• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Ali Karahasanoğlu
Ali Karahasanoğlu
TÜM YAZILARI

Benim konuştuğum askeri yetkili de bunları söyledi!

10 Ocak 2016
A


Ali Karahasanoğlu İletişim: [email protected]

Bir taziyeden, bu kadar haber üretilir mi?

Embedded gazetecilerin olduğu ülkede ürtilir.

“Taziyede bulundu mu-bulunmadı mı?..”

“Taziyede ‘Dik duruş’ denildi mi denilmedi mi?”

Somut verilere dayansalar..

“Meraklısı okur..  Merak etmeyen es geçer” deyip, kapatacağım..

Ama Güneydoğu’da her gün şehit veren TSK üzerinden..

Asli görevi üzerine yoğunlaşması gereken anayasal bir kurum üzerinden..

Bu kadar gereksiz bir konu mesele edilerek..

TSK’ya vuruluyor..

Bazı embedded gazeteciler de..

Sözüm ona “Gerçeği açıklıyoruz” adı altında..

Akit’e vurmanın yollarını arıyor..

Kendisini 28 Şubat sürecindeki, darbe tahrikçisi yazıları ile tanıdığım Saygı Öztürk..

Yine kafasını çıkarıp, “Ben burdayım” demiş...

312 general davası açıldığında da..

Büyük bir iştahla, “Daha farklı davalar da geliyor. Tazminatla kurtulamayacaksınız, hapis cezaları geliyor” diye bize müjdeler vermişti..

Elhamdülillah..

O müjdeleri(!) göğüslemiş, davaların hepsinden, alnımızın akı ile çıkmasını bilmiştik..

Ama bu Saygı’da utanma yoktur..

Gazeteciyim diye geçinir.

Gazetecileri hedef gösterir..

İsimsiz yetkililere dayanıp..

Kendisini havalarda uçurur..

Dün de darbe tahrikçisi yazılarını kaleme alırken sergilediği stilin aynısını tekrarlamış..

“Taziye tartışmalarına Genelkurmay Başkanlığı son noktayı koydu” diye söze başladığını görünce..

Hali ile ben de meraklandım..

“Son nokta” ne imiş diye..

Adama güvenim yok ama..

Olur ya..

1000 tane söylediğinden, birisinde doğruya gelmiş olabilir..

Devamını okudum..

“Sözcü’ye konuşan askeri yetkililer” diye devam ediyordu..

“Gerisini okumaya gerek yok” dedim, kendi kendime..

Bize tanıdık gelen..

28 Şubat sürecindeki, “Bir askeri yetkilinin açıklamasına göre” haberciliği..

“Askeri yetkili”nin adı yok ama..

“Genelkurmay Başkanlığı açıklama yaptı” demek var..

Bunların gazetecilik ahlakı, bu kadar işte..

Neyse ki, embedded gazeteci.. 

Görüştüğünü söylediği hayali askeri yetkiliye, “Taziyede bulunduk” dedirtmiş..

28 Şubat’tan bu yana, geldiği nokta açısından..

Bu embedded gazeteci için..

“Buna da şükür” dedik..

“Taziyede bulundu-bulunmadı” şeklinde bir maddi veriye dayalı konu için değil ama..

Yoruma dayalı bir değerlendirme için, ben de onların taktiğini sürdüreyim..

Hukuki boşlukları, ahlaksız gazetecilerin nasıl kullandıklarını ispat sadedinde..

Sadece bu konu ve yazı ile sınırlı olarak..

Ben de hayali bir askeri yetkili ile görüşmüş olayım..

Sordum askeri yetkiliye: 

“Sözcü’nün haberinin başındaki, ‘Dinci Akit gazetesinin yazarı Hasan Karakaya’ ifadesi hakkında yorumunuz nedir?” 

Askeri yetkili sorumu şöyle cevaplandırdı:

“Algı oluşturulmak istenmiş.. Önce gazete suçlanıyor. Yargısız infaza tabi tutuluyor.. Sonra bunun üzerinden, TSK’ya yönelik saldırıda bulunuluyor.. Biz, söylenenleri değerlendirmeden, söyleyene bakarız.. O gazete değil mi; askerlerimizi şehit eden PKK’nın uzantısı partiye oy verilmesini isteyen sözde ulusalcıları barındıran?.. Onların sözüne kim itibar edebilir ki?” 

“Biraz açar mısınız, komutanım” dedim..

“Neyi açayım.. Bizim günlük siyasetle işimiz olmaz. Ama, Bekir Coşkun’un yazılarını siz okumadınız mı? 7 Haziran seçimleri için... Sonra da 1 Kasım seçimleri için.. Ona ilaveten.. Emin Çölaşan’ın, özellikle 1 Kasım seçimleri öncesinde yazdıkları ile.. PKK terörünü kınayamayan, tam aksine teröristlere ‘Gerilla’ diyen.. Teröristlerin cenazelerine gidip, onları kutsayan partiye oy istemediler mi? Bu kişilerin bulunduğu bir gazeteyi, TSK’daki hiçbir askeri yetkili, muhatap bile almaz. Alırsa, şehitlere ihanet emiş olur” dedi..

Askeri yetkili daha konuşacaktı ama..

“Bu kadar yeter komutanım” dedim..

“Bir şey daha hatırlatmak istiyorum” dedi, askeri yetkili..

“Yorumlamamı istediğiniz, bugünkü Sözcü gazetesindeki Akit ile ilgili haberin hemen yanında.. Birinci sayfadan yayınlanan karikatür vardı.. Dikkatinizi çekti mi? 

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a.. Cumhurbaşkanlığı gömleği dar geliyormuş..

Onun için, sırtına asker elbisesi giydiriliyor..

Şunu demeye getiriyorlar..

Askerler hak hukuk tanımaz..Tayyip Erdoğan da.. Cumhurbaşkanlığı gömleğinden, asker elbisesi giyerek.. Hukuka veda edip..Temel hakları kısıtlayacağı bir döneme geçmek istiyor..

Bunu iddia ediyorlar..

Bunu iddia edenlerde, askere hakaret edenlerde, asker sevgisi olabilir mi, Ali Bey?”

Söyleşimiz burda bitti..

Takdir okuyucunun!

 

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23