• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Ali Karahasanoğlu
Ali Karahasanoğlu
TÜM YAZILARI

Ders zili çaldı.. Solcular için “Birinci ders!”

19 Eylül 2016
A


Ali Karahasanoğlu İletişim: [email protected]

Bugün 2016-2017 eğitim öğretim yılı için ilk zil çalıyor..

Dersler başlıyor..

Çocukları öğretmenlerine emanet ederken..

Biz “okumuş” solculara seslenelim..

Bakın solcu kardeşler..

Artist yetiştiriyorsunuz..

Tarık Akan’lar.. 

Komedyen yetiştiriyorsunuz..

Levent Kırca’lar.. Müjdat Gezen’ler..

Piyanist yetiştiriyorsunuz..

Fazıl Say’lar..

Ama.. 

Sizin tek hedefiniz var aslında..

“Sandıktan çıkmak..”

İşte onu başaramıyorsunuz..

Yıllar geçti..

Çeyrek yüzyıllar.

Yarım asırlar..

Bir türlü olmuyor..

Niye olmuyor?

Sandıktan niye çıkamıyorsunuz?..

İlk ders zilinin çaldığı gün..

Ben size..

Öğrencilerin anlayacağı basitlikte..

Anlatayım..

Halkın değerlerine saygılı olun.

Dikkat edin..

“Halkın değerlerine itaat edin” demiyorum.

Kimseyi riyakarlığa davet edemem.

İnanmıyorsanız, “inanmış gibi” yapmayın..

Ama, halkın değerlerine saygılı olun..

Daha dün.. Tarık Akan’ı uğurlarken..

Ne yaptınız?

Piyano çaldınız..

A benim şapşal solcularım!..

A benim, aptal devrimcilerim!..

Piyano nedir?

Türk toplumunda yeri neresidir?

Tabii ki sizden, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan gibi..

Cenaze evine gidip..

Bir aşr-ı şerif okuyup..

Cenaze sahiplerine taziyede bulunup, mevta için de Allah’tan rahmet dilemenizi beklemiyoruz..

Ama lütfen..

Solculuk taslarken..

Devrimcilikten bahsederken..

İşçi sendikasının başkanının bulunduğu ortamda..

“Piyano çalma” hangi kafanın üründür?

Söyler misiniz, üzerinden istismarda bulunduğunuz o işçilerin..

Ben diyeyim binde.. Siz deyin on binde.. Yüz binde birinin evinde.. Piyano var mıdır?

Hayatlarında bir piyanonun başına oturan, kaç işçi vardır?

Diyeceksiniz ki, “Biz sanatçı kesime hitap ediyoruz!..”

Tamam, ona sözüm yok..

Ama riyakarlık yapıp..

İşçiler üzerinden edebiyat yapmayın..

“Biz piyanocuyuz” deyin.. 

“Biz burjuvayız” deyin..

“Bizim Türk kültürü ile işimiz yok” deyin..

Hem piyano çalıp.. Hem de devrimci numaralarına yatmayın..

Yatarsanız ne olur?

% 25’e mahkum olursunuz..

Hatta % 25 bile çok..

Uyanan işçi kardeş..

Her sonraki seçimde, senin oyunu azaltır..

Sen de öyle, bakakalırsın..

Piyanoyu geçtik.. Cenazede, “Türkiye laiktir, laik kalacak” sloganı ne oluyor?

Solcu kardeş, ne demek; “Laiklik?..”

Cenazeye gelen Necdet Sezer’e sorarsak..

Laiklik, “başörtünün yasak olması” demek.

Anayasa Mahkemesi üyesi iken öyle karar vermişti. Mahkemenin başkanı oldu.. Yine öyle karar verdi.. Cumhurbaşkanı oldu; yine aynı yasakçılığını sürdürdü.

CHP’ye rağmen.. Necdet Sezer’e rağmen..

Tarık Akan gibi, bilcümle Kemalistlere rağmen..

Bugün elhamdülillah.. Başörtü yasak değil.

Yine de siz.. Hâlâ yasakçılığı özler tarzda..

“Türkiye laiktir, laik kalacak” diye, bağırıyorsunuz!

Oysa, yasakçılık anlamlı laiklik bitti..

Sezer yorumlu laiklik iflas etti..

“Kimsenin, bir başkasının kıyafetine karışmadığı, karışanların savcıya teslim edildiği” bir döneme geçtik..

Niye anlamak istemiyorsunuz?

Halk her seçimde, “Otur, sıfır” diyor..

Siz, dersinizi niye almıyorsunuz?..

Sol kafanın bir başka çıkmazı da..

Söylem şovları..

Nutuk atıyorlar..

Oyunculuk becerileri de var ya..

“Atatürk gitmiş miydi, ben de ABD’deki hastanelere gideyim..”

Söylem olarak güzel..

Ben de alkışlarım, bu tavrı..

Peki samimiyet?

Atatürk hastalandığında, ABD’ye gitmemiş..

Onun izinden gittiğini iddia ediyorsun..

Peki, ABD’ye gitmedin de..

Bakırköy Devlet Hastanesi’nde mi tedavini yürüttün?

Yoo. Amerikan Hastanesi’nde!

Eee? Niye bu afra tafra, o zaman?

Veya.. 

Atatürk’ün, sağlık amaçlı bile olsa.. Yaban ellere gitmeme tavrını önemsiyorsunuz da..

Üç günlük özgürlük için.. (Yurtdışında yaşamaya özgürlük derseniz..)

Rusya’ya kaçmayı, nasıl hoş görebiliyorsunuz?

Hoş görüp, Nazım Hikmet’i göklere çıkarabiliyorsunuz?

“Atatürk” diyorsanız.. Nazım Hikmet’i unutun..

“Nazım Hikmet” diyorsanız.. Atatürk’ü ağzınıza almayın..

Solculara verilecek dersler çok..

Öyle yaman çelişkiler yaşıyorlar ki..

Birkaç ders ile, kafalarını kurtarmaları imkansız..

Ama ümit vermiyorlar da değil..

Örneğin Tarık Akan’ın iki oğlu..

Dün babaları için..

Camiye gelip sap gibi duran bir çok kişinin aksine.. Saf tutup, cenaze namazını kıldılar..

O halde bize de..

Mevtanın kendisini de bir kenara bırakıp.. 

O iki acılı genç için..

“Allah’tan sabır dileği”nde bulunmak düşer..

 

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23