerekiyor’, taraflarla bir araya gelip bize ait modeli oluşturmamız gerekiyor.
Bütün taraflar burada, çözüm bu salonda. Burada dünya örneklerini de inceleyerek bize ait, yerli modelleri koymaya çalıştığımızda, çıkan sonuçları takip ettiğimizde inanıyorum ki birçok sorunu hızlı şekilde çözebiliriz.’’