• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Ali Akben
Ali Akben
TÜM YAZILARI

Çekici terörü

09 Şubat 2020
A


Ali Akben İletişim:

Sayın İçişleri Bakanıma arzımdır. Birliğimize göz dikmiş dış destekli ayrılıkçı terörün belini kırarak büyük oranda çözdünüz.  Gece gündüz demeden kelle koltukta cesurca dik durarak azgın azınlığın hevesini kursaklarında bırakarak etkisizleştirdiniz. Bu millet bu gerçekliği bildiği, gördüğü için zatınıza ayrı bir teveccüh gösteriyor. 

Şimdi sıra çekici teröründe. Her ne kadar bazı tedbirler alınarak çözüm için gayret edilse de sahada bu terör bitmedi ve nerede ise aynı hızla devam ediyor.  Anlaşmalı otoparklar dolup taşıyor. Çekiciler vızır vızır çalışarak durumdan vazife çıkarma peşindeler. 

Hafta içinde İstanbul Bahçelievler devlet hastanesinin yanındaki caddede bu terör azmış ve çözüm olarak yayınladığınız bildirideki şartlarla ilgisiz bayağı bir araç çekilerek otoparkçı, çekici ve prim alanların cebi para görmüş. 

Bir meslektaşım da geçen hafta İstanbul’da Fatih Akdeniz Caddesinde bu terörün yeniden hortladığını görüp, görevli(!) kişiye yeni uygulamadan bahsetmek istemiş ama nafile. Görevli memur dinlememiş bile. 

Aklıma kötü şeyler gelmiyor değil. “Kripto Fetö bu işin neresinde?” diye sorasım geliyor. Malum geçen seçim döneminde dört koldan çalışarak bayağı iş (!) becerip, zaten yıpranmış olan mevcut iktidara epey bir rey kaybettirmişlerdi. 

Malum su uyur düşman uyumaz. Devletimizin güvenerek sırtını dayadığı o kadar çok kripto eleman var ki, şüphe etmemek elde değil. 

Ne kadar temizlenirlerse temizlensin bunların kokusu daha epey bir süre burun kemiklerimizi sızlatmaya devam edecek. 

Siyasi ayak ile ilgili yapılan çalışma bir an önce sonlansa da ulu orta öten muhalif seslerin gürültüsünden patırtısından kurtulsak. Kimi mağdur edebiyatı ile kimi demagoji ile kimi de haklı serzenişlerle bu işin daha fazla uzatılmasından rahatsızlığını beyan ediyor. 

CHP’den yükselen gürültüye itibarım sıfır. Bu aziz millete çektirdiklerini bilen gören ve yaşayan biriyim. “Allah bir” dışında söylediği hiçbir şeye inanmadığım bir parti olunca onun siyasi ayak tuzağına dikkat edilmelidir diye düşünüyorum. 

Oturduğum sitede araçlarını uluorta park eden komşularımıza yönetim basit bir para cezası kararı alınca aracını site yüzüne bırakan kimse kalmamıştı. Para cezası hem caydırıcı hem de mağduriyeti az olan ve masraf gerektirmeyen bir uygulama.  Kişileri bir daha aynı hatayı yapma ile ilgili de caydırıcılığı yüksek. 

Panik, küfür, kırılma, darılma, küskünlük ve kızgınlık da yok. Yanlışın bedelini ödemek dışında abartılı da değil. Zaman içerisinde etkinliği görülecek ve bu mesele önemli ölçüde basit bir önlemle halledilecektir.  Yeter ki ikide bir af çıkarılarak kurallara uyan vatandaşlarımız mağdur edilip enayi yerine konulmasın. 

Ayar sırası ulaşımda

Adam terminolojinin omurgası ile oynadı. Zammın adı epeydir fiyat ayarı olarak değişti, birkaç cılız sesten başka ne hikmetse kimseden tık yok. İBB başkanı daha önce de bu yolla ekmeği, suyu, taksi ve otopark ücretlerini aynı mantıkla ayar çekiyorum diyerek artırmış ve yine kimseden “kardeşim ne oluyor; sözün ile özün arasında bir zıtlık var” dememiş, aksine enkaz edebiyatı ile durumu geçiştirmeye çalışıp, geçmiş dönemi suçlamıştı. 

Hafızayı beşer işte, insanoğlu unutuyor hatta unuttuğunu da unutuyor. Ancak verilen sözlerin üzerinden daha bir yıl geçmediği için afişler ve işkembeden atıp tutmalar hafızalarımızda yerini koruyor. Sınırsız vaatler bir bir akıllara gelip, ne oluyor diye soranlarımız oluyor. 

Vaatlere bakılırsa; Ekmek, süt, su bedava dağıtılacak ve israf önlenerek buradan elde edilen kaynakla bütçe delinmeden bu iş hallolacaktı. 

Ülkemizde dün dündür mantığı hâlâ primli olduğundan olsa gerek seçim sürecinde atıp tutmalar nasıl olsa yerine getirmeyeceğim mantığı ile bol keseden ve ölçüsüz oluyor. 

“Her şey çok güzel olacak” ile başlayan propaganda özellikle genç seçmenler üzerinde bayağı etkili olmuş ve hazret başkan seçilmişti. 

Beklenti çok yüksek perdelerden açıldığı için bugüne kadar gelindi ancak mızrak çuvala sığmaz oldu ve gaf üstüne gaf, laf üstüne laf edebiyatı daha fazla prim yapmadan çöktü. 

Şimdi ne yapmalı?

Bu sorunun cevabını hazretin eylem ve söylemlerinden anlıyoruz. Polemik, demagoji ve laf ebeliği ile soysuz medyanın atıp tutucularını da besleyerek, Kanal İstanbul üzerinden durumdan vazife çıkarma peşinde.  İstanbul Havaalanı ile ilgili beklentiler gerçekleşmeyip, havaalanı kâr edip devlete vergi de ödeyince ellerinde tek kalan son umut Kanal İstanbul. 

Bu makaleyi yazdığım yer Dubai. Birleşik Arap Emirliklerinin kültür ve turizm başşehri. Burayı ziyaret edenler bilirler. Şehir kum çölü üzerinde kurulu. Basra Körfezine kıyısı yetersiz. İngiliz aklı olsa gerek, çölün ortasına hilal şeklinde bir kanal açılarak kıyı şeridi bir anda dört beş kat artırılıp turistik tesislerle donatılmış. Nüfusu bizden çok küçük olmasına rağmen yıllık turist sayısı nerede ise bizimkine yakın. 

Dubai adeta bir kanallar şehri. İrili ufaklı kanallar Basra Körfezinin tüm nimetlerinden maksimum yararlanarak Ortadoğu, Asya ve Afrika’nın turizm ve ticaret merkezi olmuş. 

Bizdeki nakıs beyinler de yaptırmam da yaptırmam hastalığının etkisi altında tamtamcı şarkısı ile sempatizanlarını uyuşturmak ve uyutmakla meşgul. 

“Şerre gaz, hayra fren” kafalarla bugünlere gelmemiz, birçok “olmaz” denen şeyi gerçekleştirmemiz büyük başarı.. Rabbim birliğimizi dirliğimizi bozmasın. İçimizdeki azgın azınlık yüzünden bizleri helak eylemesin. Amin

Metrekare başına düşen hain sayısına bakıldığında dünya ölçeğinde ilk sıraları kimselere bırakmayan ülkemiz içinde barınan satılmışlardan bir kurtulsa işler rayına oturacak, sessiz yığınlar, masum ve mazlumların yüzü gülecek ama... 

Evet ama görünen manzaraya baktıkça umudum azalıyor. Durumdan vazife çıkarıcı güruhun yediği herzeleri gördükçe işimiz yine Allah’a kaldı diyerek makalemi sonlandırıyorum. 

 

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

Mikail okuroğlu

Çoğu chpkk lar ALLAH bir dersede işimize karışma sın derler bize lâiklik komünist lık kabul etmemiş göründükleri kapitalizim esiridirler bizede mevcut kendi adıma.çekici terörist denen çoğu sorosh bush çocuğunu bizler toplum olarak elimizde sopayla kovalayacagız ki olsun çoluk çocuklarına zehir olur inşaallah.

Ülkü

Sayın yazar çekici teröristleri hiç azalmadı ve mesailerine aynen devam ediyor.
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23