• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Ali Karahasanoğlu
Ali Karahasanoğlu
TÜM YAZILARI

Gezi isyancısı saf kardeşlerimiz uyanmışlar mıdır acaba?

17 Mayıs 2015
A


Ali Karahasanoğlu İletişim: [email protected]

Mursi’ye “Diktatör” diyorlardı..

Tam da Türkiye’deki Gezi isyanının başladığı günlerde.

Mısır’da da benzeri bir isyan hareketi başlamıştı..

Mursi’nin cumhurbaşkanlığı döneminde, insanlar mı öldürülüyordu?

Hayır..

İnsanlar toplu şekilde cezaevlerine mi atılıyordu?

Hayır!

Muhalif oldukları için, insanlar yargılanıp, idama mı mahkum ediliyorlardı?

Hayır..

Ama Mısır’ın Gezicileri, sokaklara dökülmüşlerdi bir defa.

“Özgürlük istiyoruz. Demokrasi istiyoruz” diye bağırıyorlardı..

Aynen, Türkiye’deki “okumuş” geçinen, “entellektüel” diye tanıtılan, ama benim nazarımda saf Gezi isyancıları gibi.. (Gezi isyanındaki terör örgütü yandaşlarını hariç tutuyorum. Onlar saf değil, hinoğlu hin idiler.. Ama kendilerini kamufle ediyorlardı.)

Türkiye’deki isyancılar, başaramadılar.

Oysa, “Yüzlerce insan gösterilerde öldü” palavralarını sosyal medyada hızla yayıyor, “Çocuk ve hamile annenin polis tarafından öldürüldüğü” yalanını atıyor.. 

Eski yıllarda denizdeki bir teknenin çarptığı kişinin pervane tarafından parçalanmış sırtını görüntüsü, Gezi’deki bir panzerin altında kalan gencin cesedi gibi gösteriliyordu..

Tüm yalanlara.. Tüm iftiralara rağmen..

Tüm tahriklere rağmen..

Türkiye’deki Gezi isyancıları başaramadılar.

Ama Mısır’dakilerin isyanı, amaçladıkları şekilde tamamlandı.. 

“Özgürlük.. Özgürlük” diye sokakları dolduran binlerce insan..

Sisi darbeyi yaptığı gün, evlerine çekildiler.

Evlere çekiliş, o gün bugündür, hiç ihlal edilmedi.

“Özgürlük” istiyorlardı ama..

Gelen yönetim darbe yönetimi idi.

“Demokrasi” diyorlardı ama..

Halkın seçtiği cumhurbaşkanını indirip, “Askeri yönetim”i fiilen işbaşına getirmişlerdi..

Mursi’nin cumhurbaşkanlığı döneminde, aylarca devam eden gösterilerde bir ölüm yaşanmadığı halde..

Askeri yönetim işbaşına gelmesinden hemen sonra. 

Bir gecede, meydandaki 4 bin kişinin otomatik silahlarla taranıp şehit edildiği katliam yaşanmıştı..

Bununla yetinmeyen o askeri yönetim..

Şimdi de, eski cumhurbaşkanı başta olmak üzere.. Onlarca sivil insana, idam cezası ile, tekrar tekrar kan isteğinde bulunuyor..

“Daha fazla kan.. Daha fazla kan” diyor..

Bu noktada.

Hem Mısır’daki Gezi isyancıları.

Hem Türkiye’deki Gezi isyancıları, bir nefis muhasebesi yapmalılar..

Mursi yönetiminde mi daha demokratik bir ülke idiler.

Şimdi mi?

Hiç idam cezası olmayan ülke ile, haftada bir idam cezası açıklanan askeri yönetimin işbaşında olduğu ülkeyi karşılaştırmak bile abes olsa gerek.

Buradan, Türkiye’deki Gezi isyancıları da bir ders çıkarmalı..

Eğer Mısır’dakiler gibi başarılı olsalardı.

Şu an ya askeri yönetim.. Ya da askerlerin kontrolündeki teknokratlar hükümeti ile yönetiliyorduk. 

Büyük ihtimalle de.... 

Siyasi iktidarın devrilmesi sırasında asker ile teknokratlar hükümeti çekişmesi sırasında, puslu havayı fırsat bilen paralel yapı, yönetime el koyacaktı..

Sizin anlayacağınız, Gezi isyancıları, “sol” gelenekten bir iktidar özlüyorlardı ama.

Gezi isyancıları başarmış olsalardı..

Şu an “Paralel yapı” iktidarda idi..

Onlar da..

Şuna idam.. Buna müebbet hapis..

Döktürüyorlardı.

Dilin ucundaki “diktatörlük”ten kaçarken..

Gerçek “diktatörlüğe” geçmiş olacaktık.. 

Gezi isyancısı saf kardeşlerimiz, “Ama gösterilerde ölen 10 kişiyi hiç dikkate almıyorsun.. O ölümler olmaması için biz sokaklara çıktık” diyecekler.. 

Taksim Gezi Parkı’ndaki üç tane ağacın yerinden çıkarılıp, bir başka yere dikilmesine karşı çıkılmasaydı.. 

Tahriklere aldanıp, sokaklara dökülünmeseydi..

“Kaderi değiştirme” anlamında söylemiyorum..

10 kişi sokak gösterilerinde ölmeyecekti..

Sonrasında bir savcımız öldürülmeyecekti..

“Diktatörlük istemiyoruz” diye sokaklara dökülenler..

Aynen Mısır’daki gibi, gerçek bir diktatörlük yönetimine Türkiye’yi sürüklediklerini bilmiyorlardı.

Saf saf.. 

Sokaklardaki gösterilerle, “demokrasi”yi hayata geçireceklerini sanıyorlardı..

Mısır örneği, bu açıdan dikkate incelenmeli..

Ve ibret alınmalı..

Bazen “ideal demokrasi” isterken..

Askeri yönetime geçilebileceği.. Mevcut yönetimi arar hale gelebileceğimizi bilmeliyiz.

Mısır çok net bir fotoğraf.

Uzak değil, paralel tarihlerde yaşanan, paralel bir örnek..

Göstericiler ne için yola çıktılar.
Bugün ne ile karşılaştılar!..

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23