• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0

Adakla ilgili şartlar nelerdir?

Yeniakit Publisher
2019-11-06 18:40:00 -
Adakla ilgili şartlar nelerdir?

Adak “kişinin sorumlu olmadığı halde farz veya vacip cinsinden bir ibadeti yapacağına dair Allah Teâla’ya söz vererek o ibadeti kendisine borç kılması”dır. Peki, adakla ilgili şartlar nelerdir?

Adak “kişinin sorumlu olmadığı halde farz veya vacip cinsinden bir ibadeti yapacağına dair Allah Teâla’ya söz vererek o ibadeti kendisine borç kılması”dır. Peki, adakla ilgili şartlar nelerdir? 

Adak nedir?

Adak, Arapça’da mezir (nezr) olarak adlandırılır. Fıkıh dilinde ise adak "bir kimsenin dinen yükümlü olmadığı halde ibadet cinsinden bir şeyi kendisi için vacip kılması" anlamındadır. Kısacası adak, “kişinin sorumlu olmadığı halde farz veya vacip cinsinden bir ibadeti yapacağına dair Allah Teâla’ya söz vererek o ibadeti kendisine borç kılması”dır (Mevsılî, el-İhtiyâr, III, 445).

Adağın önemi nedir?

Sağlık ya da iş için birçok kişi adakta bulunur. Dinimize göre Allah’a verilen sözün tutulması son derece kıymetlidir. Bu nedenle adak sözü verdiyseniz bunu mutlaka yerine getirmelisiniz.

Adakla ilgili şartlar nelerdir?

Verilen adak yerine getirilirken bir takım hususlara dikkat edilmelidir. Adağın geçerli olabilmesi için bu hususlara kesinlikle dikkat edilmelidir. İşte, adakla ilgili şartlar…

a) Adanan şeyin cinsinden bir farz veya vacip ibadetin bulunması gerekir. Mesela namaz kılmayı, oruç tutmayı, sadaka vermeyi, kurban kesmeyi konu alan adaklar geçerlidir. Hasta ziyareti veya mevlid okutma adak konusu olmaz. Türbelerde mum yakma, horoz kesme, bez bağlama, şeker ve helva dağıtma gibi halk arasında görülen adak âdetlerinin İslam’da yeri yoktur.
ÖNE ÇIKAN VİDEO

b) Adanan şey bizzat hedeflenen (maksut) ibadet cinsinden olmalı, başka bir ibadete vesile olan bir ibadet olmamalıdır. Mesela abdest almayı, ezan ve kamet okumayı, mescide girmeyi konu alan adak geçerli olmaz.

c) Adanan husus, adayan şahsın o anda veya daha sonra yapması gereken farz veya vacip bir ibadet olmamalıdır. Kılmakla mükellef olduğu namaz, tutmakla mükellef olduğu Ramazan orucu adak konusu olmaz.

d) Adanan şeyin meydana gelmesi ve yapılması maddeten ve dinen mümkün ve meşru olmalı, adak mal ise adayan şahsın mülkiyetinde bulunmalıdır. Bir kimsenin sahip olmadığı muayyen bir malı adaması geçersiz, sahip olduğundan fazlasını adaması hâlinde ise sadece sahip olduğu kadarı hakkında geçerlidir. Ancak bir kimsenin ileride sahip olması kuvvetle muhtemel bir malla ilgili adağı geçerli sayılır. Mesela ileride miras yoluyla sahip olacağı malın adanması böyledir. Adak, başkasının mülkiyetinde bulunan bir malla ilgili olmamalıdır.

e) Adanan fiil Allah’a isyanı, bid’at, günah ve mâsiyeti içermemelidir. Böyle olması halinde adak geçersiz olur (Kâsânî, Bedâi‘, V, 82-92; el-Fetâva’l-Hindiyye, I, 229).

Meydana gelmesi istenmeyen bir şarta bağlı olarak adakta bulunan şahısların, Allah’a verdiği bu sözde durması gerekir. Mesela “Bir daha içki içmeyeceğim, içersem bir ay oruç tutayım.” şeklinde adakta bulunma böyledir. Fakat istenmeyen şart gerçekleşirse, dilerse adadığı şeyi yerine getirir, dilerse yemin kefareti öder. Hanefîler bu durumda yemin kefareti ödemenin daha isabetli bir davranış olacağı görüşündedir. Çünkü bu ahitleşme yemin sayılmaktadır (İbn Âbidîn, Reddü’l-muhtâr, V, 507, 521).

 

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23