2019-09-22 10:00:41 Güllerin ve lavantaların diyarı Isparta'da gezilecek yerler
Göller Yöresi’ndeki güllerin ve lavantaların şehri Isparta…
Göller Yöresi’ndeki güllerin ve lavantaların şehri Isparta…
Ve bu gezide lavantalarla ilgili unutamayacağımız bir anı.
Turumuza Isparta’ya 41 kilometre uzaklıktaki Keçiborlu ilçesinin Kuyucak köyündeki lavanta bahçeleriyle başlamak istedik.
Uzun bir yolculuktan sonra mosmor lavantaların kucağına düşeceğimizi sanmıştık. Nerdee?
Yol bitmek bilmiyor, bizim suratlar morarıyor, ama mosmor lavantalar hiçbir yerde görünmüyordu.
Yollarda tek tük rastladığımız insanlar da hiçbir şey söylemedi.
Güç bela Kuyucak Köyü’ne ulaştık. Orada 12 yaşlarında turistlik eşya satıcısı bir kız, ağzından fışkıran sakızıyla ‘Temmuzun onbeşinde gelcektiniz abi, şimdi yok ki’ dedi.
Eylül ayında gitmiştik ve haziranda başlayıp ağustosta son bulan lavanta zamanı tabi ki sona ermişti.
Bunu hiç hesaplamadan geldiğimiz için önce kendimize kızdık, sonra halimize epey güldük.
Buraya kadar gelmişken bari lavantalı birer dondurma yiyelim dedik.
Dondurma satan amca üç gün önce sezonu kapattığını söyleyince onu da yiyemedik.
Sabahattin Ali’nin ‘Kuyucaklı Yusuf’ adlı kitabını konuşarak girdiğimiz köyden elimiz ve fotoğraf makinemiz boş çıktık.
Ve bir süre yolculuktan sonra Isparta’nın merkezine geldik. Her yerde gül ürünleri ve gül sembolleri…
İlk olarak, Isparta valisi Firdevs Bey tarafından 1561 yılında yaptırılan Firdevs Bey Kapalı Çarşısı’na gittik.
Farklı meslek gruplarından on iki esnafa ev sahipliği yapan bedestende hediyelik eşyalar ve yöresel ürünler vardı.
Merkezde ‘Mimar Sinan heykeli’ ve ‘Üzüm heykeli’.
Binlerce yıl önce Isparta’ya gelen ve dağlarında bulunan siyah üzümü temsilen Isparta Belediyesi Ahşap Sanat Merkezi’nin yaptığı dev çalışma merkezde sergilenmiş.
Bir yüzünde Allah’ın 99 isminin yer aldığı, diğer tarafta hilaller ile yıldızların bulunduğu ve 3500 taneden oluşan üzüm salkımı ve yaprakları emsalsiz…
Yine Isparta’nın Osmanlı dönemine ait 455 yıllık pazarı ‘Eski Üzüm Pazarı’.
Eskiden tacirlerin eşek sırtında başka yerlerden getirdikleri üzümleri sattıkları pazarmış burası.
Adı kalmış, kendi kalmamış. Günümüzde artık ‘Mimar Sinan Çarşısı’ olarak adlandırılmış.
İkişer katlı toplam 120 işyerinin bulunduğu bir pazar…
Merkezde Mimar Sinan (Firdevs Bey) Camii…
1561 yılında Kanuni döneminde Isparta valisi Firdevs Bey tarafından yaptırılmış.
Mimar Sinan’ın Isparta’daki tek eseri.
143 yıl öncesinden Sakal-ı Şerif’in hediye edildiği sütunsuz cami… 455 yıldır ibadete açık.
Yine merkezde Kavaklı (Abdi Paşa) Camii…
1782 yılında harap durumdaki Kadı Mescidi yıktırılarak yerine bu cami yapılmış.
Türkiye’nin ilk çinili camisi. Ve 1569 yılında yaptırılan Halil Hamid Paşa (İplikçi) Camii.
Caminin bulunduğu yerde ‘İplik Pazarı’ kurulduğu için ‘İplikçi Camii’ olarak adlandırılmış.
1782 yılında ilaveler yapan Halil Hamid Paşa’dan dolayı ‘Halil Hamid Paşa Camii’ olarak da adlandırılmış.
Caminin önüne kurulan organik pazarı da gezdik. Ve bu güzel şehirden ayrıldık.
WhatsApp İhbar Hattı
+90 (553) 313 94 23