• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Ali Karahasanoğlu
Ali Karahasanoğlu
TÜM YAZILARI

O raporları imzalayanlar içeri tıkılmazsa, bu devlet de devlet değildir!

05 Nisan 2016
A


Ali Karahasanoğlu İletişim: [email protected]

Devlete çağrıda bulunuyorum.

Hükümete çağrıda bulunuyorum..

TSK’ya çağrıda bulunuyorum.

Cizre raporları” diye..

Önüne gelen sözde dernek, sözde hukukçu, sözde sivil toplum kuruluşu rapor hazırlıyor..

Raporların iki tanesini, satır satır. Kelime kelime.. Hece hece okudum..

İnsanoğlunun bu kadar nankör, bu kadar sahtekar olabileceğini.. 

İnsanların gözü önünde yaşanan olayları bu kadar çarpıtabileceklerini şimdiye kadar hiç düşünmemiştim..

Öyle raporlar hazırlamışlar ki..

İçlerinde sözde hukukçular var. Baro yetkilileri var. Doktorlar var..

Ama yazdıkları raporlarda.Gerçekleri çarpıtma teknikleri..

En kral dolandırıcıya.. En kral sahtekara dört çeker.

Raporlardan birisinin hazırlayıcıları, Özgürlükçü Hukukçular Derneği, Mezopotamya Hukukçular Derneği, Toplum ve Hukuk Araştırmaları Vakfı ve Asrın Hukuk Bürosu..

Diğerinin hazırlayıcıları ise Diyarbakır Barosu, Toplum ve Hukuk Araştırmaları Vakfı, Türk Tabipleri Birliği, Mazlumder, Pratisyen Hekimler Derneği, Türkiye İnsan Hakları Vakfı ve İnsan Hakları Derneği..

Devlet, devlet ise..

Bu derneklerin tümünü derhal kapatmalı..

Ucu nereye varırsa varsın..

Neye mal olacaksa olsun..

Bu kadar çarpıtma.. Bu kadar devlet düşmanlığı.. Bu kadar terör tahrikçiliği olamaz..

Kızgınlığımın sebebi.. Her şeyin devletin gözü önünde cereyan etmesi. 

Devletin ise, rehavetten midir, paralelden midir, olayları adeta seyretmesi..

Bir yandan şehid veriyoruz..

Devleti için; insanlar canlarını veriyorlar..

Bir yandan da..

Can veren şehidlerimiz, katillikle suçlanıyor..

O raporlarda.. Teröristler için tek kelime ile bir bahis yapılmıyor..

Eskiden âdetti.. PKK yanlısı dernekler.. PKK’lı bir terörist öldürüldüğünde, “Yok canlı yakalanabilirdi, yok yaralı olarak ele geçirilebilirdi.. Niye öldürüldü ki.. Niye üçten fazla kurşun sıkıldı ki”türünden“hayat hakkı” dersleri ile kafasını kaldırır, örgüt propagandası yapardı..

Asker, polis şehid edildiğinde, “Buna da bir şey söyleyin” dediğimizde..

Onlar devletin memuru.. Biz memur olmayanların ölümleri ile ilgili açıklama yapıyoruz” derlerdi..

Şimdiki ise..

Hepten rezalet..

Teröristler ilçelere yerleşmiş, hendekler, barikatlarla devlete meydan okuyor..

İçinde hukukçusu, doktoru bilmem neyi olan bu dernekler ise..

İşin bu kısmını hiç görmeyip..

Evler delik deşik olmuş” diyor..

Ulan ahlaksızlar..

Barikat olmayan, hendek olmayan yüzlerce Kürt ilçesi var.. Oralarda binaların duvarları delik deşik olmuyor da.. Cizre’de oluyorsa..

Suç devlette mi, yoksa hendekleri kazanlarda, barikatları kuranlarda mı?

Sorsak, “Gerçekleri böylesine ters yüz eden bir rapor nasıl yazılabilir?” diye..

Bize söyleyecekleri: “Düşünce hürriyeti var.. Herkes istediğini söyleyebilir..

Böyle fikir hürriyeti mi olur? Böyle düşünce özgürlüğü mü olur?

Böyle özgürlük yerin dibine geçsin.

Böyle hürriyet, olmaz olsun..

Terör örgütü, ilçenin şurasına burasına hendek kazacak. 

Barikatlar kuracak.

Devlet “Yapmayın, etmeyin. Bu barikatları yıkın, hendekleri doldurun, yoksa biz operasyon yapmak zorunda kalacağız” diyecek.

Teröristler “nanik” diyecekler..

Sonra devlet o hendekleri ve barikatları ortadan kaldırmak için operasyon yaptığında.

Raporlar Cizre için yazıldığı için.. Cizre için söyleyeyim..

Toplamda 26 asker ve polisimizi şehid vereceğiz..

Ama üç tane terörist yalakası, çıkacak, şehid asker ve polislerin tek bir tanesinden tek kelime ile bahsetmeden..

Mahallede yaşayanların bildirimlerine göre tam karşı yamaçlarında bulunan tepelere yerleşen TSK’ne ait tanklar, toplar, bomba atarlarla mahallenin sürekli bombalandığı bildirilmiştir.

Ulan ahlaksızlar..

Ulan hainler..

TSK, gelişigüzel o ilçeyi bombaladı ise..

26 asker ve polisimiz, o ilçede nasıl şehid oldu?

Rapordan bir cümle daha: “Kurulu bir barikat veya mahalle girişini engelleyen herhangi bir engelle karşılaşılmamıştır.

Yani?

Yanisi şu: Aslında orda terörist falan da yoktu. Hendek de yoktu. Barikat da yoktu..Devlet zevk olsun diye mahalleyi bombaladı. 

Patlayan binalarda şehid olan askerlerimiz.. Uzaktan sıkılan kurşunlarla şehid olan polislerimiz..

Aslında hepsi yalan.. Hepsi uydurma.. Askerlerimizin cenaze törenleri palavra.. 

Öyle mi, terörist yaltakçıları?

Gözümüzün önünde.. Canlı canlı yaşadığımız olaylar için bile..

Bu yalanları atanlar..

Kimbilir birkaç yıl sonra..

Kendi medya organlarına ilaveten..

Daha başka hangi mecralarda, utanmazca yayınlar yapacaklar, devleti tekrar tekrar “katil” ilan edecekler..

Dahasını söyleyeyim..

Devletin bugünkü rehaveti sürerse..

Devlet, bu raporları hazırlayanları derdest etmezse..

Gerekirse, bir halk mahkemesi kurup, “Ulan sahtekarlar.. Bu hendek değil mi? Bu barikat değil mi? Bu mezarda yatan askerimiz, Cizre’de can veren şehidimiz değil mi? Bu mezarda yatan polisimiz, Cizre’de tuzaklanan bomba ile can veren şehidimiz değil mi” diye, sokaklarda dolaştırıp, bunların yüzlerine tükürttürmezse..

Bunlar yarın, AİHM’ye gidip..

Bu raporları delil olarak gösterip..

Devlet Cizre’de katliam yaptı.. Evlerimiz kurşunlandı. İnsanlarımız öldürüldü. Oysa bu operasyonlar için ortada hiçbir gerekçe yoktu” diyerek.. Katrilyonlarca liralık tazminat bile alacaklardır..

Abartılı görmeyin..

Bu ülkede, devletin polisine bomba ile saldıran terörist..

Anayasa Mahkemesi kararı ile..

Yargılama süresi uzun sürdüğü için.. Tazminat kazandı..

Tabipler Birliği.. Baro yetkililerinin imzası olan bu raporlara karşı da.. Sessiz kalınırsa..

Katrilyonluk tazminatlar..

Kimse için, sürpriz olmasın!

 

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23