• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Hüseyin Öztürk
Hüseyin Öztürk
TÜM YAZILARI

Birleşmiş Milletler’de Devrimci Müslüman Bir Lider

27 Eylül 2018
A


Hüseyin Öztürk İletişim: [email protected]

Birleşmiş Milletler topluluğu, kurulduğu tarih olan 24 Ekim 1945’den bu yana, ilk defa Devrimci Müslüman bir lider görmektedir.

Hamdolsun bu da bizim milletimize ve devletimize nasip olmuştur.

Esasen Asrı Saadet’ten sonra bizden başka da İslam’a bayraktarlık eden bir İslam ülkesi olmamış, lider de çıkmamıştır.

Rabbim bu emaneti milletimize tevdi etmiştir. Bizim uzun ve yakın tarihimize bakılacak olursa, içten ve dıştan yapılan Haçlı merkezli ihanetlere rağmen, milletimizin göğsünden imanı, minarelerinden ezanı, camilerinden Kur’an-ı kaldıramamışlardır.

Şimdi ise milletimizin göğsünü kabartan bir lideri vardır. 193 üyenin bulunduğu Birleşmiş Milletler kürsüsünden insan hakları başta olmak üzere yine bütün dünya liderlerine hakikatleri haykırmıştır.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti Başkanı olarak sadece ülkemizin değil; din, dil, inanç ayırmadan, bütün bir mazlum insanların haklarını savunmuştur.

Böyle konuşabilen bir lider, ye’se düşmeden dünyayı arkasına atıp, ahireti önceleyen devrimci birisi olabilir ancak.

Salonda bulunan Müslüman yahut diğer inançlara sahip liderler, kendi çıkar ve menfaatleri uğruna mücadele ederken, R. Tayyip Erdoğan ülkemizle birlikte, dışımızdaki milletlerin de problemlerine çözüm üretilmesini istemiştir.

Birleşmiş Milletler’in 73 yıllık tarihindeki büyük haykırış, umarız ki topluluğa üye ülke liderlerinin hepsinin iç muhasebe yapmasına sebep olmuştur.

Evet, R. Tayyip Erdoğan’ın konuşmasına farklı cephelerden bakılabilir. İnsanlar mensup oldukları ideoloji yahut inançlarına göre yorum yapabilirler.

Kim ne söylerse söylesin, esas olan şudur:

R. Tayyip Erdoğan, sadece BM’de değil, her zaman her yerde Müslüman olmanın onuru ve haysiyetiyle hareket etmekte ve konuşmaktadır.

Bütün bir İslam âleminde Müslüman olmanın onur ve haysiyetine sahip, “amentüsü sağlam” erkek yahut kadın her mümin ile farklı inançlara mensup ezilen, horlanan, sömürülen mazlum insanların da umudu ve güvendiği bir liderdir. 

BM’de yaptığı tarihi konuşma bu hakikatin tapusudur.

İslam ülkeleri içerisinde en canlı ve güçlü toplum biziz. Bir elin parmakları kadar da olsa birkaç İslam ülkesinden, Erdoğan’ın çeyreği kadar lider çıksaydı, inanın dünyanın siyasi, coğrafi, kültürel ve sosyal dengesi değişirdi.

Belki de böyle olması, kaderin üstündeki kaderin gereğidir. Orasını bilemeyiz.

Bildiklerimizi, gördüklerimizi, inandıklarımızı vicdan ve iman terazisinde tarttıktan sonra rol yapmadan samimi şekilde amel edip liderimize sahip çıkabilsek o da yeter.

İçimizdeki ve dışımızdaki ihanet çevrelerinin şeytani tuzaklarıyla birlikte; edep ve hayâdan yoksun yazılı, basılı, görüntülü, sözlü, çirkin ve küflü muhalefete rağmen, R. Tayyip Erdoğan inandığı gibi vazifesini yapmakta, konuşmakta ve çalışmaktadır.

………………

Ezcümle:

İyilere düşen görev, Erdoğan’a maddi-manevi destek vermek ve bir olmaktır. Şerefli topluluklar, köklerine başkasının salacağı suyu bekleyen ağaçlar değildir. 

 

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23