• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Ali Akben
Ali Akben
TÜM YAZILARI

Ah İran Ah

12 Ocak 2020
A


Ali Akben İletişim:

İran devriminin olduğu yıllarda İstanbul’da tıp tahsili yapan bir öğrenciydim. Gençlik yıllarının heyecanı, yakın arkadaşların devrimle ilgili olumlu duruşları, dünyada yükselen İslam algısı ve adı İslam olan bir cumhuriyet hepsinden önemlisi de Amerikan emperyalizminin bugünkü kadar olmasa da dünyamızı yaşanmaz hale getirmesinin biz gençler üzerinde oluşturduğu farklı bir duruş tarzı. Hepsinin ortak paydada sebebi olarak o yıllarda İran’cı olmak in idi. 

Her akşam arkadaşlarla oturup İran İslam Cumhuriyetinin sesi radyosunu dinleyerek mevcut heyecanımızı kat be kat artırmak birçok arkadaşımız için birinci derece öncelik idi.

Irak savaşı yıllarında bir nebze olsun içimde acaba ile başlayan duygular belirmeye başladı. O yıllarda ölen ve öldürenin Müslüman olmasını anlamak belki biraz zordu ancak son yıllarda sahneye çıkan yeni figüranlarla bunun ne demek olduğunu elbette çok iyi anlıyor ve gençlere anlatıyoruz. 

İslam âlimi olmadığım için Sıffin savaşından başlayarak günümüze kadar süreci kronolojik olarak aktaracak değilim. Ancak İran, İslam alemi için güvenilir sırt sırta dayanılacak bir ülke değil ve her geçen gün de bunun emarelerini açık seçik olarak gözlemliyoruz.

Son günlerin İran figürünü hep beraber gözlemliyor ve tarihe not olarak düşüyoruz. Takiyye kültürü Şia geleneğinde ibadet olarak algılandığı için olsa gerek Allah birdir sözleri dışındaki her türlü söylem ve eylemine kuşku ile bakmak gerekiyor.

Suriye ve Yemen’de İran’ın yediği herzelerin baş sorumlusu olan komutanlarının garip bir şekilde büyük şeytan tarafından ortadan yok edilmesi önümüzdeki günlerde daha çok tartışılıp kafaları daha da bulandıracak gibi.

Amerika üssüne attığı füzelerle buhar olan onlarca küçük şeytanı(!) şu ana kadar izini tozunu gören olmadı ancak kendi uçağını füze ile vurarak 180 masum insanı diri diri yakmasını tüm dünya hayret ve ibretle takip etti. Özür dilemek vs. hepsi boş şeyler. Mazlumlardan aldığı ahlar ve yüzbinlerce Müslümanın canına namusuna tasallut etmenin vertikal cezası bu olsa gerek. 

Konuştukça batmak 

İBB başkanı, aklını kullanıp medyadan uzak kalarak kaybettiği itibarını yeniden kazanmaya çalışıyordu. Bugüne kadar herhangi bir icraatını görmedik ama yazılı ve görsel basını böyle ulu orta kullanarak çamlar yarmaya devam ederse kendine güvenerek rey verenlerin umudu olmaktan çıkacak.

Geçen hafta bir televizyonda arz-ı endam edince programı pür dikkat izledim. Huyunda suyunda bir değişim olmuş mu diye merak ediyordum. Eski tas eski hamam maalesef. Huylu huyundan vazgeçmiyor.

Bir dakika önce söylediğini unutup(!) dakikasında yalanlayarak seçim sürecinden hafızalarda kalan garabetlerini tazelemiş oldu. Dedi demedi. Oldu olmadı. Tetikler tetiklemez…

Mübarek 180 derece kıvırmak dansözlere bile zor gelen bir hareket. Bu milletin kahır ekseriyetini cahil, gerici bir şeyden anlamaz görebilirsin. Ama milletin ferasetinden korkulması gerektiğini de ağababaların çok iyi bilirler.

Göbeğini kaşıyıp dursa, makarna ile doysa ve yan gelip yatmayı da sevse sandık başına gittiğinde ne yapması gerekiyorsa onu yapıyor ve bir ayağı balda diğer ayağı yağda sırca köşk sahiplerini yanıltmaya devam ediyor.

Sen şehreminisin. Yani hadim-hademesin. Böbürlenmek kibirlenmek senin neyine. Bu kibir bu afra tafra kime ve ne için?

Bu milletin kül yutmayacağını bilmenizde fayda var. Verdiğin onlarca ciddi söz var. Ben en basitinden sormak isterim. Sömestr tatili geldi, hâlâ vaat ettiğin bursların dağıtımına başlayamadın. Yaptığın örtülü zamların adını fiyat ayarlamak olarak değiştirmek dışında seçildiğin günden bugüne cek cak dışında vatandaşlar bir icraatına şahit olmadı.

Güvendiğin dağlara kar yağmış olmalı ki, mal bulmuş mağribici gibi Kanal İstanbul’a sarıldın.

Ağababaların, köprülere takılmış ve yaptırmam da yaptırmam nakaratı ile tuzu kuruları uzun süre uyutmuştu. Sen de kötü bir taklit ile kanalı yaptırmam da yaptırmam şarkısı ile aynı hatayı yapıyorsun.

Bırak da konunun uzmanı insanlar enine boyuna bu meseleyi tartışıp milletin hayrına en doğru kararı versinler.

Başkan demek her şeyden anlayan demek değil ve olmamalı da. Böyle önemli bir konuda referandum gibi kafa bulandırıcı yollar zaten paramparça olmuş vatandaşımızı daha da parçalar ve böler. Dünyanın çivisinin çıktığı bu günlerde daha fazla bölünüp parçalanmamızdan medet uman gözler üzerimizde ve zaman kolluyorlar.

Böl parçala ve yut güruhunun piyonu olmak istemeyenler birlik hamurunun mayasını bozmasın. Pişmiş pilava su katmasın. Şerre fren hayra gaz olmak temennilerimle …

Bugünlük de bu kadar.

Kalın sağlıcakla. 

 

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

Mustafa

Ali abi muhteşem zihnine o güzel aklına sağlık Teşekkürler değerli doktorum

İran: öküzlerden kurulu bir ordu;

Erbakancı bazı arkadaşlar İran için: "2000 yıllık medeniyet yaw, çok köklü bir ülke" diyorlar. Şu anki pkk' nın Mahzun Kobani' si gibi (he, he, hee) bolca generalleri var ellerinde. Hepsi hanzo inşaat ameleliğinden ayrılma ve Suriyede Esed' in emrinde çalışıyorlar şimdilerde. Hani geçmişte bizde de vardı ama çok eski: hamam tellağı patrona Halil (patrona korgeneral demekmiş bu arada), kabakçı mustafa, serseri dilaver vs..
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23