• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Ali Karahasanoğlu
Ali Karahasanoğlu
TÜM YAZILARI

“Bu yumruk, Türk milletinin yumruğu” dedi ve vurdu!

04 Ekim 2015
A


Ali Karahasanoğlu İletişim: [email protected]

Ne kadar alçaklar..

Ne kadar aşağılıklar..

Ne kadar ahlaksızlar..

Birbirine zıt 40 fikri, aynı anda nasıl savunabiliyorlar?

Ne gibi?

Şunlar gibi:

Cumhuriyet’in ilk kurulduğu yıllardan 2000’li yıllara kadar.. Kürt kardeşlerimize yönelik.. 

İşkenceden tutun.. Dışkı yedirmeden tutun.. Yargısız infaza kadar binbir hukukdışı uygulama gerçekleştirilmiş. 

2002’den bu yana..

Kürtçe televizyon kanalından köylere Kürtçe isim konulmasına varıncaya kadar hemen bütün haklar Kürt vatandaşlarımıza verilmeye başlanmış.

Ama bir avuç ateist, Kürt kardeşlerimizi istismar ederek, yine devlete kurşun sıkmaya devam ediyor..

Şehit olan askerlerimizin cenaze törenlerinde, bakanlara, milletvekillerine saldırılması için, medyada büyük bir kışkırtma propagandası yapılıyor.

Nitekim..

Tarih; 2010 yılı..

Bir şehit cenazesinde..

Enerji Bakanı Taner Yıldız da var..

Medyadaki kışkırtmaların etkisi ile..

Bir saldırgan, Enerji Bakanı Taner Yıldız’a yumruk atıyor..

Medyadaki ahlaksızların hemen hepsi..

“İyi olmuş” anlamında haberler yapıyorlar.

Kimisi “Nazar kemiği çok hafif zedelenmiş” ile olayı küçümsemeye, bir yandan da işe ironi katmaya kalkışıyor.

Hatta “Bu yumruk, Türk milletinin yumruğu dedi ve vurdu!” diye yazanları bile çıkıyor..

Hayır, marjinal gazetelerden bahsetmiyorum.

Dün hergeleyi ziyaret edip, çıkışta gazetecilere açıklama yaparken, “40 yıldır yayın hayatındayım. Bugünkü gibisini görmedim” diyen Aydın Doğan’ın gazetelerinden bahsediyorum..

Hürriyet’inden, Posta’sından, Radikal’inden..

Çözüm süreci başlıyor..

Hemen ardından “Asker polis, PKK’lıları seyrediyor” diye haber yapıp, milliyetçi insanları kışkırtıyorlar..

Devlet sabrediyor..

“Asker ve polise, PKK’lılar kurşun sıkmaya kalkışmadıkça.. Biz PKK’lılara kurşun sıkmayacağız” deniliyor..

Bunlar hemen yaygarayı kopartıyorlar: “Devlet satıldı.. PKK Güneydoğu’ya tümü ile el koydu” 

Kastettiklerimin; Ortadoğu-Yeniçağ çizgisi olduğunu sanmayın..

Aydın Doğan’ın gazetelerinden tutun.. CNN’ine, NTV’sine, Fox’una kadar hemen hepsinde, bu iş için tutulan yazarlar, muhabirler var..

Onların kalemi ile bu iftira pompalanıyor..

Tayyip Erdoğan’ın, “Büyük bir siyasi risk” diye tanımlayıp, her şeye rağmen başlattığı çözüm sürecinde..

PKK figüranından ekmek yiyemeyeceklerini anlayanlar.

Gezi eylemlerini başlatıyorlar..

Ardından..

Hacıbektaş Şenlikleri gibi.. Aslında hoşgörünün tavan yapması gereken bir toplantıda..

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, yumruklu saldırıya uğruyor..

CHP milletvekilinin, saldırganın koluna girerek koruması mı dersiniz..

Gazetelerdeki haberlerde, “Bakan’a protestoda bulunuldu” denilmesi..

Neler neler..

Bir tek, “Haketmişti, çok iyi oldu” diyen yok..

Hatta o saldırgan tutuklanmıyor.

Bekir Bozdağ bu karara isyan ediyor..

Hergele diyor ki: “Niye kızıyorsun, bu kanunları siz yapmadınız mı?”

Yaa..

İşte böyle..

Bir bedende 40 tilkilikle gazetecilik yapıyorlar..

MHP’li Semih Yalçın, Hürriyet’teki hergeleyi tehdit ediyor; “Sayın Devlet Bahçeli’ye özür borcunuzu 48 saat boyunca bekleyeceğiz. Aksi takdirde, sizi milliyetçi-ülkücü hareketin hasmı ilan edeceğiz” açıklaması yapıyor..

“Milliyetçi-ülkücü hareketin hasmı ilan edilme”nin ne anlama geleceğini artık siz tahmin edersiniz..

Bu tehdit sonrasında..

Tehdit edilen..

Tehdit edilenin medya grubu..

Ne yapıyor?

Tek şey: “Biz bu tehdidi duymadık.”

Niye?

Çünkü hemen devreye girenler oluyor..

“Sakın bu tehdit üzerine eleştirel yayınlar yapmayın. MHP’ye yönelik eleştiriler, iktidar partisine yarar.. MHP’nin tehdidini görmezden gelin.. Önemli olan, AK Parti’yi devirmemiz. Bu yolda yürürken, farklı siyasi partilerden tehditler gelse de.. Görmezden gelelim..” deniliyor..

Ve MHP Genel Başkan Yardımcısı’nın bu açık tehdidinin üstü, hemen örtülüp gidiyor.(Tarih uzak değil. 7 Haziran’dan hemen sonra..)

20 Temmuz’dan bu yana ise..

PKK'lı teröristler, asker-polis şehit etmeye başladı..

Ve devlet de, PKK’lıları ikişer, üçer, beşer vurmaya başladı!

Bu sefer de, “Yargısız infaz..” diye manşet atıyorlar..

“Yargısız infaz” diyemediklerinde de..

“Biz savaş değil, barış istiyoruz” diye, yine devleti suçluyorlar.

Sanki “öldürme”leri, devlet başlatmış gibi..

Adıyaman’daki, Urfa’daki cinayetleri, PKK’lılar yapmamış, eylemleri üstlenmemiş gibi..

Kısacası: Bu ahlaksızların dilinde..

PKK’lıları vursan da suçlusun..

Vurmasan da..

• 

Sonuç ne?

Bu ahlaksız medyayı..

Dün yazdıkları ile.. Söyledikleri ile birlikte değerlendirin.. Ahlaksızlıklarını görün..

“Yumruk atmaya” değmez..

Ama bu ahlaksızları sebebi ile yüzlerine tükürebilirsiniz..

“Yarabbi şükür” diyeceklerinden de, emin olabilirsiniz!

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23