• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Atilla Özdür
Atilla Özdür
TÜM YAZILARI

Kenan paşa da ölmüş...

14 Mayıs 2015
A


Atilla Özdür İletişim: [email protected]

Paşa Babamızın ölüm haberini, o doğal hadisenin ki, ehl-i iman onu imanın rükünlerinden bilir, üç gün sonra duydum. 12 Eylül darbe dosyasının bir faslı da böylece kapanmış oldu. Diğer fasılları da Şahinkaya ile Anayasa...

Neme lazım, iyi bir toplum mühendisiydi, özellikle anayasa üzerinde kendileriyle aşık atabilecek bilgi birikimine sahip ve konusunda uzman bileği güçlü birisi çıkmadı ya da çıkarılamadı...

Anayasasına bakın, otuzbeş yıldır, kolundan kırpılsa da, verevine eklentiler yapılsa da, vücudumuza darlığından şikayet etmeyenimiz kalmasa da, hâlâ ayakta...

Her yörenin kendine has ilginç özellikleri vardır. Dünya coğrafyasına nisbet Türkiye de bir yöre olduğundan, elbet politikacısının da olacaktı...

“Yan cebimeci”dir, Ankara”da yerleşik bizimkiler... İstemem gibi yaparlarsa da, aslında can-ü gönülden istemektedirler...

“Dün dündür, bugün başka bir gün” felsefesi mesela, Babamızdan miras bizim değil mi...

Galiba içlerinde bir tek Tayyip Erdoğan hariç gibi...

Diğerleriyse, “Tayyip bey (Saraylanacağına), anayasasıyla birlikte Evren Paşa da, otursun oturduğu yerde” sevdasında...

Ne fırıldak toplumuz, değil mi?..

Devlet Başkanları Tayyip Erdoğan, varını yoğunu dökerek bütün enerjisini Kenan Paşa eseri olup, sadece sermaye hariç bütün sınıfların iskeletini kırk parçaya ayıran anayasasını ortadan kaldırmaya vakfetmiş görünüyor. Kendinin ve yakın çevresinin geleceğini bu yenileştirmede mi gördüğünden, yoksa; “Benim milletim” diyerek sahiplendiği halkın süngere çevrilen iskeletini düşündüğünden mi; orasını bir Allah bilir, bir de kendileri...

Cari Anayasa. Kenan paşanın bizzat kendi similatörüdür. Ceza kanunları, vergi salmaları. İşçi ve iş veren hukuku, hayat unsuru olarak görüp bildiğimiz maddi ve gayri maddi her ne var ise onurlu bir insan olarak yaşayabilmek için, bunların hepsinin politik ilahçısı Kenan Paşamızdır...

Hz. Allah Azimüşşan, Türkiye’nin “İkinci atası”nı, kainatın yegane sahibi sıfatıyla çekip alıyor aramızdan da, Hikmet-i Hüda, ne ağlayanı var, ne sevineni ve ne de döğüneni...

Anlayabilen için, ne ders!..

Neticede bir can hayata veda etmiş, dönüşü olmayan bileti eline verilerek beka alemine yollanmıştır. Elbet ailesi, yakın çevresi ve mirasçıları ağlaşıp döğünürken, aralarından bazıları da sevinebilirler...

Bizlere düşen, ibret alıp sükut etmektir...

Adam ölmüş, çok zenginin biriymiş. Çocuklarını toplayıp vasiyetini bildirmiş. Yırtık çorapları ayağına giydirilmiş olarak tabutuna konulsunmuş...

Öyle de yapılmış amma, tabut sınır kapısından geri çevrilmiş. “Dünyaya gelirken nasıl gelmiş ise, o halde geri dönmesi-döndürülmesi” gerekçesiyle...

“Kur’an’la geldik, onunla yaşıyoruz” diyoruz ya, işte mihenk taşı...

Temennimiz ve arzumuz, Erdoğan’ın da dünyaya geldiği gibi, amma sınır kapısından geri döndürülmeden, beka alemine kabul edilmesi...

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23