AKİT MENÜ

Gündem

Akit’e kara çalınamaz

‘Paralel yapılanma’ ile gündeme gelen Fethullah Gülen’in, Akit’i 60 tazminat ve ceza davası ile susturmaya çalışmasına, siyaset, STK ve medya dünyasından tepki geldi. STK’lar, “Akit’e bu şekilde kara çalınamaz” dediler

2014-01-21 09:18:00
KORAY TAŞDEMİR / İSTANBUL - Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı Onursal Başkanı Fethullah Gülen’in, Papa’ya gösterdiği hoşgörüyü gazetemiz Akit’e göstermeyerek açtığı 60 davaya sert tepki geldi.

Gülen’in suç duyurusunda bulunduğu yazarlarımız Hasan Karakaya, Mehtap Yılmaz, muhabirlerimiz Mehmet Özmen, Hüseyin Kulaoğlu ve Naim Taşbaşı ile gazeteci yazarlar Fatih Tezcan ve Zihni Çakır, davalara sert tepki gösterdi.  

KARAKAYA: SESİMİZİ KISAMAZLAR

Genel Yayın Koordinatörümüz Hasan Karakaya, “Bu tür oyunlarla Akit’in sesini kısamazlar. 28 Şubat sürecinde de benzer davalarla karşılaştık, lince tabi tutulduk. İnananların gözü-kulağı ve sesi olan Akit, doğru bildiklerini yazmaya, her zaman olduğu gibi dik durmaya devam edecek...” diye konuştu.

YILMAZ: BU DÂVÂYA BAŞ KOYDUM

Mehtap Yılmaz; “Fethullah Gülen beni hiç tanımamış! Bizde CIA&MOSSAD değil, iman kuvveti var! Bu F tipi tehditlerle gözümü korkutamaz! Açtıkları davalara gelince, tüy kadar hafif gelir bana! Bu mücadele benim için, devlet iradesi üzerinde kurulmak istenen ‘F’ tipi vesayete karşı bir Kurtuluş Savaşı, bir milli mücadele… Bu davaya baş koydum. Dost Modern darbecilere karşı mücadeleye devam!” şeklinde konuştu.

ÇAKIR: KİMSE BİZDEN BEKLEMEMİZİ, TIRSMAMIZI VE SUSMAMIZI BEKLEMESİN

Gazeteci-yazar Zihni Çakır, davaların açık ve alenen susturma girişimi olduğunu söyledi. “Kaleme aldığım kitaplar nedeniyle Ergenekon taifesi de ellerindeki hukuk ve yargı güçlerini fütursuzca kullanıp susturmak istemişti. Şimdi Ergenekon’un bir başka versiyonunu andıran girişimler söz konusu” diyen Çakır; “Şunu kendi adıma açık ve net ilan edeyim ki; bu ülke paralel yapılardan arınana, bu ülke paralel hukuk ve emniyet yapılanmalarının vesayetçi düzeninden temizlenene kadar her türlü bedeli göze aldım. Yargıdır ve bu sürece saygı duyacağız elbette ama kimse bizden beklememizi, tırsmamızı ve susmamızı beklemesin. Bunu bekleyenler, bu yönde yargıyı bir silah olarak kullananlar şimdi Silivri’de orada burada küçük bir ışık bekliyor özgürlüklerine kavuşmak için. O yüzden herkes aklını başına devşirsin” diye konuştu.

TEZCAN: MÜCADELEMİ ARTIRARAK DEVAM ETTİRECEĞİM

Gazeteci yazar Fatih Tezcan da, söz konusu davaların Gülen grubu adına çok acıklı bir durum olduğunu söyledi. Gülen’in dava açtığının fanatiklerinin ise şahsını tehdit ettiğini ifade eden Tezcan; “Dava açıyorlar ama delillerimizi ise çürütemiyorlar. Dava açmakla büyük bir hata yaptılar. Mahkemede kendimizi  aklayabiliriz ama Gülen iyice zor durumda kalacaktır” dedi. Tezcan, bu davaların kendisini daha fazla kamçıladığını ve bu sebeple mücadelesini artırarak devam ettireceğini vurguladı.

ÖZMEN: BİZİ SUSTURABİLECEKLERİNİ DÜŞÜNÜYORLARSA YANILIYORLAR

Muhabirimiz Mehmet Özmen; “Bu tür davalarla Fethullah Gülen bizi susturabileceğini düşünüyor, ancak yanılıyor. 28 Şubat post modern darbe sürecinde, darbeci generaller de benzer şekilde gazetemize ve şahsıma dava açarak susturmayı denemişlerdi. Aynı susturma ve yıldırma girişimi bugün Fethullah Gülen tarafından yapılmaktadır” şeklinde konuştu.

KULAOĞLU: DÜN BATI ÇALIŞMA GRUBU BUGÜN FETHULLAH GÜLEN

Muhabirimiz Hüseyin Kulaoğlu da; “Bir gazeteye yönelik 60 tane dava açılması demek o gazeteyi susturmak demektir. Bilindiği üzere Batı Çalışma Grubu da Akit gazetesini susturmak amacıyla sürekli davalar açılmasını telkin etmişti. Dün Batı Çalışma Grubu’nun yaptığı operasyonu bugün Fethullah Gülen gerçekleştiriyor. Gülen, bu davalarla bizi susturacağını zannediyorsa avucunu yalar. Hak yolunda doğru bildiğimiz gerçekleri yazmaya devam ettikçe bu tür saldırılara maruz kalabiliriz. Bu saldırılar bizim için kayıp değil, kazançtır” dedi.

TAŞBAŞI: ALLAH (C.C.) HAK VE HAKLININ YANINDADIR

Muhabirimiz Naim Taşbaşı ise “Araştırmak, soruşturmak, konuşturmak ve yazmak basın özgürlüğünün temel ilkelerinden birisidir. Bu ilkeler, demokratik toplumların ve demokratikleşmenin de ‘olmazsa olmaz’larındandır. Demokrasiden dem vuranların basını susturmaya yönelik bu tutumu, kendileriyle de çelişmektedir. Allah (c.c.) hak ve haklının yanındadır” ifadelerini kullandı.

PARALEL DÂVÂLARA VEKİLLERDEN TEPKİ

HASAN ÖNAL / TBMM BÜROSU - Diyalog ve hoşgörü faaliyetleriyle gündeme gelen Fethullah Gülen’in iki ay içerisinde Akit’e 60 dava açması toplumun her kesiminden tepki topluyor. Akit’e açılan davalara tepki gösteren vekiller, Akit’i 28 Şubat döneminde generallerin susturmak istediğine dikkat çekti. Milli iradenin yanında safını belirleyen Akit’e şimdi de paralel davalar açıldığına dikkat çeken vekiller, Fethullah Gülen’in dava açmak yerine önce kendi yayın organlarına bakması gerektiğini kaydetti.

ÖNCE KENDİ YAYIN ORGANLARINA BAKSINLAR

AK Parti Adıyaman Milletvekili Mehmet Metiner, düşünce ve ifade özgürlüğü konularında ön plana çıkmaya çalışan cemaati Yeni Akit’e karşı açtığı toplu davaları eleştirerek, “Düşünce ve ifade özgürlüğü diyeceksiniz hem de dava üstüne dava açacaksınız. Dava açmak demokratik ülkelerde her vatandaşın hakkıdır fakat bu davayı açanlar kendi yayın organlarına baksınlar. Oralarda yalan haber, çarpıtma haberler, kara propaganda çağrıştıran haberler, suçlamalar yer alıyor” dedi.

ZAMAN SÜRMANŞETTEN YALAN HABER YAYINLADI

Zaman gazetesinin sürmanşetten MİT’le ilgili bir belge yayınladığını ifade eden Metiner, “Haberde yalanın bini bir para. Böyle bir yalan ve çarpıtma Zaman’ın tarihine kara bir leke olarak kazındı. Haber’de MİT’in tüm dini grupları izleme talimatı verdiği belirtiliyor. Halbuki belgede tüm dini gruplar yok. Sadece El Kaide gibi terörle bağlantılı illegal örgütlerin konjonktürle bağlantılı takibi talimatı var. Ayrıca devlete sızan paralel devlet yapılanmasının da (PDY) takip edilmesi isteniyor. Seçilmiş hükümete karşı darbe girişiminde bulunacak kadar tehlikeli boyutlara ulaşan bu illegal örgütün takibinin istenmesinden daha doğal ne olabilir ki?” dedi.

28 ŞUBAT’TA DA DÂVÂLAR AÇILMIŞTI ŞİMDİ DE PARALEL DÂVÂLAR AÇILIYOR


Son günlerde kara propagandaya dayalı bir savaş sürdürüldüğünü hatırlatan Metiner, “Zaman da bu savaşın merkez üssü haline dönüştü. Ne tuzak kurmak bir Müslümana yakışır, ne de yalan söylemek. Yalan, manipülasyon, suçlama gibi yayınların merkez üstü olacaksınız bir de Akit gibi bir gazeteye kara çalacaksınız. Bu çelişki olur. 28 Şubat’ta da Yeni Akit’e çok davalar açılmıştı, şimdi de paralel davalar açılıyor” diye konuştu.

ULUSLARARASI KOMPLONUN PARÇALARI, YAYINLARDAN RAHATSIZ


AK Parti Mardin Milletvekili Abdurrahim Akdağ ise Türkiye’nin zor bir süreçten geçtiğine vurgu yaparak, “Milli hakimiyet ile uluslararası güçler hesaplaşıyor. Bizim yerimiz Başbakanımızın yanı. Bu dönemde Yeni Akit de önemli bir misyon icra ediyor. Olayların arka planını insanlara aktarıyor. Bu uluslararası komplonun parçaları bu yayınlardan rahatsız oluyor” dedi.  Türkiye’nin büyümesinin sekteye uğratılmak istendiğini ifade eden Akdağ, “Güneydoğu’da akan kanın durmasından rahatsız olanlar hükümete yönelik saldırılar başlattı. Kimse bunlara maşa olmasın. Bu dönemde asil duruş gösterenleri de kimse mahkemelerle sindiremez” dedi.

İFADE VE YORUM ÖZGÜRLÜĞÜ KAPSAMINDA DEĞERLENDİRİLMELİYDİ

AK Parti Nevşehir Milletvekili ve Anayasa Komisyonu üyesi Ebubekir Gizligider ise, Yeni Akit gazetesine yapılan sindirme politikasını eleştirerek, “Medya özgürlüğü var. Basın mensupları bir olayla ilgili istedikleri yorumları yapabilir, olayları kendi pencerelerinden yayınlayabilirler. Cemaate yakın yayın organları da zaten son dönemde yaşanan olayları kendi pencerelerinden yayınlıyor. İfade ve yorum özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gereken durumlar bunlar. Davaların yargıdan döneceği kanaatindeyim” diye konuştu.


Yorumlara Git

Erdoğan BM’den dünyaya seslenecek! “İnsanlığın kaybedecek bir günü dahi kalmamıştır”

Dev satın alım! Denizlerini Türk savaş gemileriyle koruyacaklar

Cumhurbaşkanı Erdoğan'a sevgi seli! Herkesle sohbet etti

Öldürülme nedeni açıklandı: ABD'nin teklifini reddetmiş!

Üniversite öğrenciler hem yürüdü hem sohbet etti