• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Abdurrahman Dilipak
Abdurrahman Dilipak
TÜM YAZILARI

Kendir file

13 Ocak 2019
A


Abdurrahman Dilipak İletişim: [email protected]

Biz uyuşturucu ile mücadele ededuralım, Şeytan boş durmuyor. ABD’deki Insys Therapeutics ilaç firmasının eski CEO’su Michael L. Babich bağımlılık yapan ilacı doktorlara ve eczanelere reçetelendirmeleri için rüşvet verdiğini kabul etti. Tek risk bu mu? İlaç, gıda, gazeteler, Rd-Tv, Spor, eğlence sektörü hep onlara çalışıyor. Sporcuların kullandıkları doping ya da enerji içecekleri, Cola, gazoz ve tabii biradan başlayarak her türlü alkollü içecek cehenneme giden yolda Şeytanın oltasına takılan yem gibi. Fuhuş, kumar, alkol, adrenalin tutkusu, keyf hepsi bu cehenneme odun taşıyor.

Uyuşturucu dediğiniz Eroin, Esrar ya da Bonzai’den ibaret değil.

Bir de Mafia ile başedemezseniz, Mediayı ve eğlence sektörünü, bu sanatçı denilen rol modelleri kontrol altına alamazsanız, bu mücadelede başarı şansınız sıfır.

Bir de temelde inanç, ahlak, cahillik diye başımız da bir bela var. İnsanları, fuhuşa, kumara, uyuşturucuya yönlendiren sebebleri psikolojik, psiko sosyal, sosyo politik şartları ıslah etmezseniz sonuç bu. Burada sorun tek başına politik, ekonomik, polisiye bir konu değil. Ya da sadece yasa çıkararak bürokratik denetimle bu işin üstesinden gelemeyiz. Bunlar olacak ama, aile, çevre, okul, piyasa bu konuda son derece önemli. Bu bugünün meselesi değil. Tarihten gelen bir risk. Bu ahlak anlayışı, bu seküler akıl, bu hedonist kafaların ifsadı karşısında işimiz zor.

Bakın, Eroin biyolojik bağımlılık yapar, Esrar Psikolojik. En büyük tahrip ve kriminal risk Bonzaide.. En ucuz, en kolay ulaşılanı da bu. Kimyasal uyarıcılardan Aseton ve Solvent her yerde bol miktarda bulunur. Nasıl kontrol edeceksiniz. Oradan başlayan birini bağımlı hale geldikten sonra zapt edemezsiniz. Kendine de çevresine de zarar verebilir.. Bu kişi Mafyanın eline düşer. Mafyanın müşterisi ve sermayesi olur. İK’sına dönüşür.

Esrarı aslında kontrol ederek, çekvalf’i tersine çevirebiliriz. Hintkeneviri bir risk olmaktan çıkıp, fırsata, imkana dönüşebilir. SGK esrar preperatları üretsin ve doktor kontrolünü kabul eden herkese eczaneler ya da aile hekimlikleri üzerinden, 3 ayda bir muayene şartı ile ilaç olarak bedava versin. Bu kişilerin, aile, iş ve çevrelerini bilgilendirsin. Hem bu kişileri takibe alalım, hem Mafyanın elinden kurtaralım, hem de Mafia’nın elinden esrarı kurtaralım.

Bakın ele geçen esrarı yakıyorlar. Yapmayın. Onun sadece dişisinin tepesindeki filizde esrar var. Yoksa bu bitki gerçekten muhteşem bir bitki. Ezin, parçalayın, ama toprakta kalsın. Üzerine organik gübre atın esrar kullanılmaz olur. Toprak atın yine aynı. Ama yakmayın.

Bu bitki, Sümer tabletlerinde “insanlığa hediye olarak” verilen, dünya derin devletinin tepesindekiler tarafından yasaklatılan muhteşem bir bitki

Bizim Kendir Platformu Cumhurbaşkanına açıklamalarından dolayı bir teşekkür mesajı gönderme kararı aldı. Arz edilmesi düşünülen konular arasında şu düşünceler de vardı:   biyobozunur sarf malzemeleri”nden, “tabiatta çözülen poşet” gibi tükettiklerimize, tabiata zarar vermeyen kozmetik ürünler ve ormanlarımızı kurtaracak “Yerli ve Milli” kağıt sanayimizde kadar endüstriyel alanda kenevir 2500 temel, 50.000 nihai sınai üründe kullanılabilmektedir.  Bu ürün petrolden petro kimyaya, tıbdan gıdaya, kozmetikten mobilyaya, tekstilden kağıda, otomotiv sanayiinden inşaata, savunma sanayiine kadar her alanda kullanım alanı olan, havayı suyu, toprağı arıtan, bal ve her türlü meyve ve sebzenin kalite ve verimliliğini artıran, yılda üç kez ürün veren, zirai ilaç ve gübre istemeyen bir üründen söz ediyoruz. Bu aynı zamanda  gerçek bir “Köye  Dönüş”  projesinin lokomotifi olabilir.  Bu ürünün ekonomiye kazandırılması için yüksek maliyetli ve zaman alan yatırımlara gerek yoktur. Tekbaşına bu ürün mevcut cari açığı kapatma kapasitesine sahip bir üründür. Bakın gıda ambalajı için, tekstilde bakteri ve radyasyondan kurtulmak için hayati öneme sahip bir konu. Bu bitki, sadece insan, hayvan, bitki için değil, hava, su, toprak için bir umud vesilesi olabilir.

Bakın, kanser ve şeker hastalığının ilacı burada. Solventlere göre daha düşük kriminal ve biyolojik risk oluşturan kenevirin yasaklanması doğru bir tercih olmasa gerek. Kenevir’in sadece dişisinin tepe filizinde THC vardır. Bu madde aslında aynı zamanda kontrollü bir şekilde doktor nezaretinde Eroin ve Bonzai bağımlılarının tedavisinde doğru bir gaye ile de kullanılabilir. 

Önümüzdeki günlerde “İstanbul Aydın Üniversitesi”yle ve “ASAM Kendir Enstitüsü” “2. Kendir Çalıştayı”na inşallah konuyla ilgili herkes katılır.  Tabiat dostu” bu yeşil hazinemizin; Cumhurbaşkanımızın açıklamasından sonra daha fazla ilgi ve destek göreceğini ümid ediyorum.

Bu konuda üniversitelerimize büyük sorumluluk düşüyor. İktisad, sağlık, gıda, endüstri, hukuk, eczacılık, ilahiyat gibi birçok alanda akademik çalışmalar yapılması gerekiyor.

TOBB, İTO gibi meslek odaları, örgütleri, SİAD’ların bu konuyla ilgilenmeleri gerekiyor.

Beştepe desteğini açıkladı, şimdi sıra, Adalet, İçişleri, Gıda Tarım, Hazine, Sanayi, Ticaret-Gümrük Bakanlıklarının konuya el atmalarında. Artık Media da Beştepe’den işaret aldıktan sonra bu konuyla ilgilenir inşallah.

Kenevir/Kendir file, aslında “poşetten kurtulma”dan daha önemlisi, Kendir’e/Kenevir’e iade-i itibar açısından son derece önemli. Önce sanırım mevzuatın ıslahı, arkasından, bu konuda ciddi bir şekilde muafiyet ve teşvik gerekli. Uyuşturucu ile mücadelede anlayışın değiştirilmesi gerek.

Bakın sırada e-uyuşturucular var. Siber-uyuşturucular var. Bu tehdide ne kadar hazırız mesela. Endorfin, (Endorphin), vücutta bulunan morfin; opiat benzeri etki gösteren peptit yapıda hormonlardır. Hipofiz bezi ön lobu tarafından sentezlenir ve salgılanırlar. Bu uyarıcı dışarıdan beynin kimyasal ya da elektronik müdahalelerle uyarılması sonucu  salgılanması mümkün. Yani insan bedeni doğrudan üretebilir. Adrenalin de öyle mesela.

İnsan beynini etkileyip, belli hormonların salgılanması komutunu veren, bilgisayardan suya yüklenebilen, “e-water” dedikleri ürünler var artık. Artık cep telefonu ile gönderilen mesajlarla, suyun içine daldıracağınız bir iletken üzerinden, suya yüklenecek elektro manyetik dalgalarla beyninizde limonata tadını alacağınız uygulamalar servis edilmeye başladı bile. Yani arkadaşınıza cep telefonundan limonata ısmarlayabileceğiniz gibi, ona uyuşturucu da gönderebilirsiniz, ya da onun sevdiği bir müziğin içine gizlenmiş bir subliminal bir mesajla, onu intihara yönlendirebilir ya da kalp krizine sebeb olabilir, cinayet işletebilirsiniz.  Bu konuda bizde bir çalışma var mı? Benzer yöntemlerle tedavi de mümkün. Ama buna yasalar engel. Kesinlikle yasaların ıslahı gerek. Uyuşturucuların biyolojik ve psikolojik bağımlılık yapmasına, kriminal risk katsayısına ve biyolojik tahrib gücüne göre yeniden tanımlanması gerekiyor. Tehdit algısının kullanıcıdan çok üretici ve ticaretine yönlendirilmesi gerekiyor.

Def-i mazarrat, celbi menafiden evladır. Tehdid ve fırsat iç içe. Umarım cep telefonlarını toplatmayı düşünmüyorsunuzdur. Melek ve Şeytan, cennet ve cehennem, mektep ve meyhane size cep telefonunuz kadar yakın. Selâm ve dua ile.

 

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23