• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Hüseyin Öztürk
Hüseyin Öztürk
TÜM YAZILARI

Kırım Üzerine Hatırlatacaklarım Bitmemişti

06 Nisan 2018
A


Hüseyin Öztürk İletişim: [email protected]

Kırım yahut diğer adıyla “Vatan Kırım’ı” tanımak isteyenler, Kırımlı olan ve ömrünü sürgünde geçiren, ancak vefat ettiğinde doğduğu Yalta şehrinin Kızıltaş köyüne defnedilen Cengiz Dağcı’nın eserlerinden bir kaçını okumalılar.

Cengiz Dağcı’nın Ötüken Yayınları’ndan 25 kitabı çıkmıştır. Bunlardan dördü hikâye, altısı da hatırattan oluşmaktadır.

Keşke Ötüken Yayınları, bu eserlerden bazılarını Rusçaya tercüme ettirse de Rus halkı başta Stalin olmak üzere diğer Rus liderlerinin yaptığı soykırımı öğrenebilseler.

¥

Kırım’a birkaç kez gittim ve ülkemizin tarihi şehirlerinden farklı görmedim. Asırlardır işgaller yüzünden halkın büyük ekseriyeti Rus ama eğer Tatarlarla birlikte yaşarsanız, Kırım yahut Bahçesaray’da değil de Bursa’daymışsınız hissedersiniz.

Kırım’ın son işgali, Putin’in emir komutasıyla 2014 Şubat sonu, Mart başında vuku bulmuştur. Oysa Kırım’ın tarihi Moskova’dan eskidir.

Henüz Moskova şehirleşmemişken, Kiev Rus Devleti’nin mevcut olduğu yıllarda, o topraklarda yaşayan Kırım Türklerinin varlığı kayıtlarda yer almaktadır.

Kırım’ın şehir ve köylerinin, bizdeki şehirlerimizden farkı yok dedik. Bunun sebebi, XII. yüzyıldan itibaren Kırım’a Anadolu Türk medeniyetinin varlığıdır.

Dini ve milli bağların güçlenmesi için en iyi yol ticarettir ve aynı yüzyılın sonu, XIII. yüzyılın başından itibaren Anadolu Selçukluları, 1239 yılına kadar Kırım’da hüküm sürmüştür.

Bu tarihten sonra Kırım 236 sene iç ve dış kargaşalarla boğuşmuş, nihayet I. Mengli Giray Han’ın, 1475 yılında Osmanlı Devletiyle ittifak ve himaye anlaşması yapmasıyla, Osmanlı 299 yıl Kırım’da huzur ve güven sağlamıştır.

¥

Tabi Rusya tarihi boyunca elini Kırım’ın üzerinden hiç çekmemiştir. 21 Temmuz 1774 yılındaki “Küçük Kaynarca Antlaşmasıyla” Kırım, Osmanlı’nın himayesinden çıkmış ve sadece dini hususlarda, Devlet-i Aliye’ye, dolayısıyla Halife’ye bağlılık devam etmiştir.

2014 Şubat işgalinin neticesinde yayılma ve yine işgal sebebiyle, Kırım’daki Rus nüfus yüzde 86’yı bulmuş, bu hale Ukrayna’daki devlet boşluğu da sebep olmuştur.

Hiç olmazsa Kırım’ın asıl sahipleri olan Tatarlara haklarını vermekle birlikte, Kırım’ın bazı şehir ve köylerinde bulunan Türk-İslam eserlerini yok etmekten vazgeçseler.

Maalesef tarih ve insan kıyımı devam etmektedir.

¥

Ezcümle:

Son 150 yıl içerisinde, Eskişehir başta olmak üzere yurdumuzun çeşitli bölgelerinde soykırımdan kurtulabilen ve göç eden Müslüman Tatarlar vardır.

En büyük göç dalgası; 1812-1828, 1860-61, 1874, 1890 ve 1902 yıllarında olmuştur. Bu göçler sonucu, Kırım’daki yüzde 98’lik Tatar nüfusu, yüzde 35’e düşmüştür.

1944 yılındaki Stalin zulmüyle ise Müslüman nüfus yüzde 2’lere kadar gerilemiş, 1991 yılından sonra yurtlarına dönenlerle birlikte tekrar yüzde 14’e çıkmıştır.

Bu nüfusun temsilcisi de Tatar Milli Meclisi’dir. Türk-Rus işbirliği kapsamında Türk-Tatar toplumunun hakları da konuşulmalı ve verilmeli temennisini iletelim.

 

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23