• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Ahmet Maranki
Ahmet Maranki
Stratrajik Oyunlar
TÜM YAZILARI

Tarımda milli diriliş, topraktan gelen şifa

04 Nisan 2017
A


Ahmet Maranki İletişim: [email protected]

Türkiye’nin dünyada “ilaç tüketimi”nde ikinci, OECD ülkelerinde ise birinci olması, ilaç kullanımının % 98 olması büyük bir “tehlike”yi göstermektedir. DİE raporlarına göre Türkiye’deki ölümlerin % 40’ından fazlası “kalp damar”% 20’sinden fazlası “kanser”, kalan kısmı da diğer hastalıklarla olması ve bu sayının her yıl artması Türkiye’nin en büyük problemlerinden biri olarak durmaktadır. 

Geri kalmış üçüncü dünya ülkelerinde bile ilaç kullanımının ve ölümlerin bu kadar büyük rakamlara ulaşmaması Türkiye’de bir takım şeylerin “yanlış” yapıldığının göstergesidir. Türkiye’de kaliteyi yükseltme gerekçesiyle “şehir hastaneleri” kurarak meseleyi çözmek yeterli değildir. O hastanelerin içinde olan “Emar”, “ultrason”, “röntgen” gibi cihazların hiçbirinin Türkiye’de üretilmediğini düşünürsek yabancı ülkelere yapılan bu “peşkeş DOLAR ÖDEMELERİ” için açıklamamız nasıl olacaktır? Bu işlerde kimlerin ekmeğine yağ sürülüyor? Bu cihazların alımında menfaat noktasında acaba birileri destekleniyor mu diye aklımıza gelmiyor değil... 

Teklifimiz Türkiye’de 100 milyarlarca dolar ilaç ve sağlık harcamasına ve hastaların yurtdışında 750 milyar dolarlara varan sağlık harcamaları ve bu cihazlara harcanan milyarlarca dolar yerine şunlardır;

¥ Türkiye’de neden bu kadar hastalık olduğunu “araştırmak.”

¥ “Koruyucu hekim”liği öne çekmek!

¥ İnsanlara sağlıklı “yaş alma” yollarını göstermek. 

¥ “Sağlıklı Yaşam Merkezleri” açmak. 

¥ Okullara sağlıklı yaş alma dersleri koymak. 

¥ Okul kantinlerinde “kolalı içecek” “fastfood”, “bisküvi”, “çikolata”, “gofret” ürünleri yerine mevsim sebze ve “MEYVELER”in tüketimini sağlamak. 

¥ Dünyada kullanılan “tamamlayıcı tıp” metotlarının ve teknik cihazlarının acilen kullanımına geçmek. 

¥ Dünyadaki “rezonans” ve “frekans tıbbı”nın maliyetlerinin çok “ucuz” olması ve hiçbir “yan etkisi olmaması”, kolay kullanımı ve Türkiye’de de üretebilme yetenekleri de göz önünde bulunarak acilen bu sistemin Türkiye’ye taşınmasını sağlayacak “”ERK”i gösterebilmek...

Halen bu görüntüleme cihazları İtalya’da, Fransa’da, Macaristan ve Polonya gibi ülkelerde halkların istifadesine sunulmuştur.

İnşallah 17 Nisan’dan sonra umudumuz yukarda sayılanların Türkiye’de hayata geçirilmesidir... 

17 NİSAN UMUDU ERDOĞAN’LAR..

Türkiye’de “her doğan”” için, işte İzmir Kemalpaşa’da, Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi “Emine Erdoğan”ın yaptığı açılış konuşmasında “Bugün tarihe milli tarım dirilişi olarak geçecektir. Tarım emperyalizminin önüne geçilmesi kendi kendine yeten tarım politikaları geliştirilmesi gerekiyor” ifadelerine yer vermesi, Türkiye’nin “milli tarım”ında ve “doğadan gelen şifa”nın hayata geçirilmesinde önemli bir adımdır. Bunun “ikinci adım”ı “uzman”ları “mütehassıs”ları yetiştirmek ve “sağlıklı yaşam merkezleri” kurarak insanların sağlıklarını koruyucu bir sistemi Türkiye’ye getirmek olacaktır. Zaten “Ahmet Maranki ve Kozmik Bilim Ekibi” on yıldır Türkiye›de bu sistemi, onlarca “kitabı”yla, yaptığı “konferans”larıyla Türk işçisinin, çiftçisinin Türk barkoduyla öğrettiği 750 adet “besin destek ürünü” ile bu sistemin bütün hazırlıkları tamamlanmıştır. 17 Nisan’dan sonra inşallah Sayın “Emine Erdoğan” gibi toprağa, milli tarıma ve “bitkilerin şifacılığına” inanmış bir gücün desteğiyle, bu işleri hayata geçirmek çok kolay ve mümkün görülebilecektir.

“Ahmet-Elmas Maranki ve Kozmik Bilim Ekibi” bu konuyu bütün detaylarıyla hayata geçirmek için hazır kıta halinde beklemektedir. 17 Nisan sonrası oluşacak gücün-“erk”in talebi ve desteğiyle, bu iş “tereyağından kıl çeker” gibi, on yıllık birikim ve “deneyimimizle” hayata geçirilebilecek, Türkiye’nin yaklaşık “1 trilyon $” olan dolaylı “ilaç” ve “sağlık harcamaları” 5-10 yıl içinde % 10 seviyelerine düşürülebilecektir. 

Biz elimizi taşın altına koymaya hazır olduğumuzu bir kere daha bildiriyoruz vesselam. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde 2000 Türk çiftçisine seslenen Emine Erdoğan hanımefendinin “Türkiye’nin bitki zenginliğini ve bitkilerin şifacılığını göz ardı etmek bu ülkeye ihanettir” sözünü çok önemsiyoruz. Yetkililerden bir an önce bütün dünya ülkelerinde olduğu gibi besin destek ürünlerinin yine “Emine Erdoğan” hanımefendinin söylediği gibi “merdiven altından kurtarılarak” ruhsatlı ürünlerin önünü açılıp, reçetelere yazılarak insanımıza sağlık katmasını temenni ediyoruz.

Bu konudaki yazılarımız devam edecektir. Bu tarihi “MİLLİ TARIM VE TOHUM” buluşması, inşallah Türkiye’mizin gelecekteki nesillerine sağlıklı yaş almalarına vesile olacaktır. 

 

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23