• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Ali Akben
Ali Akben
TÜM YAZILARI

Aklımızla Dalga Geçmeyin

20 Mart 2016
A


Ali Akben İletişim:

Geçmişten günümüze tarihi gerçekleri hızlı bir şekilde hatırlayarak bugünümüzü tahlil edersek daha az hata yaparız kanaatindeyim. Zaman çok hızlı akıyor. Engellemek şöyle dursun, içinde yaptığımız yolculukta yaşadıklarımız da bir çoklarımız tarafından doğru okunmuyor.

Yanı başımızda, içerde ve dışarda cereyan eden olayları okumamız, yorumlamamız bile tezatlarla dolu. Birinin “ak” dediğine, diğeri tam zıddı ile “kara” diyebiliyor. İnsanlar sanki renk körü. Harfler, kelimeler, rakamlar aynı; fakat anlamları farklı algılanıyor. Renkler ve tonları hafızalarımızdan silinmiş adeta.

Etrafımız dört bir yandan ihanet şebekeleri ile muhasara altına alınmış. Aklımızla dalga geçen zeka özürlüler cambaza bak uyanıklığı ile bizi uyutmaya çalışıyor. Ne kadar da gülünç olduklarını rezilliklerinin ayyuka çıkmışlığını sağır sultanın dahi duyduğundan bî haberler.

İnsan ancak aklını, vicdanını, insafını, iz’anını satarsa bu kadar rezil rüsva olur. Satacak başka bir şeyi kalmayınca da cami duvarına defi hacete yatar. Hangi pencereden bakarsak bakalım, göreceğimiz çıplak uyarıcı gerçeklere bu kafada bulunan gözler maalesef kör, kulaklar sağır. 

Son günlerde içerde ve dışarda ciddi olarak gözümüze batan ihanet yüklü gerçeklere bir baksak, gördüklerimizi akıl süzgecinden geçirerek uyuyanlarımızı uyandırabilir miyiz acaba. Suriye’de döndürülen dolaplara bu gözle baksak mesela. İçimizdeki Putinist kafalılar uyanır mı dersiniz. Ya da ülkemizin doğusunu yaşanmaz hale getiren kuklaların oyununa kör ve sağır kalmayı tercih edenlerde ibre akl-ı selime kayabilir mi? Aynı soru kukla oynatıcılara da sorulabilir. 

Benzer sorular, yıllar önce yaşamış dedelerimize sorulduğunda verdikleri cevapları merak edenler bir araştırsın bakalım. O zamanın şartlarında iletişim ve bilgi kirliliği bu boyutlarda değildi kolaycılığı ile onlar paçalarını kurtarabildiler mi? Onu ancak Allah bilir. Bugün bilgi kirliliği o günden elbette daha fazla. Bu mazeret bizi kurtarır mı? Sorular çok. Cevap vermek ise yürek gerektirir. Mertlik gerektirir.

Hainlik yaftası ile yaşamak ve ölürken bu yaftanın boyunlarımızda olması ne kötü bir son. İnat ve ben bilirim hezeyanı hüsranımız olmasın. Yol yakınken dönme erdemi bizi yüceltsin ki, ilerde insanlığımızdan utanacak günlerle karşılaşmayalım. Torunlarımızdan utanacağımız eylemlerle anılmayalım. 

BU MİLLET

Hamaset ve ırkçılık yapacak değilim. Ancak bu millet zillete düşmemiş ihanete prim vermemiş akl-ı selimi ile nerde ne yapacağını ispat etmiştir. Nerde daralsa bunalsa orda Rabbi imdadına yetişmiş. Örnek çok. Dün sene-i devriyesini gururlanarak kutladığımız Çanakkale yeter de, artar da. 

Son bir haftalık süreci ve yaşadıklarımızı hatırlayalım. Acı üstüne acı, şehitlerimizi daha toprağa vermeden belhum adallar algı satma operasyonlarına başladı bile. Algı üstüne algı. Yersek senaryodan bol bir şey yok.

Yemeyeceğiz. Oyununuza gelmeyeceğiz. Size hayal ettiğiniz mutluluğu ve sevinci yaşatmayacağız. And olsun ki bu hataya düşmeyeceğiz. Çatlasanız da, patlasanız da bu millet sizi şaşırtmaya devam edecek. Milyonları topladığınız meydanlarda ancak kendiniz çalıp kendiniz oynayacaksınız.

Değerli dostlar bu alçak güruh insanlık tarihi ile var olmuş ve kıyamete kadar da maalesef var olacak. Bu gerçeklikten dolayı Rabbimiz bu güruhla mücadele etmemiz için Kur’an-ı Kerim’de sayısız kıssalarla kullarına uyarıda bulunuyor.

Aklımıza hitap ediyor. Kulaklarımızla duyup gözümüzle gördüğümüz olaylara bile aklımızı kullanarak yaklaşmamızı emrediyor. Bize hayır gibi gelenlerde şer olabileceğini, şer gibi gelenlerde ise hayır olabileceğini söylüyor.

Gün dayanışma bir olma ve birlik olma günü. Cennetmekan Abdülhamid Han Hazretlerinin değerini ancak bu günlerde anlayabildiğimiz, izlediği ince siyasetle dünyayı dize getirdiği günlerdeki gibi günlerden bir daha geçiyoruz. O günlerin aydınları akl-ı selim sahipleri duruşlarındaki yanlışı iş işten geçtikten sonra anlayarak pişmanlıklarını haykırmışlardı.

Bu kez aynı hataya düşmeyelim. Şehit kanı ile kazanılmış bu cennet vatanı ihanet kusan yerli yabacı hainlere ve dost maskeli düşmanlara karşı korumada aramıza giren insan müsveddesi şeytanları kovalayalım. Nefislerimize ağır gelse de gerçeklere sarılmaktan başka çaremiz yok.

Aslında başka düşman aramaya da gerek yok. En büyük düşman içimizde can evimizde besleyip büyüttüğümüz nefislerimiz. Onunla mücadele etmenin adı bu gerçeklikten dolayı büyük cihad.

Devletimizle; kim olursa olsun savaşa tutuşmuş gaflet uykusundaki insanlar da şunu iyi bilsin ve bellesin: Devletimizle savaşarak galip olmuş bir güruh tarih boyu olmamış ve hiç de olmayacak. 

Terörün tek hedefi yaydığı yaygara ile kaos ve kargaşa yaratmak. Bu oyuna gelmeyeceğiz. Nerden ve kimden gelirse gelsin her türlü bilgiyi paylaşmadan önce akıl süzgecinden geçirelim yeter. 

Bugünlük te bu kadar. 

Kalın sağlıcakla.

Dün sabah güzel İstanbul’umuzun göbeği Beyoğlu’nda meydana gelen patlamayı kınıyorum..

 

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23