• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Ali Karahasanoğlu
Ali Karahasanoğlu
TÜM YAZILARI

Biz 'ahlaki üstünlüğü' kaybettik(!), kazanan 'eşcinsel evliliği savunan

26 Mayıs 2020
A


Ali Karahasanoğlu İletişim: [email protected]

 

Diyor ki bir AK Parti eskisi…

Diyor ki, 2015'de AK Parti'den ilk defa milletvekili olan, partisinden memnun olmalı ki, 2018'de de milletvekili listesinde yer alıp, ama ne hikmetse bir yıl sonra 2019'da AK Parti'den istifa eden Mustafa Yeneroğlu:

"Ahlaki üstünlüğü kaybettiğimiz için İstanbul'u kaybettik."

Topu topu 1 senede, koskoca bir partinin  "ahlaki üstünlüğü kaybetmesi" mümkün mü?

Kadro aynı.. Teşkilat aynı.. Parti tüzüğü aynı.. Genel başkan aynı.. İlkeler aynı..

Partideki yüzlerce milletvekili "Yok böyle bir şey"' derken..

Bir milletvekili, tek başına, "Ahlaki üstünlük kaybedildi" diyor..

"Ahlaki üstünlük" mü kaybedildi?

Yoksa bu söylem, başka ilkesizlikleri örtmek için söylenen bir slogan mı?

Test edelim..

Bu muhterem 2013'deki gezi olaylarının, "Çevreci gençler tarafından yapıldığı"nı iddia ediyor..

Böylece, kendi kimliğini, 2015 yılında IGMG tabelasının arkasında nasıl gizlediğini de ifşa etmiş oluyor..

Niye?

Muhtereme göre, 2013'de gezi olaylarını, çevreci gençler başlattığına ve AK Parti iktidarı da bu direnişi doğru yorumlayamadığına göre..

2015'deki adaylık başvurusunu AK Parti'ye değil.. CHP'ye yapması gerekirdi..

CHP'den değil, gezicileri suçlu gören AK Parti'den aday oluyor.. Bize de şimdi, "Ahlaki üstünlük" dersi veriyor..

Hani, "Gezide haksızdınız. Ben buna inanıyorum.. Gezicileri savunarak size geliyorum. Benim bu görüşümü size hatırlatayım ki.. Sonra bilmiyorduk demeyesiniz" uyarısı yapmış olur..

"Takıyye yapmamış.. Ahlaki üstünlüğünden taviz vermemiş" derim..

Böyle bir uyarısı da yok..

2015'de AK Parti'den milletvekili olmuş.. 2018'de bir daha aday olmuş..

Ama ne hikmetse…

2018'deki seçimden 8 ay sonra, AK Parti'nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimini kaybetmesinin arkasında, partinin "ahlaki üstünlüğü kaybetmesi" keşfini yapmış..

Acaba Mustafa beyin istifasının arkasındaki gerçek sorun ne?

AK Parti'nin "Ahlaki üstünlüğü"nü kaybetmesi mi?

Yoksa..

Bu milletvekilinin takıyyesinin ifşa olması mı?

Tespiti daha sıhhatli yapabilmek için..

İsterseniz bir de.. Kazanan üzerinden bakalım, "ahlaki üstünlük" değerlendirmesine..

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığını kim kazandı?

Ekrem İmamoğlu..

Ahlaki üstünlüğü yitirdiği için, Binali Yıldırım da kaybetti.. Öyle diyor, Mustafa bey..

Bu yorumun zorunlu mantıki sonucuna göre, Ekrem İmamoğlu, "ahlaki üstünlüğü"nün bir milim önde olmasından dolayı kazandı..

O zaman buyrun, İstanbul'u kazanan adamın sözlerini okuyalım:

"Eşcinseller için çaba sarfediyoruz."

Ahlaki üstünlüğe bakın.. 10 numara ahlak..

Devam ediyor, "AK Parti'nin ahlaki üstünlüğü kaybettiği" için, yerine "ahlaki üstünlüğü tercih edilen" rakibinin açıklaması:

"Eşcinsel evlilikler için, toplum henüz hazır değil."

Toplumu "eşcinsel evlilik"lere hazırlamaya soyunan bu başkan için, bir değerlendirmesi var mı, Mustafa Yeneroğlu'nun?

Yok!

Onun tüm derdi, milletvekili seçildiği partiden intikam almak..

Seçmenin yüzünü görmeden, kendisini milletvekili seçtiren parti yönetimine nankörlük etmek..

Nereden mi biliyorum?

Kendimden..

Düne kadar, bu muhteremin hangi seçim bölgesinden milletvekili seçildiğini bilmiyordum.. 

Bize ahlaki üstünlük taslayan muhterem, nereden seçime girmiş diye merak ettim..

Aaaa.

Benim oy kullandığım bölgeden milletvekili olmuş..

Muhteremi hiç görmedim.. Mahallede dolaşırken, ilçede miting düzenlerken görmedim..

Ama milletvekili oluvermiş.

"Ahlaki üstünlük" böyle oluyor demek ki..

IGMG tabelasını kullanıp aday oluyorsunuz.. Seçmene yüzünüzü bile göstermeden milletvekili oluyorsunuz. Bir yıl sonra istifa ediyorsunuz..

Ama milletvekilliğinden değil.. Partiden istifa ediyorsunuz..

AK Parti'ye oy vererek, sizi tanımadan milletvekili seçtirenler mi?

Onlar aptallıklarına yansın.

Bir testten daha geçirelim, "ahlaki üstünlük" noktasında, Mustafa Yeneroğlu'nu ve tebrik ettiği başkanı..

Ekrem İmamoğlu, kimler sayesinde kazandı?

CHP'liler başta olmak üzere.. Ama esas önemlisi.. Birbirine zıt kardeşler olan İP ve HDP oyları ile..

Daha önemlisi. Kandil'deki terörist başlarının, "AK Parti'yi kazandırmayacağız" söylemi ile..

Bakıyorsunuz Mustafa beyin paylaşımlarına..

Son bir hafta içinde şehid edilen iki askerimiz için Allah'tan rahmet dileğinde bulunmuş, Mustafa bey..

Şimdi soru şu:

Taziye dileğinde bulunduğunuz iki güvenlik mensubumuzu şehid eden PKK'nın "oy verilmesi çağrısı yaptığı" adayın kazandığı seçim, AK Parti'nin "ahlaki üstünlüğü kaybetmesi"ne nasıl dayandırılabilinir?

Burda kaybedilen bir "ahlaki üstünlük" var ise..

Askerlerimizi şehid edilmesine üzülüyor gibi yapıp, diğer taraftan da askerlerimizi şehid edenlerle kolkola girmek değil midir?

Soruyor Mustafa bey:

"Mesele; namazdan sonra dua ettiğinizde kendinizle barışık bir şekilde Allah'a yalvarabiliyor musunuz."

Sahi Mustafa bey.. Toplumu "eşcinsel evliliğe hazırlayan" bir adamı tebrik ettiğini hatırladığın halde, Allah'a nasıl el açabiliyorsun?

Vicdanında hiçbir sızlama hissetmiyor musun?

"AK Parti'de siyaset yaparken çocuklarımın yüzüne son bir yılda bakamıyordum" diyorsun..

Diyorsun da..

AK Parti ile uyuşmazlığın 2013 gezi olayları ile başladığına göre..

Kendini gizleyip, AK Parti'den 2015'de milletvekili seçilip.. 2017'de başkanlık sistemi için referandum yapıldıktan sonraki 2018 seçimlerinde de aday olup..

Her şey ortada iken.. AK Parti'nin kimlerle mücadele ettiği biliniyor iken.. Gizli saklı hiçbir icraatları yok iken.. 

Başındaki genel başkan aynı iken..

Bir yerlerden işaret fişeği atılır atılmaz, partisinden istifa edip, ama o parti sayesinde milletvekili maaşını almaya devam eden bir milletvekili olarak, çocuklarının yüzüne şimdi bakabiliyor musun, Mustafa bey..

Sadece çocuklarının değil..

Destek verdiğin "toplumu eşcinsel evliliğe hazırlayan belediye başkanı" ile ittifaka, onu övmeye, onu desteklemeye devam ederken..

Bayburtlu hemşehrilerinin yüzüne bakabiliyor musun?

 

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

Birebir

Halen CHP desin..

abdulmuttalib el Arabi

bir partiye bu kadar angaje olmaniz bana pek dogru gelmiyor sn. Yazar... O partiyi herkes biliyor.. milletimizin o kadar cok problemi derdi var ki, siz de eminim biliyorsunuz..
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23