• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Halil Kışlacık
Halil Kışlacık
TÜM YAZILARI

“Ren Nehri’ne karşı biramı içmek istiyorum Sayın Şansölye!”

06 Mayıs 2018
A


Halil Kışlacık İletişim: [email protected]

Yine, önce haberi verelim... 

“Almanya’da alkol ve alkole bağlı ölümlerin artması alkol tüketiminin gençler arasında artması yetkilileri harekete geçirdi. Uzmanlar ilk eylem olarak alkol fiyatlarının artırılmasını önerdi. 

İskoçya’da alkole yapılan zam dolayısıyla gençler arasında alkol kullanımının azaldığına dikkat çeken Alman Bağımlılık Sorunları Merkezi Müdürü Raphael Gassmann, alkol fiyatları ne kadar düşük olursa o derece tüketildiğini tespit ettiklerini ve bundan dolayı da Federal Hükümet Uyuşturucu Komisyonundan alkol fiyatlarının arttırılmasını istediklerini belirtti. 

Alkol ve alkole bağlı rahatsızlıkların tedavisinin hastalık kasalarını zorladığını açıklayan AOK Hastalık Kasası Uzmanı Kai Kolpatzik de alkolün ‘yüksek tüketim ülkelerinden’ biri olduğunu dikkati çekerek, bir an önce alkollü içeceklerin fiyatlarının artırılması gerektiğini söyledi.”

Haberin dili biraz bozuk ama ne anlatmak istediğin anlamışsınızdır...

Şu haberden “Almanya” ibaresini çıkarıp yerine “Türkiye” yazsanız, isimleri de Türk isimleriyle değiştirseniz, nasıl bir kıyamet kopardı düşünebiliyor musunuz?

“Hayat tarzıma dokunma” diye ne rezillikler sergilenirdi?

“Ren Nehri’ne karşı biramı içmek istiyorum Sayın Şansölye” diyen gerizekalı çıkacak mı şimdi, onu merak ediyorum...

Bireysel olarak kimin ne yaptığı ayrı bir konu ama toplumun genel durumuyla ilgili bazı adımların atılması, kişilerin bireysel olarak tepki gösterebilecekleri şeyler değil... Kimsenin buna hakkı olduğunu düşünmüyorum...

Kendimden örnek vereyim, maalesef sigara kullanıyorum. Ancak sigarayla ilgili her yasağı, ne kadar ağır olursa olsun destekliyorum. 

Arabada tek başına otursa da, bir şoförün sigara içmesi yasaklandı geçtiğimiz yıllarda... Beni bire bir etkileyen bir yasak ama bunu da destekliyorum. 

Bazı şeylerin “normalleşmemesi” gerekiyor... Yeni nesillerin bazı olguları “erken” öğrenmesinin engellenmesi gerekiyor... Bu açıdan, “kötü alışkanlık” olarak tanımladığımız her şeyde bazı engelleyici adımlar atılmalı...

Türkiye’de alkol ve sigarada yüksek vergi uygulanıyor, saat 22.00’den sonra perakende alkol satışı yasak... 

Bunlar güzel adımlar da, yetiyor mu acaba?

Mesela birçok ülkede, alkollü mekanlara giriş ya da alkol satın alma yaşı 22... Türkiye’de neden 18?

Adım atılmalı, adım... Bu azgın azınlığın korkusuyla iş yapmak ya da yapmamaktan vazgeçilmeli artık...

Hazır seçim dönemindeyiz, koyuverin seçim beyannamenize bu yönde maddeleri, yarın öbür gün kimse ses edemesin; “Biz bunu yapacağımızı söyledik, seçmen de bize oy verdi” der susturursunuz...

Burada Dünya Sağlık Örgütü’nün bazı rakamlarını vermek lazım...

Her yıl yaklaşık 3.3 milyon insan, alkole bağlı hastalıklar ve alkolle ilişkili suçlar sebebiyle hayatını kaybediyor...

Bütün ölümlerin yaklaşık yüzde 5’i, alkol bağlantılı...

Erkeklerin yüzde 7’si, kadınların yüzde 1’i alkol yüzünden hayatını kaybediyor...

15-29 yaş aralığındaki 320 bin kişi, alkol sebebiyle hayatını kaybediyor, bu da bu yaş aralığındaki ölümlerin yüzde 9’unu oluşturuyor.

Alkol, hastalık ve ölüm riski içeren davranışlar arasında dünyada 3. sırada yer alıyor...

İşte böyle lanet bir şey bu alkol dedikleri... Ve hiçbirimizin hayat tarzı, toplum sağlığından daha önemli değil...

Hayırlı haftalar efendim...

 

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23