ABD'nin sinsi planını açıkladı: 'Yüzyılın Anlaşması' projesinin hedefi İslam ümmeti
Hamas Siyasi Büro üyesi Halil el-Hayye "Bazıları bu projenin Filistin'i hedef aldığını sanıyor ancak Arap ve İslam ümmetini hedef alıyor" açıklamasıyla ABD'nin sinsi planını açıkladı.
Hamas Siyasi Büro üyesi Halil el-Hayye, ABD'nin 'yüzyılın anlaşması projesi'nin Arap ve İslam ümmetini hedef aldığını belirtti.
Gazze'deki İçişleri Bakanlığı'na bağlı Emniyet Müdürlüğü tarafından düzenlenen etkinlikte konuşan Hayye, Filistin meselesinin tarihindeki en zorlu yılın 2018 olduğunu, bu yılda Filistin meselesine derinden darbe vuran ciddi gelişmelere tanık olunduğunu söyledi.
ABD tarafından açıklanması beklenen ve bazı Arap ülkeleri tarafından desteklendiği iddia edilen "Yüzyılın Anlaşması" projesine dikkati çeken Hayye, "Yüzyılın Anlaşması, bilinmeyen bir şey değil. Bazıları bu projenin Filistin'i hedef aldığını sanıyor ancak Arap ve İslam ümmetini hedef alıyor. Tam merkezine yerleştirilen Filistin meselesi, bir geçiş kapısı." dedi.
İsrail'le normalleşme süreci
Hamaslı yetkili, "Filistinlilerin Yüzyılın Anlaşması projesini engelleyen bir set olarak" görülmesinin ardından Washington ile Tel Aviv'in, Müslüman ülkelerin İsrail'le normalleşmesi adına bazı uygulamalar başlattığını aktardı.
Hayye, daha önce benzeri görülmemiş şekilde yaşanan İsrail'le normalleşme sürecinin durdurulması çağrısında bulunarak, bu durumu, "Filistinlilerin sırtından, Mescid-i Aksa ile Kudüs'ün kalbinden bıçaklanması" şeklinde değerlendirdi.
ÖNE ÇIKAN VİDEO
Yüzyılın Anlaşması
ABD Başkanı Donald Trump'ın İsrail-Filistin meselesinin çözümü konusunda öne sürdüğü, Suudi Arabistan, Birleşik Arapları Emirlikleri (BAE) ve Mısır'ın da destek verdiği belirtilen "Yüzyılın Anlaşması" planının, Filistin devletini kurmak için Sina topraklarının bir bölümünün alınmasını öngördüğü ileri sürülüyor.
Planın, Kudüs'ün tamamının İsrail'e bırakılması ve Batı Şeria'daki yasa dışı Yahudi yerleşim birimlerinin büyük bölümünün varlığını sürdürmesi gibi Filistinlilerin aleyhine olan maddeler içerdiği de belirtiliyor.
İsrail tarafından yerlerinden edilen 6 milyona yakın Filistinli mültecinin geri dönüş hakkı konusuna yer verilmediği dile getirilen planda, Filistin tarafına birtakım maddi yardımlar ile Kudüs'ün kenar mahallelerinden birinin başkent olarak önerildiği ifade ediliyor.