• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Hasan Aksay
Hasan Aksay
TÜM YAZILARI

Batı’nın hali ve referandum

12 Mart 2017
A


Hasan Aksay İletişim: ,

Küçük görülen yanlışlar, çoğu zaman giderek büyüğünden daha tehlikeli yanlışlara yol açar. “Bundan zarar doğmaz” dersin de, o yanlışın doğuracağı yanlışları hesap edemezsin. Ters bir cevap ve restleşme nereye varır? Yanlışın, yol açacağı yanlış, giderek önem kazanır. Hata; ne kadar basit olsa da, doğurur. Devletler için savaşlara neden olmuştur. Batı, İslam’ı hedef alan saldırılarda giderek sınır tanımazlaşıyor.

Her kötülük, her düşmanlık, her adaletsizlik, her zulüm, yalan ve fitnenin; içki, kumar, uyuşturucu bataklıklarının giriş kapısı ve nedeni; bu ilk yanlıştır. 

Türkiye’nin, Irak, Suriye sınırlarında, terörist yığınağı kurarak Türkiye’yi kuşatıp sıkıştırmaya kalkışmak ciddi bir yanlıştır. Giderek içinden çıkılmaz yanlışlar doğurur. Batı’nın İslamofobi rahatsızlığına savaş doğurtması, bu hasta halinde kendi için daha tehlikeli olacaktır. 

Ortadoğu’da, gerek İsrail ve gerekse yeni teröristlerle, masa başı yeni haritalar çizmek,devletleri devirip İslam dünyasında yeni bir sömürge hesabı yapma, globalleşen dünyada yanlış hesaptır. Bugüne kadar kadar fazla bir şey olmaması, olmayacağını göstermez. Hitler, zaferle gitmişti Moskova’ya kadar. Eşi görülmemiş hezimetle döndü. Napolyon, zaferlerle imparator tacı giydi ama, Osmanlı’nın Akka Kalesi komutanı ihtiyar Cezzar Ahmet Paşa karşısında yorgun düşmedi mi? Ömrünü; bir ada zindanında noktaladı!..

Yeni sömürgeciliğin maşası olan darbelerin; fazla verimli olmadığı, kısa zamanda uyanışlar doğurduğu görüldü. “Ucuz etin yahnisi olmadı.” İslam ülkelerinin tamamını, ABD’ye kadar 40 yıl eğitimden, sosyal, siyasi, ekonomik, gizli örgüt türü nitelikler taşıyan ve üzerinde 40 yıl çalışılan, Türkiye’den başlayarak, önceliği İslam ülkeleri ve Afrika olan, bütün devletlerde ardarda yapılacak darbelerle FETÖ kuklasıyla halk içinde tabanı ekonomisi, okulu, medyası ve kadrosu var gibi gösterilebilen bir Derin Dünya Devleti hayali olduğu anlaşılan yapının; Türkiye’den başarısızlığı her şeyi altüst etti. Globalleşen dünyada da fitne, çıkar ve soygun gruplarının ümitli ve gayretli olmalarına rağmen, ahlakın, yani ahlakın esası ve temel dayanağı olan Din-i İslam’ın, dünyada nasıl bir güç kazandığı artık rakamlarla ifade edilir durumdadır. 

Geçen 20’nci asırda İslam dünyası, dağınıklık, (vahdetini kaybetmek, İslam dünyası için başsızlıktır) yokluk, kıtlık ve mahrumiyet bakımından, 15 asırlık dönemin en ağır ve çetin asrını yaşamıştır. Buna rağmen bu asırda büyük bir uyanış ve güç doğmuştur. Tohumun toprakta çürümesi gibi bir şey. Bir rahmet, çölü yeşillendirir.

ÇÜNKÜ: Dünyanın en üstün mahlûku, “Ekmel-i mahluk ve eşref-i mahluk insandır”. Ve insani yücelik aklıyla, ahlakıyla, imanıyla adaleti ve insanlığıyladır. Bunca düşmanlığa, yokluğa, kıtlığa, zulme, içten ve dıştan beslenen fitneye, medyaya rağmen İslam’a koşuluyor. İçindeki Müslüman nüfusla sayıldığı halde, dünya nüfusu iki katı artmış. Müslümanlar, 300 milyondan 1.700 milyona, yani 5-6 katına çıkmıştır. Kur’an’ın tek harfi değişmedi. Müslüman da değişmedi, değişmez, değiştirilemez. Münafık eskiden de vardı. O, Müslümandan kopan bir tip değil, üç insan tipinden birisidir.

İslamofobi, PEGIDA, Salman Rüşdi dostluğu ve terör destekçiliği ve ortaklığı gibi hayaller ile Türkiye düşmanlığı; elbette Müslümanlara zarar verir. 

İslam, zarar vermek için değil, yarar için geldi. Kardeş olmayı isteyenin başımızda yeri var. Kardeş olmayan, hastalık bulaştırmamalı, ahlaksızlık ve hainliğe soyunmadığı sürece, Yaratan serbest bırakmış, Müslüman karışmaz. Boşlukta giden, sonunu kendi düşünsün.

Yardım isteyene, yardımcı olabilmekten seviniriz. Bütün peygamberleri kabul etmek imanımızın gereği. Siz kendi peygamberinizi dahi doğru tanımak cesaretini gösterip gösteremediğinizi, kendi kendinize sorgulayabilir misiniz?

İnancındaki samimiyetini sorgulayamayan kimseler, terörist ittifakıyla Türkiye’nin referandumuna müdahil olmaya kalkışmamalıdır.

Osmanlı Paşası düşmanın tavsiyesinin tersini yapmış. Milletimiz ferasetlidir. Feraset kökten gelir. 

 

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23